Çarşamba, Ekim 29, 2008

Köşe: Teknik heyeti Atay kurtardı


YAZI: ENGİN AKIN
Kısa bir girişle başlayacak olursam eğer beğenilmeyen Atay yanılmıyorsam iki maçtır teknik heyeti ipten aldı. Sanırım birilerine bir gönderme olabilir. Kolay görünen lakin zor olan bir maça çıktık. Buradaki en büyük zorluk maalesef takımın teknik menajerinin sisteminden kaynaklanmaktaydı. Yanlış anlaşılmasın... Geçen seneden beri destek verdiğim Mesut Tonta hakkındaki görüşüm değişmedi. Desteğimi kendisinden çekmedim. Fakat şu an takımımıza oynattığı sistemden memnun değilim. Bu sistemle zor gol buluruz… Hiç dikkat ettiniz mi bilmem ama kulübede hiç rahat değiller. Taksim'in hocası maçı kaybetmesine rağmen o kadar rahattı ki aynı rahatlığı bi-zimkiler ne zaman gösterecek acaba…?!

Nedir bu problemler?
1- Elinde en az üç kulübün bütçesinde olan bir forvet hattı varken, bundan tam randıman alamıyorsun. Peki neden? Bana göre teknik menajer ve Tonta en azından iç saha maçlarında üç forvetimizle hücum ağırlıklı oynatması gerekmekte. Bu nasıl olacak peki? Volkan - Atay ikilisinin ortasında Oğuz serbest oynamalı. Oğuz'a kesinlikle serbest bir görev verilmesi gerekmekte. Buna göre bir sistemin bizim düşündüğümüz ya da teknik menajerin ve Tonta'nın bulacağı bir şekilde sahaya yansıtmamız gerekiyor.

2- Defansın solunda problemler var. İlk yarıda Taksim'in forvetlerinin ve orta sahalarının beceriksizliğinden gol yemedik. Lakin sol taraf çok sırıtmakta. Ofansif yönden yaratıcı olan sol kanat defansta aynı başarıyı gösteremiyor. Herkes Gürpınar ya da Taksim kadar beceriksiz olmayacaktır. Çekirge elbet sıçramayacaktır. Musa burada iyi niyetiyle ataklarda etkili olmakta lakin kademe anlayışı olarak çok sırıtmaktadır.
Sonuç itibariyle bu problemlerin çözümü teknik menajere ve Tonta'ya kalıyor. Lakin büyük maçlar şu anki sistem çok sakat durmaktadır. El oğlu soldan iki defa gelir ve dört golle geri gelir. Tonta'nın bazı inatlarından vazgeçmesinin zamanı gelmiştir. Çekirge şu an zıp zıp zıplamaktadır. Tehlike sinyalleri ise yakındadır.

Bazılarına Volkan - Atay - Oğuz - İlhami'nin hepsinin birden oynaması imkansız gibi görünebilir. Lakin Atay ve Oğuz'un forvet hattında karşı defansa ve orta sahaya nasıl pres yaptığını hepimiz görü-yoruz. Futbol rakamlar oyunu değil bir takım oyunudur. Elbetteki bu ikiliye biraz daha pres yükü bindirerek saydığımız oyuncuların hepsinin aynı anda oynamasını sağlayabiliriz.
Maçı izleyen arkadaşlar dikkat etmişlerse görmüşlerdir... İlhami'nin ne kadar moralinin bozuk bir şekilde maçı çevirmeye çalıştığını. O yüzdendir ki tek tek saydığımızda bu isimlerden vazgeçemiyorsak sistemimizi de ona göre ayarlayacağız. Gerekiyorsa Tonta ilçemiz futbolunda çığır açacak yeni bir dönüşümlü sistem icat edecek. Teknik sorumluluk dediğinde bu değil midir zaten? Ona bakarsanız, ben bile hatta benim kadar futboldan anlayan biri bile bugünkü kadroyu sahaya sürebilir İlhami'yi ve Oğuz'u sağ çizginin verimsiz topraklarına hapsetmez.

Maçın hakemi için söylenecek söz bulamıyorum. Kimse hakem için bir yorum yazamaz sanırım. Bu maçta bizi tek mutlu eden isim Cemal'dir. Gerçekten gün geçtikçe sağlam bir şekilde takıma uyum sağlamakta ve ilerisi için umut vermekte.

Son söz olarak tekrar Tonta'ya dönüyoruz. Kişiliğinden asla kuşku duymadığımız hocamızın biraz daha rasyonel ve cesur olmasını diliyoruz. Sezon başında Atay ile bir konuşmam olmuştu. Kendisine samimi bir dille, "Oynadığın takdirde bu sezon 30 golle gol kralı olursun demiştim" Allah var yukarıda kendisi bana yorumda bulunmadı. Fakat görünen o ki haklılığım ortaya çıkmakta… Bir de unutmadan Atay'ı sezon başında takımda görmek istemediğini açıkça dile getirenler iki maçtır sizin görevde kalmanızı sağlayan Atay Efe'den ne zaman özür dilemeyi düşünüyorsunuz… Atay'a bir özür borcunuzun olduğunu biliyorsunuz sanırım. İnanan ki goldeki o dokunuş son derece profesiyoneldi. Ve her babayiğit o vuruşu yapamazdı…

Hiç yorum yok:

Haftanın sürprizi Oklalıspor'dan

İstanbul Süper Amatör Lig 7. Grup'ta ilk 7 maçını kaybeden ve haftaya puansız son sırada giren Oklalıspor deplasmanda şampiyonluk adayla...