Burak Kurtuluş'la 1. haftaya bakış - 2. kısım-

SÜPER AMATÖR LİG 4.GRUP

Ömerli Köyü-Reşitpaşa: Çok kritik bir maç! Özellikle Reşitpaşa açısından çok kritik bir maç. Ömerli Köyü Spor Kulübü Başkanı değerli büyüğüm Vedat Dönmez, köydeki tüm ahaliye teker, teker 5’e 10 kalas dağıttı ve tüm köy halkını maç günü eksiksiz olarak sopalarla birlikte Hadımköy’e bekliyor… Bir de pankart yaptırmış Vedat ağabey, “Burası Hadımköy, buradan çıkış yok! Altında da ince bir not var, (şaka yapıyoruz) Yerseniz tabii. Reşitpaşa’ya helal olsun, Hadımköy’ü bir salladılar adamlar 1 ay dayanamadı ve yıkıldı. Değişik bir yerdir Ömerli Köyü, çok değişik bir Kulüptür Ömerli Köyü Spor Kulübü, çok ilginç bir insandır Vedat ağabey. Gelirsin, yenersin. Giderken bir de elini sıkar, teşekkür ederler. Bükemedikleri bileği öperler ama öyle bileğini bükmek için göbeğinizin çatlaması lazımdır. Reşitpaşa’lılar şimdi diyorlardır; “Ulan yine mi Hadımköy!” Yok, bu sefer içiniz rahat olsun, geçtiğimiz sezon sahayı dar edip de alnınızın akıyla aldığınız puanı kutlayamadınız ama bu seferki rakibiniz çok farklı.  Sporun gerçek anlamda spor gibi değerlendirildiği bir rakiple oynayacaksınız bu hafta. Fair Play ruhunu en iyi şekilde kanıksamış bir takım ile oynayacaksınız. Reşitpaşa takımını Şişli Sanayi maçında izleyen arkadaşlarımız; verdikleri bilgilerinin yeterli olmayacağını ancak Reşitpaşa takımının geçtiğimiz sezonki takım kadar tecrübeli oyunculardan değil de daha genç oyunculardan teşkil ettiğini, Reşitpaşa takımının bilhassa orta sahasının çok iyi olduğunu, ancak forvette yetersiz olduklarını belirttiler. Ayrıca bir not daha var, “Reşitpaşa, çok genç ve çok koşan, diri bir takım, bu takıma dikkat edin, yine belalı bir takım olabilirler.” Bana göre Reşitpaşa yine bu ligin zor takımlarından birisi olacaktır. Reşitpaşalılara tavsiyem; geçtiğimiz sezon gittiğiniz yolu takip edin yine, Kemerburgaz’dan, Göktürk’e, oradan da Arnavutköy üzerinden Ömerli Köyü'nü geçip, Hadımköy’e gidin. Ancak Kemeburgaz’daki lokantaya bu sefer uğramayın, çünkü ben Deli Kenan ile gittim, kazıklandım, bir daha gitmem. Zaten Ömerli’yi yenerseniz Vedat ağabey size Rakı bile ikram eder, aranızda içenlere var ise. Ömerli Köyü’nün kadrosundan ayrılanlar oldu; Engin (K. Çekmece), Kadir (Sefaköy), Emre Çayır, Sevgin (Y. Esenyurt), Mert Uzer (futbolu bıraktı) ve kaleci Erkut takımda ayrıldılar. Yerlerine ise; Şenlikköy’den Cenk, Çatalca’dan Rıdvan, Yücespor’dan İbrahim, İncirtepe’den Özcan, Avcılar Belediye’den Furkan, Avcılar Cihangir’den Osman ve Ufukspor’dan Mehmet. Reşitpaşa’yı da Ömerli Köyü Spor Kulübü Başkanı Vedat Dönmez’in bir de mesajı var; “Şampiyonluklar gelip, geçici. Reşitpaşa ile ilk defa karşılaşacağız, misafirlerimizi en iyi şekilde ağırlayıp, göndereceğiz, yeni sezonda rakiplerimize ve tüm Kulüplerimize başarılar diliyorum”.

Büyükçekmece Mimarsinan-Hasköy: B. Mimarsinan takımı Çatalca-Silivri bölgesinin bir zamanlar en baba takımıydı. Hatta Deplasmanlı Amatör Lig ilk kurulduğu yıllarda yanlış hatırlamıyorsam bu ligde mücadele ediyorlardı.  B. Mimarsinan (O zaman ismi Mimarsinan Belediyespor'du) iki sezon evvel küme düştü ve diğer sezon ikinci olarak tekrar geri geldiler. Bu sezon iyi transferler yaptıklarını duydum. Hatta kadroları şişmiş olacak ki, bazı takımlara oyuncu bile tavsiye etmeye başlamışlar. Y. Esenyurt’tan Umut ve Cihan’ı aldılar, Büyükçekmece’den birçok oyuncu ile anlaştılar. Güzelce’den kaptan İrfan da takıma dahil olacak diye duyumlarım var. Başka duyumlarım da var; B. Mimarsinan takımı için, iç sorunlarını halledebilirlerse grubun sürpriz takımı olur diyorlar. İç sorun derken parayı kast etmiyorum, bana gelen bilgiler daha değişik. Bu Kulüpte geçmiş yıllarda Hocalık yapmış olan bazı isimlerin takımı sabote etmeye çalıştıkları bilgisi geldi sağlam bir kaynaktan. Bu kişilerin alenen takım aleyhine çalıştıklarını duyuyorum. Böyle şey olur mu demeyin, ben neler gördüm, neler duydum. Tekrarlıyorum, artık bir gördüğüme inanır hale geldim, bir de yukarı bakınca göremediğime…
Hasköy takımının başında geçtiğimiz sezon Kağıthane’de görev yapmış olan ligimizin kaliteli Hocalarından Ergun Bostan var. Okmeydanı, Denizcilik İşletmeleri, Nişantaşı, Galata, Tophane Tayfun, Çıksalın ve İstanbulspor A.Ş. gibi liglerimizin kaliteli takımlarında görev yapmış olan Ergun Bostan gittiği yerde başarılı olan değerli bir Hocadır. Şimdi ben başarı diyorum ya hemen birisi zıplayacak; “Kağıthane’ye ne oldu o zaman?” diyenleri duyuyorum. Hoca orada da başarılıydı, başarısız olan yoktu Kağıthane’de, sadece daha başarılı olan iki takım daha vardı. Ayazağa ve Dikilitaş. Hasköy bu sezon transferde önemli oyuncular aldı. Bu isimler; Mehmet Akif, Mustafa, Hamza, Eren, Ferit ve bu ligin en iyi oyuncularından birisi olan Fırat Kağıthane’den, Barış İMES’den, Muhammed Paşabahçe’den, Ercan Çubuklu’dan, Samet Korkmaz Sultantepe’den, Tahir Emre Galata’dan, Umut Avcılar’dan, Suat Tozinoğlu Feriköy’den, Kerim Halide Edip Adıvar’dan ve Yunus Emre Kulaksız Okspor’dan transfer edildiler. Hasköy Kartepe’de yaptığı kampta Büyükçekmece ile 0-0 berabere kaldı. Kıbrıs’ın Yeni Cami takımına 4-3 mağlup oldu olmasına ancak, bu maçı rakip takımın malzemecisi yönetti ve Kıbrıs takımına iki tane enfes penaltı vererek, kulübünde bir dahaki kamp dönemine kadar kalmayı sonuna kadar hak etti. Hasköy ayrıca, Levent’e 3 kırmızı kartın çıktığı maçta 1-0 mağlup oldu. Haliç ile 2-2, İstanbul Bayburt ile de aynı skor ile 2-2 berabere kaldılar. Hasköy’ün hazırlık maçlarında tek galibiyeti bizim Ogün Hocanın takımı Araphan’a karşı, 8-0. Hasköy, 5. Grupta bana göre Avcılar ile birlikte ilk iki sıranın en iddialı iki takımından birisidir. Hem B. Mimarsinan hem de Hasköy takımlarına başarılar diliyorum ve Hasköy’ün kazanacağını düşünüyorum.

Avcılar Belediye-Muratpaşa: Avcılar Belediye takımı geçtiğimiz sezon son maçta Sultanbeyli Belediye’ye mağlup olunca Deplasmanlı Lig şansını ertelemek zorunda kaldı. Muratpaşa takımı ise, favori gösterildiği ligi, Öz Fatih’in önünde lider bitirerek ilk sıradan terfi etti. Avcılar Belediye bu sezon da kadrosuna önemli takviyeler yaptı; Nazilli Belediye ve Edremit’te oynayan Metin, Hadımköy’den İsmet, Rami’den Onur, yine Hadımköy’den Burak, Hürriyet Gücü’nün en iyilerinden olan Kıvanç gibi oyunlar alındı. Başka oyuncular da var ama ben hepsini bilmiyorum. Gidenler oldu, Volkansel Fenerköy’e, Özgür de İstanbulspor’a (3. Lig) gittiler. Ayrıca Bülent ve Ümit ile de yollarını ayırdılar. Ben Avcılar Belediye takımını İFA maçında izlemesi için bir Hocamdan rica ettim ve 3-1 Avcılar Belediye’nin galibiyeti ile biten maçta telefonuma sadece bir mesaj iletildi. Avcılar Belediye yine çok iyi bir takım kurmuş…
Muratpaşa ise orta sıralar için mücadele edecek bir takım kurdu. Hazırlık maçlarında İst. Bafra’yı 2-1 mağlup ettiler. Pazariçi Köprülü ile 1-1 berabere kaldılar. Zara Ekinli’yi 2-1 mağlup ettiler ve Selimiye’ye 3-2 mağlup oldular. Mithat ve Tarık Kartaltepe’den, Hakan Gazi Mahallesi'nden, Beytullah Küçükköy’den, Muhammed B. Tuna’dan, Ersin Çayırgücü’nden, Melihşah Bahçelievler Olimpik’den, Tayfun İzmirspor’dan, Serhat Rami’den transfer edildiler. İbrahim Çelik Teknik Sorumlu olarak Muratpaşa’da görev yaparken, Sinan Temel de Yardımcı Hocalık görevini üstlenecek. Bu arada lafı geçmiş iken, yeni bir site ile yayın hayatına giren ve aramıza katılan Sinan Temel’e de üstün başarılar diliyorum. Maçta da başarılar diliyorum ama Avcılar Belediye rakibinden çok daha üstün bir takım. Müsabakanın Hakemi Ali Rıza Özkan.

SÜPER AMATÖR LİG 5.GRUP
Vefa-Bakırköy: Bugün (15.09.2010) bir kez daha izledim Vefa’yı Karagümrük karşısında. Kesin kanaat getirdim, Vefa takımı geçtiğimiz sezon bu kadro ile bu ligde mücadele etseydi, dün (14.09.2010) Beylerbeyi’nin rakibi Sancaktepe değil de Vefa olurdu. Küçükpazar’ın Başkanı Mesut Gülbaran’ın (kendisi Sayın Başkanımızın eşi, Emine (Gülbaran) Erdoğan hanımefendinin yeğeni olur) Vefa’ya Başkan olmasından sonra diledikleri transferleri yaptılar. İlk olarak da geçtiğimiz sezon çok başarılı iki dönem geçiren ve hem Küçükpazar’ı hem de Karagümrük’ü şampiyon yapan Hüseyin Aydoğan ile anlaştılar. Hüseyin Hocanın yanında yine kendi ekibi olacak. Hakan Saral yardımcı Antrenör, Hüseyin Tosun kaleci antrenörü olarak görev yapacaklar. Yerel medya çoğaldı, transfer haberlerini okuyorsunuzdur. Kaleci Şener’den başlayıp, forvette oynayan Serkan’a kadar bütün futbolcular belli ki uzun süre dikkatle takip edilip, transfer edilmişler. Zaten Hüseyin Hoca, geçtiğimiz sezon beni sürekli arar ve panoramalar hakkında bilgi alırdı. Şimdi o sorduğu isimler hep Vefa’da. Fatih Hilal’den Mesut, Cankurtaran’dan Yücel, İstiklal’den Yarkın vb. Defansın ortasına da Karagümrük’den bildiğiniz tecrübeli Cihat’ı koymuşlar, cuk oturmuş. Cihat’ı çok beğeniyor benim futbolcu izleme komitem. Hiç gülmeyin, “sen kimsin de komiten olacak” demeyin. En kötüsü lise mezunu tam 25 arkadaşım görev yapıyor bu ekipte. Vefa’da Cihat’ın yanında Küçükpazar, Kağıthane ve Beylerbeyi’nden tanıdığımız Mehmet var. Mehmet bana göre bu ligin en iyi stoperi. Şahsen ben, Mehmet’i izlerken inanılmaz bir keyif alıyorum. Hem futbolcu hem de adam. 5 vakit namazında bir kardeşimiz Mehmet. Ben bayılırım böyle hem okuyan hem çalışan hem de ibadetlerini de eksik etmeyen sporculara. Eski Fenerbahçe’li, Darıca’lı ve Alibeyköy’lü Orhan var. Orhan benim hemşehrim hem de yakın köylüm. Orhan kendisini futbola verirse tek başına takım olur. Yok; Vefa’da da eski Orhan gibi oynamaz ise son şansını da iyi kullanamamış olur. Allah Orhan’a yetenek vermiş, bırak dünyalık işleri, para kazanmaya çalış, güzel kardeşim. Vefa’yı beğendiğimi hep söylüyorum, bana göre bu grupta Silivri ile el ele- kol kola yukarıya çıkarlar. Vefa’da, sağ tarafta oynayan ve 12 yaşında Galatasaray’da profesyonel olan Hakan var mesela, tren gibi çocuk. Rakibin sol tarafını koridor yapıyor. Hatta bir Mesut gidiyor bir de Hakan. Gümüşhane’den gelen profesyonelliğe bu sezon son veren Serkan da çok iyi bir oyuncu. Bir de Uygar var, forvette görev yapan; Göktürk’e attığı kafa golünü halen anlayabilmiş değilim! Bağlarbaşı’ndan gelen Amatör milli Özay da üst düzey bir yetenek bana göre. İşin aslı Vefa’nın rakiplerine Allah kolaylık versin. Genç çocuklar bile bir harika. Mesela Karagümrük maçında ilk 11’de başlayan Erdi var stoper mevkiinde, bir de orta sahada görev yapan genç bir çocuk daha var Aksel isminde. Maşallah aslan parçası her ikisi de. Vefa benim birinci favorim, Allah biliyor ya gönlüm de Vefa’nın üst liglere çıkmasını istiyor.
Son bir not da kaptan Cihat’a, Karagümrük maçının kıdemli Yardım Hakemi söyledi, senin pozisyon penaltıymış, Hakem doğru karar vermiş, hatta sarı kartta vermesi gerekirmiş sahayı terk edip, oyunun başlamasını geciktirdiğin için ama Hakem seni sevdiği için göz yummuş ve vermemiş ihtarını. Ancak pozisyonun öncesinde Taner’e faul yapıldığından şüphelenmiş, “o pozisyonu iyi süzemedim galiba” demiş haberin olsun. Vefa’nın transferleri; Cihat, Sezer ve Mustafa (Karagümrük), Orhan (Yalova), Mesut (F. Hilal), Mehmet (Beylerbeyi), Mehmet (Ümraniye), Özay (Bağlarbaşı), Yasin (Çatalca), Erdi, Hakan, Uygar ve Volkan (Küçükpazar), Aksel (Bodrum İçmeler), Erkan (Ümraniye), Yücel (Cankurtaran), Şener (Galata), Taner (Sultanbeyli Belediye), Serkan (Gümüşhanespor), Yarkın (O. İstiklal),  Emre (Almanya’da geldi), Mustafa Öztürk (Beykozspor) ve Onur (Çatalca) Vefa’nın hazırlık maçları; Çiftlikköy Belediye’yi kampta 3-1 yendiler. Rakipleri BAL ligindendi. Beylerbeyi’ni yine kampta 2-1 yendiler. İstanbul Bayburt, yorgun ve eksik Vefa’ya İstanbul’a hoş geldiniz dedi ve Vefa’lı futbolcular Kağıthane deresini izlerken 2-1 ile çarpıldılar. Göktürk’ü sabahın köründe kargalar kahvaltısın yapmadan oynayıp 4-0 yendiler. Bu maçta Göktürk’ün kadrosundaki tüm futbolcular oruçluydu. Sütlüce’yi 7-0 yenerken, Karagümrük seyirci gollere sevinmelerini engelledi ve dost ve kardeş Kulüp Karagümrük ile yıllar sonra karşılaştıkları maçta dostluğa katkıda bulundular. 2-2. Vefa bu maçı kazanır.   Bir sonraki hafta yine kazanır, üçüncü hafta yine kazanır, dördüncü haftayı geçtik, beşinci hafta zorlanır ama eski Vefa’lı Gediz Göl’ün takımı Yonca’yı da yenerler ve beklenen altıncı hafta gelir. Beklenen denince hep aklıma gelir büyük üstad Necip Fazıl Kısakürek’in “beklenen” isimli muhteşem şiiri gelir.
Ne hasta bekler sabahı,
Ne taze ölüyü mezar.
Ne de şeytan, bir günahı,
Seni beklediğim kadar.
Sonra aradan zaman geçer ve kalbiniz kırılır. Yıkılırsınız ve sonra da unutursunuz. Tam unuttum dediğiniz anda, işte o lanet olası beklenen geri gelir ancak iş işten geçmiştir ve elinizde bir dörtlük daha hazırdır:
Geçti istemem gelmeni
Yokluğunda buldum seni
Bırak vehmimde gölgeni
Gelme artik neye yarar.

Yıldırımbosna-Erok: Bir zamanların meşhur takımı Yıldırımbosna; geçtiğimiz sezon Yeniyol adıyla şampiyon olup, bu lige yükseldi. Kulübü sattıkları Kartal Belediyesi ise Amatör Lige düştü. Benim en büyük korkum, Boşnakların yeniden Profesyonel lige yükselip, takımı tekrardan Kartal Belediyespor’la Öz Kartal Belediyespor yeni adıyla el değiştirmeleri. Yok, daha neler demeyin, burası Türkiye, her şey oluyor bu liglerde. Kayserispor ve Kayseri Erciyes olaylarını unutmadınız umarım. Yıldırım Bosna hakkında bana gelen bilgiler çok da aman aman bir takım kurmadıkları şeklinde. Hem kursalar ne yazar ki; bu grupta ilk 3 takımı ben sıralama halinde ASKF’ye göndermeye hazırlanıyorum. Erokspor, bildiğiniz gibi Başbakanımızın takımı. Eski Hakem Uğur Temel’i de Facebook’da yaptığı iğrenç espriden dolayı kınıyorum. Esas laflar bende de kullanmıyorum. Ben siyasi konularda bir konuşmaya başlarsam, bu Ülkede Bakanlığa kadar yükseltiler beni. Hem Uğur ağabey seni kim desteklemiş bir bak şöyle; Engin Uzunçelebi;  Kör’ün şahidi şaşı. Geçtiğimiz yıllarda Hakemlik de terfi etmek için adını bende saklı Bakan’a telefon açtıranlar, kendi hataları yüzünden yükselemeyince, ciğere mundar demeye başlamışlar. Erokspor’dan bu sezon ayrılanlar oldu. Abdullah Hoca da Emirefendi’ye gitti. Ali ve Sait (Okmeydanı Fetih’e), Mehmet (Şişli Yayla’ya), Murat Karataş (Topkapı’ya) gittiler. İBB A2’den genç kaleci Semih alındı, Gürkan Gebze’den geldi, başka da adam yok gelen ancak gitmeyen birçok oyuncu var. Bunlar; kaptan Bülent, Yalçın, Mehmet Faik, Gökhan, Volkan, İsa, Cengiz Kurtuluş, kaleci Umut, Ramiz, Nuri ve bir adam daha var Cengiz Sarımaden. Bu adamı izleyin, tavsiye ediyorum. Kalan futbolcuların tamamı kaliteli oyuncular. Malatya Pötürge’li kardeşim Gökhan da çok kaliteli bir oyuncudur, aynı Volkan gibi…Yalçın ve Mehmet Faik de bu lig için üst düzey oyuncular diye tabir edilir. Bir de Cengiz Kurtuluş’u mutlaka izleyin. Erok hazırlık maçlarında; Alibeyköy’ü 3-2 yendi (Cengiz 2 gol attı), Yonca’yı 3-1 yendi (Cengiz 1 gol daha attı), İstanbul Büyükşehir Belediye A2 ile 3-3 kaldı (Cengiz 2 gol daha attı), Taksim ile oynadıkları maç 60. dakikada yarım kaldı, o dakikada Taksim 1-0 öndeydi. Topkapı’yı 2-1 yendiler, THY ile oynadılar 4-1 yendiler (Cengiz 2 gol daha attı). Cengiz yanlış bilmiyorsam 12 yıl önce Vefa’da 3. Ligde amatör olarak oynarken de Yıldırım Bosna’ya gol atmıştı. Maç tahminine gelince Cengiz gol atamaz, Yıldırım Bosna lige puan ile başlar.

Yenibosna-Gazi Mahallesi: Hakemleri ilk haftadan yazmayacaktım ama bu maça kadar kendimi zor tuttum. Hakem Erdem İren. Ulusal Hakem, Polis. İyi bir Hakem, Süper Ligde 4. Hakemliği de var. Tabii maçı geri vermez ise. Yenibosna’yı Yahya Kemal karşısında iftar saati olmasına rağmen izledim, maçın son 20 dakikası inanılmaz bir mücadeleye sahne oldu. Sigara bile içmedim, görevimi yaptım, kenardan maçı izledim. Yenibosna’yı tam çözemedim ama çok koşan, diri bir takım görüntüsü verdiler. Kimi aldılar, kim gitti bilmiyorum ama bizim Gazi Mah. Antrenörü Abbas Yaşar Hocanın doğal çim sahada ilk maçta işi çok zor olacak. Gazi Mahallesi benim sevdiğim bir takım. İlk sezonlarında şanssız bir gruba düştüler ama ben ligden düşmeyecekler diyorum. Kalbimden geçeni söylüyorum. Gazi Mahallesi bu sezon eski futbolcusu Sinan’ı yeniden renklerine bağladı, kaleci Serhan’ı Pazariçi’nden, Deniz, Burak ve Sercan’ı Nurtepe’den (Sercan 2 ay yok), Mustafa ve Gökhan’ı Gaziosmanpaşa alt yapıdan, Metin’i Kasımpaşa alt yapıdan, Bayram’ı Albayrak’dan vge Muharrem’i de Seyit Ateş’in takımı Gençlerbirliği’nden aldılar. Bunun yanında Emrah Arnavutköy’e, gitti, Düzgün öğrenim sebebiyle ayrıldı. Hakan Bilal Muratpaşa’ya gitti Ali, Alpay ve Hayri ile yollarını ayırdılar. Hazırlık maçlarında Gazi Mahallesi şu sonuçları aldı; Pazariçi Köprülü’yü 6-2, GOP A2’yi 2-0, Zara Ekinli’yi 3-0 yendiler, Topkapı ile 0-0, Arnavutköy ile 1-1 ve Y. Esenyurt ile de 1-1 berabere kaldılar. Bu maçta da berabere kalırlar diye düşünüyorum.

Silivri-Kağıthane: Silivri ve Kağıthane geçtiğimiz sene de aynı gruptaydı. Ancak Cendere’nin üstünden çok sular aktı 6 ay içerisinde. Kağıthane eski Kağıthane değil. Bu grupta küme düşmemek için mücadele verecekler. Silivri ise transferde istediği tüm oyuncuları aldı: Murat Pekiçli (Karagümrük), Yalçın (Tekirdağspor), Fatih (Beylikdüzü), Volkan (Küçükçekmece), Özgür (Beylikdüzü), Erdal (Keşanspor), Serkan (Göztepe), Yasin (Küçükçekmece), Feyyaz ve Okan (Silivri Alibey), Ali Yavuz (Beylikdüzü), Yıldıray (Bursa Merinos), Cankat (Sultanbeyli Belediye), Erdem ve Gencay’dan alt yapıdan takıma dahil oldular. Gurur, Adem, Çelebi, Ali, Mustafa, Bahadır, Saruhan, Ahmet, Ulaş ve Mennan ile de yollarını ayırdılar. Silivri hazırlık maçlarında şu sonuçları aldı: Merkezefendi 1-1, Tepecik 1-1, Gümüşhane Doğanspor 1-1, Galata 1-1, Halide Edip Adıvar’ı 2-1 yendiler, Y. Esenyurt’u 3-1 yendiler, Kozlu Belediye’yi 3-2 ve Sultanbeyli Belediye’yi de 1-0 mağlup ettiler. Silivri bu sene çok farklı. Bana göre Vefa ile çekişirler, Büyükçekmece’de bu iki takımın arasına girmeye çalışır. Silivri de bu sezon prim sistemi de çok güzel, iç saha maçlarına 200 TL, dış saha maçlarına da 300 TL prim verilecek. Vefa maçına da Selimpaşa’da yazlık verirler artık. Kağıthane’nin bu maçta işi çok zor. Bu maç iddiaya verilse Silivri’ye handikaplı (1) oynayın derdim. Silivri kazanır. Mustafa Salih Erol iyi Hakemdir.

SÜPER AMATÖR LİG 6.GRUP
İstinye-Alibeyköy Parseller: İstinye geçtiğimiz sezon yeniden Süper Amatör Lige yükseldi. Parseller ise Fatih Hilal’ı geride bırakarak ligde kaldı. İstinye hakkında bilgim yok ancak Parseller’i iyi biliyorum: Parseller bu sezon Küçükköy’den üçü de eski futbolcusu olan üç profesyonel futbolcu transfer etti. Feyyaz, Enes ve Eren. Mustafa Tozkoparan’dan, Onur Özalibeyköy’den, Eyüp ve Niyazi (Eyüp alt yapıdan), Murat ise Eyüp A takımdan alındı. Güvenç Açıkkol ve Ahmet de Kemerburgaz’dan alındı. Bir de kaleci Yasin askerden geldi. Parseller hazırlık maçlarında: Bağcılar ile 2-2, Alibeyköyspor ve Kemerburgaz ile 3-3 berabere kaldı. Kalespor’u 4-0 yenerlerken Hakem iyiydi ancak Karadeniz maçında bizim malzemeci İnan, 4 metre ofsaytta; “Kaçırdım galiba oyna” gibi anlamsız bir ifade kullanınca Karadeniz’e 3-2 mağlup oldular. Mümin Hocama selamlarımı sunuyorum. Eminim ki yazılarımı okuyordur. Okumayıp da ne yapacak? Sağında var bir deli, solunda var bir deli daha ve tam karşısında Mümin Rasimoğlu. Adamı deli eden soğuk tavırlarla karşınızda durur. Ama Mümin Rasimoğlu, bu Amatör Camianın en delikanlı adamıdır. Buradan ilan ediyorum. Parseller, Dubai’nin sahte takımını Olimpiyat Stadı'nda 1-0 yendi. Mimarsinan’a ise 1-0 mağlup oldular. Bu maç hakkında yorum yapmıyorum çünkü İstinye hakkımda bilgim yok. Maçın Hakemi ise Şencan Közen. Hatırlamadınız mı Şencan’ı? Hani şu 2 yıl önce, Yıldıztabya Stadında Kartaltepe-Arnavutköy maçında futbolculara; amatör kümede şu anda görüp görebileceğiniz en iyi Hakem deyip de futbolcuların midesine gülmekten ağrılar sokan Hakem kardeşimiz. Yürü be Şencan arkandayım.  Kim tutar seni?


THY-Topkapı: Türk Hava Yolları bildiğiniz gibi Barcelona ve M. United’in ulaşım sponsoru. Türk Hava Yolları Yönetim Kurulu Başkanı Hamdi Topçu; geçtiğimiz günlerdeki MHK eski Başkanı, Ahmet Güvener’in ipinin çekilmesine vesile olan soruşturmanın mucidi. Esasında ben konuyu iyi bildiğimi sanıyorum, burada suçlu olan Ahmet Güvener ve Orhan Gorbon değil TFF Başkanı Mahmut Özgener’dir ama olan şimdiye kadar olduğu gibi yine Hacivat’a olur bizim memleketimizde. Karagöz sefa sürer, Hacivat da cefa çeker. Türkiye Futbol Federasyonu Başkanı Mahmut Özgener’in talimatıyla, TFF Denetleme Kurulu tarafından başlatılan ve “titizlikle!” yürütülen soruşturmayı değerlendiren Türkiye Futbol Federasyonu Yönetimi’nin… falan filan diye de devam eden soruşturmada Ahmet Güvener’in yolsuzluk yaptığı iddia ediliyor. Ahmet Güvener kanaatimce para işinde asla suçlu değildir. İstihbaratlarım var, işkembeden sallamıyorum, gerçekleri söylüyorum. Zaten tahminlerim ve hislerim de bu yönde. Bazı amatör kulüplerimiz lige katılım payı olan 600 TL’yi bulamaz iken, bizim çok bilen Federasyon Yöneticilerimiz Amerika’ya giderken milyon dolarlar harcayıp, özel maç yapmak için Çek Cumhuriyeti’ne 200 bin dolar para veriyorlar. Niye veriyorlar, “bizimle maç yapsınlar” diye. Hadi oradan utanma olur insanda biraz. Bizim Güneyyıldızı Spor Kulübü’nden Ekrem Hoca 600 TL katılım parası için 200 tane esnaf ziyareti yaptı da yine bulamadı parayı. Ahmet Güvener yolsuzluk yapmaz çünkü Hakemlik yapmış bir insan bu işlere girmez, girmemeli. Daha fazla kendimi yırtmadan THY-Topkapı maçını anlatayım sizlere; THY bu ligde önüne gelen zorluk çıkartmazsa ben adam değilim. Mağlubiyet alırlar mı evet, alırlar. Beşyüzevler 4 tane attı ikinci yarıda. Ancak THY takımının başında Yıldırımbosna,  Fenerbahçe, Trabzonspor, Vanspor, Alibeyköy ve Bayrampaşa gibi üst düzey takımlarda çalışmış Cemşir Muratoğlu var. At sahibine göre kişner. Birçok önemli futbolcusu ayrıldı hatta gencecik Hacı kaptan bile oldu ama ben genç ve ısıran takımlara bayılırım. Topkapı’nın işi çok zor olacak. THY’nin genç ve başarıya aç futbolcuları her takımın başına bela olurlar.
Topkapı’yı anlatayım sizlere; Efkan Bucak ve Atilla Seymen gittik Topkapı Kulübü’ne. Çok kaliteli bir Yönetim Kurulları ve Topkapı ismine ve tarihine yakışan bir Başkanları var. Bu arada size bir tiyo vereyim, İstanbul’un meşhur surların üstünde havuz yapmış İst. Büyükşehir Belediyesi. Bizim şehitlerimizin kanlarının olduğu yerde Allah'ın gavurları don gömlek yüzüp, orasını burasını karıştırıyor haberiniz olsun. Biz, aşağıda Fatiha okurken, 557 yıl önce atalarımızın canları pahasına aldıkları surlarda elin abdestsizleri fantezi yapıyorlar. Topkapı bu sezon öncesi tam 13 hazırlık maçı yaptı. 6 mağlubiyet aldı. Can Cüneyt Hocam beni dinlemiyor ki; Cumartesi maç yapıyor, Pazar bir maç daha…yetmiyor Çarşamba bir maç daha yapıyor. “Olmaz Hocam takım yorgun, mağlup olursan kötü olursun” diyorum ama dinletemiyorum bir türlü Hocama. Haliç’e açılış maçında 3-0 mağlup oldular, daha önce 2-0 yenmişlerdi. Haliç’in yaptığı da hoş değil, ligden çekilen Fatih Hilal karşısında gençleri oynatıyorsun, misafirliğe gittiğin yerde rakibini yeniyorsun! Çeliktepe ile 1-1, Gazi Mahallesi ile 0-0 berabere kaldılar. Araphan’ı 3-0 yendiler, Yıldıztabya’yı 1-0 yendiler, Erok’a 2-1 mağlup oldular, Kazım Karabekir Mevlana’ya 3-0 mağlup oldular. Albayrak’a 2-1 mağlup oldular  Kocamustafapaşa’yı 2-1 yendiler ve en mühim maçta Hakem katliamı yaşanınca Pazariçi Köprülü’ye 5-3 mağlup oldular. Topkapı bu sezon Ulusal bir takım oldu, tam 17 futbolcu aldılar. Tamamına yakını Üniversite öğrencisi. Şener (Hürriyet Gücü), Furkan (Bursa alt yapı), Okan (İstanbul Artvin), Burak ve Murat Karataş (Erok), Ufuk (Aydın alt yapı), Okan (Fatih Hilal), Adem (Altınova), Fatih (İzmir Altınordu), Bayram (Bursa Mustafa Kemal Paşa), Ali (Küçükköy), Nazmi (Pınarhisar), Ahmet (Tekirdağspor), İsmail (Marmara Üniv.), Onur (Ortaköy), Oğuzhan (Küçükpazar) ve Ufuk (Şenlikköy). Kalan futbolcular ise; Nejat, Özgür, Celil ve askerden Gökhan. Alt yapıdan da Ahmet ve Volkan a takıma yükseldiler. Maç tahmini yapmıyorum çünkü bu maçta ben tarafım! Cihan Ataş da iyi Hakemdir.


Beyoğlu Yeniçarşı-İstanbul Bayburt: Galatasaray’ın mahalle komşusu Beyoğlu Yeniçarşı Kulübü’nde Abdullah Ercan başta olmak üzere birçok değerli futbolcu yetişmiştir. Geçtiğimiz sezon ikinci oldular, terfi maçları için soğuk ve yağmurlu günlerde harıl harıl antrenman yaparken, “Yahya Kemal antrenmanları bıraktı, siz neden çalışıyorsunuz” diye sormuştum bir beyefendiye. “4 takım çıkacak, birisi de biz olmak istiyoruz” dedi sorduğum beyefendi, Tamam da Nurtepe ve sizin haricinizde çalışanları göremedim, seneye size Süper Amatör Ligde başarılar diliyorum deyince de; muhatap olduğum yönetici; “Kardeşim ben Beyoğlu Yeniçarşı’nın Başkanıyım, böyle bir şey olsa ilk ben duyarım" demişti. Herhalde son onlar duydular. İstanbul’un eski takımlarından birisi olan bildiğim kadarıyla tesis haricinde bir sorunu bulunmayan hatta Beyoğlu’nda muhteşem bir binası bulunan lacivert-beyaz renkteki kulüp, alt yapıdaki oyunculara verdiği önem ve güzel karnelere verdikleri mükafatlar ile tanınıyor. Bir büyüğüm anlatmıştı. 1978 yılında BJK Şeref Stadı’ndaki Yıldırım Genç- Beyoğlu Yeniçarşı maçında, Beyoğlulular rakipleri olan Boşnakları kızdırmak için, Türkiye, Türkiye diye bağırırlarmış. Böyle gergin başlayan mücadelenin ilk yarısı 0-0 berabere bitmiş. Soyunma odasına giden Yıldırım Gençli futbolculardan Necip Balkan’a Beyoğlu Yeniçarşı oyuncusunun kafa atması sonucunda saha savaş alanına dönmüş. 2 takım futbolcularının tamamı birbirine tekme tokat girmişler. Buna seyircilerde dahil olunca, futbolcu ve yöneticilerin yanında bazı polislerde hafif yaralanmış. Maç tatil edilmiş haliye. Hakem ise Beyoğlu Yeniçarşı takımının kalecisi hariç tüm futbolculara yani 21 futbolcuya kırmızı kart göstererek rekorlar kitabına girmeye aday olmuş. Bizim Özer Bektaş da 15 kırımızı kart ile ikincilik rekorunu halen elinde tutuyor. Beyoğlu Yeniçarşısporun başında bu sezon Alibeyköy’den bildiğimiz, Kasımpaşa ve Kemerburgaz’da da görev yapmış olan Rahmi Kalkan Hoca var. Kadroya birçok kaliteli isim dahil ettiler. Kemerburgaz ile oynadıkları maçta Beyoğlu Yeniçarşı’yı izlemiştim, sonrasında da yine bazı oyuncular aldılar. İstanbul Bayburt ise benim bu sezon öncesi yakından takip ettiğim bir takım. İstanbul Bayburtsporun Başkanı değişti. Muradi Güler Kulüp Başkanı oldu. Bu da, İstanbul Bayburt’un para sıkıntısı çekmeyeceğinin ve iyi yönetileceğinin bir işaretidir. Bunun dışında Almanya’da yetişen be bu ülkede Teknik Direktörlük yapmış olan Naci Savgun Hoca İstanbul Bayburt takımının başına getirildi. Naci Hoca kaliteli bir Hocadır ve işini çok ciddi yapar. Kağıthane’den Andaç, Önder v Burak’ı aldılar. Feriköy’den İshak’ı, Hasköy’den Ercan’ı, Küçükköy’den Ali ve Emre’yi, Fatih Hilal’den Serdar’ı, Çeliktepe Ümit’den Ulaş ve son olarak da Galata’dan tecrübeli santrafor Mehmet Kartal’ı transfer ettiler. Hasan, Selçuk, Tamer ve Mustafa da takımda kalan oyuncular oldular. İstanbul Bayburt’u ben hazırlık maçlarında izledim; Gümüşhane’ye 3-2 mağlup oldular, Zara Ekinli’yi 2-1 yendiler, Vefa’yı 2-1 yendiler, Hasköy ile olaylı maçta 2-2 berabere kaldılar. Kuştepe’ye 2-1 mağlup oldular, Kağıthane’i 1-0 yenip, Reşitpaşa’ya 1-0 mağlup oldular. İstanbul Bayburt takımının bana göre iki ciddi sorunu var, birincisi kenardan gelecek oyuncularının yeterince kaliteli olmaması. Buna Gümüşhane’ye 3-2 mağlup oldukları maça örnek verebilirim. Sonradan oyuna giren 8 oyuncunun hiç biri verimli olamadı. Bir de İstanbul Bayburt takımının Mehmet Kartal’ın yanında oynatabileceği uzun bir santrafora ihtiyacı var bana göre. Lig başlarken halen bu bölgeye oyuncu almadıklarını biliyorum, benim Naci Hocama bir kardeşi olarak tavsiyem; stoper olarak da oynattığı Serdar’ı Hoca, bu bölgede bir denesin, verim alamaz ise eleştirilerine açığım. Beyoğlu Yeniçarşı ve İstanbul Bayburt çok zorlu geçecek. Sütlüce’deki maçı geçtiğimiz sezon Hakemliği bir ara boşlayan Kerem Altınçiçek yönetecek.

SÜPER AMATÖR LİG 7.GRUP
Bu gruptaki takımları izleme ve analiz etme şansım olmadı ancak bu hafta sonu 7. Grup’a eğilip buradaki takımların maçlarını takip edeceğim. Haftaya bu eksiğimizi telafi edeceğiz İnşallah.

SÜPER AMATÖR LİG 8.GRUP
Pazariçi Köprülü-Batı Trakta Türkleri: Geçtiğimiz sezon özellikle ilk yarıda Can Cüneyt Ömeroğlu ile müthiş bir performans gösteren Pazariçi Köprülü takımı malumunuz ligin ikinci yarısında çok ciddi bir düşüş yaşamıştı. Ben şahsen Pazariçi Köprülü’nün bu sezon daha iyi olacağını düşünüyordum ki; ilk kötü haber Can Cüneyt Hoca'dan geldi. Topkapı’ya gitti benim sevdiğim ve çok inandığım değerli Hoca. Eyvah dedim içimden Pazariçi’nde işler iyi gitmeyecek…sonra kopmalar başladı peş peşe, geçtiğimiz sezondan kalan oyuncu yok Pazariçi’nde. İlk hazırlık maçlarında iyi değildi Pazariçi, gerçi halen iyi değil ya her neyse. Hasköy’den Ercüment geri geldi, yanında da stoper Ozan Adıgüzel’i getirdi. Başkan Ali Şen çok akıllı ve ne yaptığını bilen bir Başkandır ama zor günler geçiriyorlar Kulüp olarak.  Maddi sorunları bir türlü çözülmüyor ve çözülecek gibi de gözükmüyor. Allah yardım etsin, bu Kulübün sonu iyi değil.
Batı Trakya Türkleri Spor Kulübünü bu sezon bir hazırlık maçında izledim ve tek kelimeyle “bayıldım”. Zeytinburnu ve Cerrahpaşa’dan bildiğim Yusuf resmen şov yapıyor. Levent maçında direğe bile kafa atacak kadar da hırslı ve istekliydi. Kaptan Vahit mükemmel bir oyuncu. Yanında oynayan Gökhan da çok kaliteli. Forvet Semih de bu ligde iş yapar. Dahası da var ama benim vaktim yok hepsini yazmaya. Pazariçi Köprülü bu ligde zor tutunur. Batı Trakya Türkleri Spor Kulübü de Sultangazi’yi geçebilirse ikinci olur. Birinciyi de siz bulun artık. Bu maçta kazanan rahmetli Doktor Sadık Ahmet’in memleketlileri olur. Habib Tiryaki iyi bir Yardımcı Hakemdir ama Hakemliği hakkında çok fazla bilgi sahibi değilim. Geçtiğimiz sezon sanıyorum 1 defa haftanın Hakemi seçmiştin o’nu.
Yahya Kemal İdman Yurdu-Dudullu: Yahya Kemal bu sezon Süper Amatör Lige yükseldi. İkinci olarak yükseldiler. Kuştepe’yi geçtiler, Çeliktepe’ye geçildiler. Kuştepe kaybettiği iki maçın rövanşını Hasbahçe’de aldı ama aylardan Ramazan’dı, oruç vardı, bir de Hakemler çok kötüydü o maçta. Seviyorum ben Yahya Kemal takımını. Renklerini de seviyorum, siyah-beyaz. Ne güzel bir renk öyle değil mi? Dudullu’lar hiç kusura bakmasınlar. Onları da izleyecektim ama kura çekiminden sonra maç iptal olunca gidemedim Dudullu’ya. Ben bugün Yahya Kemal’i yazacağım ama söz veriyorum şu yener, bu alır demeyeceğim. Yahya Kemal’de Cemal Kavraz Hoca, Çeliktepe’ye gitti. Bülent Özsoy Hocama helal olsun, anlıyor vallahi Hocadan. Hemen kapıverdi aslan gibi adamı. Ancak karşılığında Yahya Kemal beraberlik golünü Abdullah Arda Hoca’yı alarak sağladı. Ben “eyvah” dedim içimden, bizim ezeli rakipler yine gaza geldi, Yahya Kemal’liler Hasan Cevahiroğlu’nu kaçırıp, Yahya Kemal’e Başkan yapacaklar, Çeliktepe’de hemen cevap verecek ve Ahmet Bey ve Mazhar ağabey’e pusu kurup, kaçırıp, hem Çeliktepe’ye hem de Seyrantepe’ye Başkan yapacaklar dedim ama olmayınca da çok rahatladım. Hatırlar mısınız bilmiyorum, bizim Galatasaray tarihte bir gün Fenerbahçe’ye karşı ilk yarı 3-0 öndeydi de Tanju Çolak topuk pası verip, aklı sıra gösteri yapıyordu. Sonra 46. dakikada Aykut Kocaman ilk golü bulmuş, ardından Hasan Vezir 3 gol atarak maçı Fenerbahçe’ye kazandırmışladır. Bizimkiler de Hasan Vezir’i alarak Galatasaray’lı yapmışladır. 1 sezon sonra Şenol Çorlu bize 2 gol atmış, üçüncü golü bomboş kaleye atamayıp, auta göndermişti. Soranlara da “Galatasaray’a gitmek istemediğim için atmadım demişti”. İşte tam bu Yahya Kemal ile Çeliktepe’nin Hoca kapmaları esnasında Bülent Hocam 2 hafta Kulübe gitmemiş duyumlarıma göre. Sebebini siz anlayın artık. Dudullu maçını boş verdim, başka bir konuya değineceğim. Maç Nurtepe’de…Nurtepe’de maç kazanmak öyle her babayiğidin harcı değildir. Seyircinin rakibe en çok bakı yaptığı Kağıthane sahasıdır Nurtepe. Yahya Kemal’liler uyanık adamlar. Biliyorlar işi. Ancak benim asıl korkum, Yahya Kemal olmaz ya, bir kötü giderse, maçlarını Yahya Kemal Sahasına aldırırlar. Yahya Kemal’in transferleri ise şunlardır:  Hilmi Karadeniz Kadırga, Adem Yavuz Kadırga, Coşkun Akın Çeliktepe,  A. Kemal Akın Çeliktepe, Serkan Küçükbaşak Çengelköy, Uğur Öztürk Levent,  Arda Kumrulu Avcılar Belediye, Yavuz Albayrak Mardin Savurlar, Yasin Dağ Anadoluhisarı,  Murat Erduran Fatih Hilal ve Şevki Yılmaz (Fatih Hilal) ancak Levent’den alındı. Altyapıdan ise Atacan Acar, Gökmen Baykara, Yunus Gündem, Kemal Açar ve Yunus Emre A takım kadrosuna yükseltildi. Geçtiğimiz seneki oyunculardan Ozan, Erol, Orhan, Yusuf ve Berkant ile tekrar anlaştılar. Hazırlık maçlarında alınan sonuçlar ise;  Göktürk'le 2-2 berabere kalıp (Göktürk ile 2 maç yapıldı) Batı Trakya’yı 3-2 yendiler.  Şişli Sanayi’yi 6-1 yendiler, Yenibosna’yı Erol’un muhteşem golü ile 1-0 yendiler,  Göktürk’ü 2-1 yendiler. (Metin Boğa maçı yöneteceğini unutunca Hakemliği Muzaffer Acar yaptı) Ortaköy’e 4-2 mağlup oldular. Kuştepe maçında kaleci Hasan’ı ve Hakemleri geçemeyip, Recep’i durduramayınca da 2-1 mağlup oldular. Yahya Kemal İdman Yurdu bana göre 8. Grubun kilit takımı olacaktır. Düşme ihtimalleri asla yok, çıkarlar mı derseniz, orası da zor. Ancak şampiyon olmak isteyen takım Yahya Kemal’i mutlaka yenmek zorunda. Bu takım ilginç bir takım, oyunun hiçbir bölümünde mücadeleyi bırakmıyorlar, ölene kadar koşuyorlar. Yenilgi de asla kabullenemiyorlar. Doktor Hilmi ve Erol bu takımın en önemli iki oyuncusu durumunda. Seyircileri de en büyük avantajları.
Bağlarbaşı-Galata: Bu maçı incelemek için ilgili dökümanları incelerken bir şey dikkatimi çekti. Bu maçın Hakemi neden açıklanmamış? Bütün maçların Hakemleri belli de bu maçın Hakemi neden yok, Yardımcı Hakemler var, Hakem yok. Böyle olmaz, henüz birinci haftadan bunları yapmaya başlarsanız, bu lig çekilmez olur ey İHK Üyeleri. Bağlarbaşı bu ligin kaliteli ama şanssız takımlarında bir tanesidir. Ben bu iki Kulübün yerinde olsam, kıllanırdım bu işten. Aklıma 100 tane komple teorisi gelirdi. Sonra gelecek Hakem de zan altında kalırdı (zaten kaldı bile) Bağlarbaşı’nın yine iddialı bir takım kurduğu bilgisini aldım ancak ben bugün Galata’ya zaman ayırdım. Sebebi ise Bağlarbaşı hakkında gelen bilgilerin yeterince net olmaması. Sabahın 07’sinde Selami Habeşoğlu Başkanımı arayamayacağımıza göre yapacak bir şeyimiz yok. Galata takımı bu sezon öncesi bütün hazırlık maçlarında iki farklı takım ile mücadele etti, bu yüzden de birçok maçın sonucunu siz önemsemeyin derim. Galata; Haliç ile 1-1, Beşyüzevler ile 2-2, Sultangazi ile 3-3 berabere kaldıktan sonra, Batı Trakya ve Zara Ekinli’yi aynı skorlar ile 5-2 mağlup etti ve Silivri’ye 1-0 mağlup oldu. Başka maçları da var çünkü Galata lig için çalışmaya en erken başlayan takımlardan bir tanesidir. Hatta ilki Arnavutköy ikincisi Galata dır. Galata’nın geçtimiğiz seneki kadrosundan sadece bir oyuncu kaldı, o da oyuncunun kralı. Kaptan Gökhan, yanında iki genç oyuncu ile takımın her yönden kıdemlisi durumunda. Galata’nın en önemli transferi ise Kamuran Gazi Hocadır. Bunun dışında takviyeleri; Zafer, Bilal, Eyüp ve Hasan Batı Trakya’dan, Cihan Kağıthane’den, Orhan Rami’den, Onur Bağlarbaşı’ndan, Mustafa Pazariçi’nden, Gökhun Küçükçekmece’den Nazım Avcılar’dan ve en büyük transer diyebileceğim kaleci Hamdi de Büyükçekmece’den alındı. Her iki takıma da başarılar diliyorum.

Bu çalışmayı yaparken TFF’nin bilgi bankasından yararlandığımı düşünenler oluyormuş. “Burak Kurtuluş bu kadar ismi ve bilgiyi nereden bilecek, açıyor interneti, oradan çıkan lisanslara bakıyor ve yazıyor” diyorlarmış. Kesinlikle böyle bir şey yok. Bunlar benim kendi araştırmalarım ve çok fazla emek harcıyorum bu yazıları yazmak için. Allah şahittir ki sadece B. Yeniçarşı’nın Hocasının Soyismini öğrenmek için TFF’yi açtım. Bu iş benim hobim. TFF’nin bilgi bankasının ne halde olduğunu takip edenler bilir. İl Temsilciliği de eskiden kesin maç sonuçlarını Perşembe günü, ancak Hakem raporları ellerine ulaştığında veriyorlardı, şimdi ise Pazartesi sabahı tüm sonuçları alıyorsunuz. Maç yorumları yaparken, geçtiğimiz sezon olduğu gibi saha, saat ve tarih gibi notları vermedim. Sebebi ise, yalnızca hata arayan bazı insanlar, başka yerlerden bir şeyler çıkartamayınca buradan sallamak istiyorlar. Ben üstüne basarak tekrar söylüyorum; ben bu işi hiç bir maddi menfaat temin etmek adına yapmıyorum, bu işten bir lira alıyorsam dünyanın en adi insanı ben olayım, yazdığım yazılardan dolayı 1 kuruş boğazımdan geçmiş ise, kıyamete kadar cehennemden çıkmak bana nasip olmasın. “Bir ayda 1.000 TL aldığını duydum, biraz daha özen göster yazılarına” şeklinde elektronik posta geri zekalıya da huzurlarınızda cevap veriyorum sizlerden özür dileyerek; Beynine ve kendine, ya da başka bir yerine güveniyorsan gel de sen benim yaptıklarımı yap! Ben dün yani Perşembe gününü Cuma gününe bağlayan sabah saat 02’de yazmayı bıraktım, sabah saat 06.30’da yeniden yazıma devam ettim. Hangi manyak bu kadar fedakarlık yapar. Hangi aptal, işini gücünü bırakır da bu kadar kendi yorar, Ayrıca, ben Eylül ile Mart ayları arasında günde sadece 3 saat uyurum sırf bu yazıları yetiştebilmek için. Son olarak da; bu kadar çok sayıda sahanın ve maç saatinin ve hatta Hakemlerin değiştiği bir İl’de ben, en azından şimdilik ufak ayrıntıları yazmak amacında değilim. Lakin, Hakemler ile ilgili faydalı bilgiler vereceğim sizlere. Mesela bu hafta Amatör Süper Ligde maç yönetecek olan birçok Hakemin yetersiz kalacaklarını düşünüyorum.

Bu haftaki Hakemlerin arasında geçtiğimiz sezon Süper Amatör maçlarına hiç çıkmamış Hakemler var. Bir sorun da Hakemlerin performansı ile ilgili olacak diye düşünüyorum. Amatör takımlarımız yaklaşık 2 aydır yoğun bir çalışma içerisine girdiler. Haftanın 7 günü antrenman yapan takımlar da var, günde 2 antrenman yapanlar da. Haftada 3 hazırlık maçı yapanlar da oldu, hafta da 1 maç ile yetinenler de. Ancak; Hakemlerin (özellikle de Profesyonel maçları çıkmayan Amatör Hakemleri kast ederek söylemek istiyorum) hiçbir antrenman ya da saha çalışması yapmadan lige başlayacaklar. Bu çok ciddi bir sorun. Maç kondisyonu çok önemlidir Hakem için. Adı Amatör Hakemlik de olsa, bu işten bir maçta 90 lira kazanıyorlarsa, Hakemlerin belli bir çalışma içerisinde lige hazırlanması sağlanmalıydı. Ancak bunu kim sağlayacak? İstanbul İHK Başkanı Hacı Ahmet Erdoğan mı? Hayır, yine düşünemedi! Sadece Çarşamba günü resmen şov yaptığı sözde zorunlu teorik eğitim çalışması haricinde Hakemlerin eğitimine katkıda bulunmayı aklına getiremedi.

Bu hafta sadece 5 tane Klasman Hakemine Süper Amatör Lig maçları vermişler. 1. Amatör maçları hiç konuşmuyorum bile. Düşünün, o kadar hatalı etap yapıyorlar ki; Servet Irklı denilen adama, hem evi hem de iş yeri Sultangazi’de olduğu halde Sultangazi’nin maçını vermişler. Birincisi bu adama Süper Amatör maç verilmez, ne maç yönetmek bilir bu adam, ne de rapor yazmasını. Attığı oyuncunun raporunu bile gecenin bir yarısında rahatsız ettiği Hakemlere yazdıracak kadar da bilgisiz ve vakitsiz. İkincisi de kendi semtinin takımının maçı verilmez bu tarz adamlara. Bunun gibi birçok yanlış atama var ama ilk haftadan fazla kendimi yormak istemiyorum. Hem nasıl olsa bu Hacı Ahmet ERDOĞAN görevde olduğu müddetçe bana yazacak dünya kadar konu çıkacak.

Hakkında bilgi sahibi olmadığım için yazamadım takımlar haklarını helal etsinler, gelecek haftalarda bütün takımlarımızda hakkında faydalı bilgiler vereceğiz. 
Elektronik Posta adresim: bkyerelfutbol@hotmail.com.