Esnaf hisarı aşamadı

YEŞİLOVA ESNAFSPOR: 1 RUMELİ HİSARISPOR: 1

İstanbul 1. Amatör Küme'deki maçta Yeşilova Esnafspor ve Rumeli Hisarı 1-1 berabere kaldı. O maçla ilgili izlenimlerimizi aktarıyoruz...

YAZI: EFKAN BUCAK

Bundan birkaç hafta önce Radikal gazetesindeki yazımda Turkcell Süper Lig ekiplerinden Kasımpaşa'nın bazı taraftarlarının şikayetinden bahsetmiştim: Takım artık semt takımı olmaktan çıkmış, insanlar takımdaki oyuncuların hiçbirini tanımaz olmuştu. Böyle olunca semtin takıma verdiği destek de giderek azalıyor.
Aslında bu sorun sadece Kasımpaşa'nın değil İstanbul'daki pek çok semt takımının sorunu. Artık pekçok kulüp, kadrolarında semtin veya mahallenin çocukları yerine 'dışarıdan' transferlere yer veriyor.
İstanbul 1. Amatör Küme 12. Grup'ta yer alan Yeşilova Esnafspor da böyle. Sitede daha önce belirtmiştim, Yeşilova doğumluyum ve belli bir süre bu mahallede yaşadım. Babam ve eniştem de Yeşilova Esnafspor'un eski oyuncularından. Hatta Fotomaç gazetesinin tanınmış yazarı Turgay Demir de Esnafspor'da futbol oynamıştır. İstanbul futbolunun köklü ekiplerinden olan Yeşil-Beyazlılar (1980'de federe olmalarına karşı geçmişleri çok daha eskilere gider) iki sezon öncesine kadar Süper Amatör Küme'deydiler. Geçen sezon 1. Amatör Küme'de gruplarını Okmeydanı ve Fikirtepe İY'in arkasından üçüncü tamamladılar.
Esnafspor bu sezon TFF 2. Lig ekiplerinden Tepecik Belediyespor'un pilot takımı oldu. Tepecik'te kaleci antrenörlüğü yapan Tufan hocanın (1. Lig yıllarında Sarıyer'in kalesini koruyan meşhur Tufan'dır. Daha sonra Karagümrük, Küçükçekmece, Altıntepsi takımlarında da oynadı 3. Ligde) katkılarıyla Tepecik'ten 9 oyuncu alınmış.
Ancak semtin çocukları olmadığı için mahalleli pek de istekli değil gitmeye. Bir sorun da stat. Normalde Esnafspor'un kulüp binasının hemen yanında kendi stadı var. Toprak bir sahaydı burası, Kurban Bayramlarında hayvancılara kiralanıp kullanılmasa da (gerçek bu) o bölgenin ihtiyacını karşılıyordu. Ancak iki sezon önce sahanın hemen yanına Colony Alışveriş Merkezi'nin açılmasıyla işler biraz değişti. Saha devlet arazisi olduğundan Küçükçekmece Belediyesi ve Colony arasında bir protokol imzalandı. Colony stadın hemen altına bir katlı otopark yaptırdı, üstünde de tribünleriyle, soyunma odalarıyla sentetik çimleriyle güzel bir saha. Ancak gelin görün ki saha nizami ölçülerde değil! Şu anda Yeşilova'da görünüm olarak dört dörtlük bir stat var ancak kullanılamıyor. Milli serveti çarçur eden, amatör futbola büyük darbe vuran herkesi Allah'a havale edip yazımıza dönüyoruz...
Esnafspor yukarıda belirttiğimiz nedenden dolayı maçlarını Sefaköy Kartal Stadı’nda oynamak zorunda kaldı. Hemen yol kenarında olan ve seyirci çeken Esnaf Stadı’nın aksine Kartal Stadı Sultanmurat Mahallesi’nde bulunması neredeyse imkansız bir yerde. Hal böyle olunca Esnaf seyircisi de maçlara pek gitmiyor.
Gerçi bu haftaki Esnafspor-Rumeli Hisarı maçı halihazırda yaklaşık 100 kişi izledi. Bunların bir kısmı maçın oynandığı stadın sahibi Özkartalspor’un taraftarlarıydı (Gelip bize Özkartal kimle oynuyor diye soranlar bile oldu) ancak çoğu Yeşilova Mahallesi’nin amatör futbol tutkunu orta yaş üstü taraftarlarıydı. Hatta takımı geçen yıl çalıştıran Oğuz hoca da tribündeydi. Hayatımda gördüğüm en large seyirci gruplarından biriydi. Herkes sakin sakin oturdu çekirdeğini çıtlata çıtlata maçı izledi. Arada yerinden hiç kalkmadan laf atarak maça müdahale etti!
Esnafspor 18-20 yaş arası gençlerden oluşan bir ekip. Ancak bir genç takımdaki hırstan yoksundular. Sahada ne yaptığını bilemeyen başıbozuk bir topluluk görünümündeydiler. Oyuncular arası iletişim çok zayıftı. Buna karşın ilk yarının sonlarına doğu 9 numaralı forvetin akıl dolu pasında 10 numara sol çaprazda ceza sahasına girmeden sert vurdu ve durumu 1-0 yaptı.
Esnafspor fizik olarak genelde çok güçlü olmayan oyunculardan kurulu. Ancak açıkçası Rumeli Hisarı da pek fit bir ekip sayılmazdı. Her yaş ve vücut tipinden değişik birçok oyuncuya sahipler. Ancak bir mahalle takımı havaları vardı. Birbirleriyle sürekli konuşan, cesaretlendiren, yardımlaşan, organize olmaya çalışan bir ekiptiler. Açıkçası son dakikalara kadar Esnaf seyircisi bile onlara sempatiyle baktı ancak bir yerden sonra konuşma olayını fazla abartınca hiç de sempatik olmadılar!
Rumeli Hisarı bitime yaklaşık 15 dakika kala (kronometre tutmadım ancak öyle olsa gerek) penaltı kazandı. Pozisyon kesinlikle penaltıydı ancak yine de Rumeli Hisarı futbolcusunun yere düştükten sonra müthiş bir çığlıkla kendini yere bırakıp hakemin penaltı düdüğüyle hemen sevinçle ayağa kalkması –kusura bakmayın- ayıptı. Neyse penaltıyla durum 1-1 oldu. O ana kadar sadece kendi aralarında konuşan Rumeli Hisarı futbolcuları daha sonra rakiple ve hakemle de sık sık konuşmaya başladılar ve iyiden iyiye antipatikleştiler. Mücadelenin hakemleri kontrolü ellerinden kaçırdılar ancak dedim ya dünyanın en ‘large’ (geniş yada her neyse) seyirci topluluklarından biriydi. Rumeli Hisarı takımının her itirazında tribünden taraftarlar lafı gediğine koydular.
Kişisel fikrim maçın hakkı beraberlikti. Esnafspor’da kaleci ve 9 numara dışında pek göze çarpan isim yoktu. 9 numara hücumda zaman zaman akıllı hareketlerle dikkat çekti ancak ona ayak uyduracak adam yok. Rumeli Hisarı ise kolektif bir oyun sergiledi, kapasitelerini bilerek oynadı. Öyle öne çıkan bir isimleri yoktu açıkçası. Ancak tam bir amatör takım havasındaydılar, futboldan zevk alıyor görünümündeydiler, bu nedenle takdire şayanlar. Son 10 dakikalık bölüm hariç son derece sempatik bir ekiptiler üstelik.
Esnafspor 4 maçta 8 puan topladı ve halen grubun en büyük şampiyonluk adaylarından biri ancak bu futbolla işleri zor. Rumeli Hisarı da 4 maçta 4 puana ulaştı. Onların zaten hedefi orta sıralar sanırım, öyle de ligi bitirirler.