Gürselspor hem sahasını hem binasını kaybediyor

İki sezon önce İstanbul Süper Amatör Lig’de mücadele eden, bu sezon 2. Amatör Lig’de mücadele eden Gürselspor’un sahasından sonra kulüp binası da yıkılarak tarihe karışıyor.

Çağlayan Kavşağı’na her gelen kişi orada mütevazi bir futbol sahası  görürdü, yanında kulüp binası… Toprak olan bu saha 50 yıldan fazladır   birkaç mahalleye hizmet ederek orada yetişen, büyüyen spor yapan gençlerin on binlercesine yuva olmuştu. Gözlerini spora açan gönüllerinde futbol aşkıyla ilk tanışan gençlerin sevdasıydı bu saha. Burası her kültürden gence ayırmaksızın eğitim veriyordu…

Bir gün İstanbul’un en büyük adliye sarayını yapmak için çalışmalar başlayınca bu tesisi ve gençlerin geleceğini yıkmak üzere alınan karar işleme konuldu. Konuldu ama bunu bu insanlara nasıl anlatacaklardı  yetkililer, bir usulü olmalıydı ve gerisini Gürselspor’un çiçeği burnundaki başkanından dinleyelim:

“Ben Mehmet Aslan  48 yaşındayım. Doğma, büyüme Çağlayanlıyım. Burası gençliğimizin geçtiği yerdir, yaşadığımız yerdir. Bugün kulübümüzün başkanlığını yapma sırası bana geldi. Bizde her dönem arkadaşlık usulü, zamanı olan başkanlık yapar. bugün bizlerin ıstırabı çok büyük. 50 yıla yakın zamandır futbolcu fabrikası olan tesisimizin maalesef kepenkleri indirilmiştir.

Sahamız Çağlayan, Gürsel ve Hürriyet Mahallesi spor kulüpleri ile beraber  sayısız spor severe hizmet vermekteydi. Bu bir eğitimdi, hem de yüksek eğitim. Bu toprak sahadan kimler yetişmemişti ki… Galatasaraylı Serdar, Beşiktaş kaptanı Necdet, Galatasaraylı Büyük Metin, Altaylı Ramazan, Galatasaraylı Zafer, Beşiktaşlı Burhan, Sivassporlu Servet, Trabzonsporlu Suat, Adana Demirsporlu Nejdet, Beykozsporlu İbrahim ve diğerleri… Bizim tesisimizden her spor sever yararlanmaktaydı. Tekstil işçilerinden ilk okul talebelerine kadar herkes istediği gibi faydalanıyordu. Kısacası her gün yüzlerce insan burada spor yapabilme imkanı buluyordu.”

'Projeden haberimiz yoktu'

Soruyorum başkana, “Buraya Adliye Sarayı yapılacağı zaman sizlere tesisinize karşı ne sözler verildi ve verilen sözler neden tutulmadı?” Yanıtlıyor: “Biz Gürsel ve Çağlayan halkı olarak altı ay önce şantiye kurulana kadar ne olacağına dair bir bilgiye sahip olamadık çünkü ne olacağı belli değildi. Bu hususta bize bilgi belediyelerden değil de şantiye şefi ve genç bir mühendisten gelmişti. Onlar bize gelerek

“Sahanıza şantiye kuracağız” diyerek izin istediler ve böylece  olaylar patlak verdi. Biz bu durum üzerine  belediye yetkilileri ile görüşerek  ne yapılması gerekiyorsa yapmalarını istedik. Belediye yetkilileri bir çözüm bulabileceklerini söylediler. Belediye başkanlığı döneminde Yunus Emre  Parkı’nda bize yer veren Arif Çalban’ın vermiş olduğu yerimizi istedik. Bizim orada ayrılan yerimizi vermelerini  istiyoruz. Biz Gürselspor olarak ya yıkılan binamızın altında kalacağız ya da yeni tesisimize kavuşacağız.

'Yunus Emre Parkı'nı istiyoruz'

Bizim Yunus Emre Parkı’ndaki yerimizi niye vermek istemiyorlar ki? Vermedikleri yerde şu anda can güvenliği olmadığı gibi tinerciler ile hayat kadınlarının  buluşma yeri olmaktadır. Halkımız buradan faydalanamamaktadır. Aynı yerde yolun karşısındaki boş arazi de müsait, orası da kulüp lokali olabilir. Buranın  bize verilmesini istemekteyiz.

Belediye yetkilileri bizden kendilerine yer göstermemizi istemektedirler. İşte yer hazır komedi gibi bir durum. Gençlerimiz adına üzülüyorum. Ne antrenman yapabiliyoruz maçtan maça  bu durumda  spor yapabiliyoruz.

'Amatör camiadan destek yok'

Şimdi benim üzüldüğüm başka bir durum var anlayamıyorum . Biz bu duruma düştük Futbol İl Temsilciliği’nden veya İASKF’den tık yok. Bizlerden her türlü maddi manevi destek isteyenler neden yanımızda değiller? Kağıthane Kulüpler Birliği’nden neden ses yok? O da ayrı bir komedi. Kendilerinde bir zamanlar çalıştıkları sahamız yıkıldı gitti, kulüp binamız yıkılacak bir Allah’ın kulu ne oluyor diye hatırımızı sormadı, sormuyor.

Stat otopark olacak

Nihayetinde yerimizi de sahamız gibi yıkacaklar. Bizim devlet ile uğraşacak halimiz yok, biz gene de bize uzanacak bir yardım elini bekleyeceğiz. İşin başı sahamızı ve yerimizi yol geçecek diye bizi buradan çıkarıyorlar yerin aslında  bir inşaat firmasına otapark olarak  yap –işlet –devret  usulüyle verilmiştir. Milli emlak ise Bize “yol geçecek” dedi.”

Şimdi her ne olursa olsun kaybeden gençlik olmaktadır  yıkılan tesis yerine otopark yapılması, adliye yapılması  bence  spora vurulmuş büyük bir darbedir. Mağdur olan gençlerimizdir söylenecek başka bir söz bulamadım.

HABER-FOTOĞRAF: ORHAN BUDAK