Spor adamlarının yerel yönetimlerde temsil edilmesi büyük önem taşır. Biz de, sporun içinden gelmiş, her kademesinde görev yapmış, sivil toplum örgütlerinde aktif ve başarılı çalışmalarıyla, hem spor hem de siyaset kamuoyunun yakından tanıdığı bir isim olarak hep göz önünde olan Ramispor Kulübü Başkanı Sayın Erol Kutval ile sohbet havasında geçen bir söyleşimizi sizlere sunuyoruz.
Erol Kutval kimdir?
Erol Kutval aslen Makedonya’lı. Makedonya’nın güneybatısında bir şehir olan Manastır’lı bir ailenin çocuğu olarak 1958 yılında Rami’de doğmuş. Rami’de büyümüş ve GOP Plevne Lisesi Mezunu. 12 Eylül öncesi, zamanın zor şartlarında, çok istemesine rağmen üniversiteye gidememiş. İşçi bir ailenin çocuğu. Şu anda İkitelli’de Uluslararası nakliye ve Gümrük, antrepo işi yapıyor. Evli ve bir kız çocuğu babası. Uzun yıllardır sporun içinde. Rami Spor Kulübünde daha önce de Başkanlık yaptı. Erol Kutval, Rami Spor Kulübünde 1980 yılından bu yana aktif görev alıyor. Kendi ifadesi ile, “o zamanlar Ramispor kayyuma gidiyordu, ben, kendi istikbalimi dahi kurtarmamış iken, 1980 yılında görev almaya başladım. O tarihten bu yana da dönemsel olarak Rami Spor Kulübünde sürekli yöneticilik yapıyorum” diyor.
Erol Kutval ayrıca, Yeşilyurt Spor Kulübü Yöneticiliği, Gaziosmanpaşa Spor Kulübü Kongre üyeliği, Eyüp Rumeli Kültür ve Dayanışma Derneği Kurucu Üyeliği, Rumeli Eğitim Vakfı Üyeliği, Eyüp Dostları Vakfı Mütevelli Heyeti, Yeni Türkiye Partisi Eyüp İlçe Sekreterliği ve Başkanlığı, CHP Gaziosmanpaşa İlçe Yönetim Kurulu ve Üyeliği, Gümrüklü Antrepocu Derneği Kurucu Üyesi ve Saymanı, Ulaştırma Bakanlığı’na ait üst düzey yönetici Belgesi sahibi ve İstanbul Ticaret Odası Hakemliği gibi birçok vasfın da sahibi olan, sivil toplum gönüllüsü.
Editörün Notu: Kiminle sohbet etmeye başlasak, sürekli olarak, spora siyaset karıştırılmaması konusunda hep söylemlerde bulunurlar. Bunu sadece spor konusunda da yapmazlar. Kültür-sanat, bilim, ekonomi, kısaca yaşamın her alanında onlar bu konuda gevezelik etmeye bayılırlar. Oysa gerçek böyle değildir. Bu, sistemin bekası için olmazsa olmaz koşullardan biridir.
Kitlelere sadece izle, yalnızca seyret, sakın sorgulama ve hiç düşünme; ayrıca eleştirme! diyenler nedense buldukları her fırsatta iktidardaki siyasi ve ekonomik gücünü de kullanarak spora balıklama dalarlar.
Ramispor…
Ramispor, 2 sezon önce, İstanbul Süper Amatör Lig 4. grupta şampiyon olup Bölgesel Amatör Lige çıkmış ve benim amiyane tabirimle, Bölgesel Amatör Lig 11. grupta, 26 hazırlık müsabakası oynayıp, 2011-2012 futbol sezonunda İstanbul Süper Amatör Lige hazırlanmış bir ekip.
Erol Kutval, 2004 yıllarında da Ramispor’da Başkanlık yaptı. O dönemleri iyi hatırlıyorum, Rami Toptan Gıda Hali’nin (Rami Kuru Gıda Sitesi) içinde saha yeni yapılmış, Rami’nin iki takımı, Ramispor ve Rami Yeni Mahalle ile Eyüpspor’un minik ve Yıldız kategorisindeki takımları, müsabakalarını bu sahada oynuyorlardı. Tabii başka takımlar da… O zamanlar Ramispor’da gözle görülür bir hareketlilik bulunmakta idi. Bilhassa alt yapıda çok faydalı çalışmalar yapılmaktaydı. Sayın Başkan’a o dönemden bu zamana nelerin değiştiğini sorduk:
Hem siyasetçi hem spor adamı
Bende hep alt yapıdan futbolcu yetiştirmek sevdası var ancak nedense şu ana kadar bu konuda başarılı olamadık ancak şimdi güzel bir şeyler oluyor galiba. Osman Kibar Hocamızla yeni bir sayfa açtık. Alt yapıya çok önem veriyoruz. Bunlar bizim geleceğimiz. İşin diğer tarafına bakarsanız, herkes A takımın başarısını istiyor. Haklı olabilirler ancak nedense Alt yapıyı kimse düşünmüyor.
Geçtiğimiz aylarda, Eyüp Belediye Başkanı’na gittim, kendilerinden rica ettim, “Başkan dedim; bu sahayı yapalım. Yoksa gençler, askere ve polise taş atan çocuklar olacaklar… Sağ olsunlar, yardımcı oldular. Tarihi Rami Kışlasının içindeki saha şimdi yapılıyor. Etrafı güzelleşecek. Rami halkının kullanacağı, faydalanacağı bir spor tesisi olacak. Bu tesis Rami halkının nefes alma yeri olacak. Eyüp Belediye Başkanı Sayın İsmail Kavuncu bu konuda oldukça duyarlı, zaten kendileri de futbol oynuyor, futbolu çok seviyor. Sporu bilen, sporcunun dilinden anlayan Başkanlar oldu mu ne güzel oluyor her şey… Bir de unutmadan Sayın Sedat Şahin var, Eyüp Belediye Başkan Yardımcımız, kendileri Rami’lidir. Çok faydalarını gördük, sağolsunlar. Buradan da kendilerine teşekkür etmeyi bir borç biliriz.
Bir de baktım sahanın adı Rami Ahmet Genç Stadı olmuş…
2004 yılıydı, baktım amatör bültenlerde sahamızın adı “Rami Ahmet Genç Stadı” diye geçiyor, Yönetici arkadaşlar bana bakıyor, ben de onlara… 35 yıllık saha bir anda “Rami Ahmet Genç sahası olmuş da haberimiz yok” Zamanın Eyüp Belediye Başkanı Sayın Ahmet Genç’e gittim. “Başkan dedim; teşekkür ederim, biz Ahmet Genç adını atlamıştık. Sahamıza adınızı vermişsiniz” dedim. Başkan, “benim de haberim yok” dedi. "İsminizin geçtiği sahayı herhalde ihmal etmezsiniz" dedik ama o zaman olmadı bir türlü.
Rami’liler olarak kenetlenmek zorundayız
Rami Cuma ve Rami Yeni Mahalle Muhtarlarından aldığım sağlam bilgilere göre, bu bölgede 10 bin civarında eski Rami’li var, 20 bin civarında ise yeni Rami’li diye tabir edeceğimiz komşularımız var. Rami her şeyi ile büyüyor. Biz de Kulüp olarak Rami’yi temsil ediyoruz, artık büyümeliyiz. Birlik olmalıyız. Bir bütün olmalıyız. Burada iki Kulüp var, birisi Ramispor, diğeri ise Rami Yeni Mahallesi Spor Kulübü. Rami Yeni Mahallesi Spor Kulübü’nün üyeleri ile sık, sık görüşüyorum. Birleşmek için çabalıyorum. İki Kulübün de yaşadığı sorunları anlatıyorum. Artık 1-2 kişinin ağzına bakmadan karar verilmesi lazım. Üye sorumluluğunu bile yerine getirmeyen kişiler bizim birleşmemizi istemiyorlar. Kendilerine teklifte bulunuyorum. Birleşelim, Başkanımız Yeni Mahalleden olsun. Biz, Rami’liler et ve tırnağız. Ben yeni Başkanın altında seve, seve çalışırım. Olacak diye umuyor ve bekliyoruz. Birleşelim, daha güçlü olalım, ben bu uğurda fedâkarlık yapmaya hazırım.
Sürekli iyi arkadaşlar ile çalıştım
Eğer çevrende ahlak, edep, dürüstlük ve çalışkanlığı ile sana örnek olacak birileri yoksa senden daha şanssız kimse yok demektir. Çünkü kötü bir çevrenin içinde bulunan kimse, çürük kayısı kasasında bulunan sağlam kayısıya benzer, çürük kayısılar zamanla sağlam kayısıyı da etkilemeye başlayacakları gibi senin de kötü çevreden etkilenerek başarısızlığa, yanlış yollara, olumsuz hal ve hareketlere düşmen çok büyük bir ihtimaldir. Yine atalarımızın "Bana arkadaşını söyle sana kim olduğunu söyleyeyim" sözü boş yere söylenmemiştir. Kötü arkadaşın sana vereceği zararı, hiç kimse veremez.
Kötü arkadaş, hep dost edasıyla sana yaklaşır. Koyun postu giyinmiş kurt misalidir. Seni adım, adım kendi potasında eritir de, sen hiç farkına varamazsın. Sana yaklaşımı çok farklıdır. Hep senin dilinle konuşur, zayıf noktanı çok iyi bilir ve seni o noktadan vurur.
Ancak ben çok şanslıyım. Çevremde hep iyi insanlar var. Bu Ramispor’da böyle, iş hayatımda da böyle. Ben zaten hiçbir zaman, “her şeye evet diyenlerle çalışmadım” Rami'de sürekli çok özverili arkadaşlarla çalıştım. İzzet Sami Gültekin olsun, Nesim Gökalemin Başkan olsun, Adnan Keçicioğlu Başkan olsun, Güray Buruk olsun, Bülent Altındirek ve diğer arkadaşlar da var tabi… Bu sene de iyi bir Yönetim Kurulu oluşturacağım.
Erol Kutval’a Ramispor’un son 3 yılda yaşadığı durumu sorduk. 1. Amatör Ligde şampiyonluk, ardından Süper Amatör Lige yükseldiniz. Bölgesel Amatör Lig’de bir başarısızlık ve şimdi? Kısaca Rami halkı nasıl tepki veriyor?
Geçtiğimiz sezon (Süper Amatör Ligde şampiyon oldukları sezonu kast ediyor) çok tecrübeli olmuştuk. Her şeyi planlıyorduk, nerede duracağımızdan tutun da, futbolcularla olan diyalogumuza kadar ve çok inanmıştık o sezon şampiyonluğa… Dolayısıyla o sezon başarı geldi.
Amatörden Süper’e çıktık, oradan da Bölgesel Amatör Lige. Sonra yeniden Süper Amatör Lige düştük ancak Ramispor Kulübünde hava değişmedi. Çünkü Rami’de maalesef halk Ramispor’a karşı anlamsız bir şekilde hep ilgisiz kalıyor. Fakat bunu da kıracağız. Halk ile iç, içe olacağız. Hata biz de ise, onu düzelteceğiz, yok halkımız futbola karşı biraz duyarsız kalıyorsa, onun da çaresine bakacağız. Bu konuda Osman Kibar Hocamın çok güzel projeleri var. Her evden bir Ramispor’lu minik futbolcu gibi. Osman Hocam, minik sporculara “bol, bol peynir, reçel gibi protein içeren gıdalar tüketmelisiniz” diyor, Aileler teşekkür etmeye geliyor. “Çocuğum hiç peynir yemezdi ancak şimdi peynir yemeğe başladı” diyorlar. Yakında Rami Kuru Gıda Hali’nden de gelecekler, “Sayenizde kahvaltılıklara talep arttı” diye…
Bazen kendimizi sorguluyoruz ne için uğraşıyoruz diye. Sebebini de araştırdık, eski Rami’liler artık Rami’de azınlık kaldı. Bilindiği üzere, Dünya giderek daha fazla kentli olmakta. Nüfus dengesiz ve kontrolsüz olarak kentsel yerleşim alanlarına akmakta. Rami’de de böyle oldu. İnsanlar, konut ve iş alanlarının dışında, kendine ayırdığı zaman dilimini değerlendireceği, kültür, sanat, spor merkezleri ve eğlenme, dinlenme faaliyetlerinin yer aldığı yapılanmalar aramakta. Biz bunu sağlamalıyız Rami halkına. Rami İstanbul’un merkezinde sayılabilecek hızla kentleşen ve gelişen bir mahalle/semt; ancak Rami’deki nüfus yoğunluğundaki artış ve gelişme spor alanlarına henüz aynı düzeyde yansımıyor dolayısı ile Ramispor’da bu olumsuzluktan nasibini alıyor. Gençlere bir şekilde yardımcı olmalıyız, onları spora yönlendirmeli, teşvik etmeliyiz. Yoksa, ya kahvede veya meyhanede olacaklar. Raminin hiçbir eksiği yok. Alibeyköy gibi tapu sorunu yok. İşsizlik diğer semtlere göre oldukça düşük seviyede. Okuma-yazma oranı Eyüp’ün en yüksek semti. Bir de Eyüp’te Eyüpspor’dan sonra kuruluş itibari ile ikinci gelen Kulübüz.
Kulüp Başkanı olmak zor bir iş ancak…
Çoğumuzun hayallerinden biridir. Tuttuğumuz takımın başkanı olmak. Hele ki, ülkemizde Başkanlar futbola menajerlerden daha çok karışırken, takım üzerinde etkili olmak isterseniz kesinlikle Başkanlık koltuğu gerekiyor. Amatör Kulüp Başkanı olmak çok zor bir iş. Kıymete geçmiyorsun, küfür bile yiyorsun. Paranı pulunu zamanını vesaire her şeyini veriyorsun ama yine de yaranamıyorsun. Ancak bu işi birisi yapacak. Ben hiçbir zaman görevden kaçmadım. Rami için ne gerekiyorsa yaparım. (Sayın Başkan’a çocuk durumunu sorduk) Bir tane kızım var. Kulüp Başkanı ya da Yöneticisi olmasam, şimdi herhalde 2 çocuğum daha olurdu, bir çocuk da kaldık… Ancak her sporcu Kulüp Başkanı’nın çocuğudur, evladıdır. Biz de olaya bu gözle bakıyoruz.
Uzun yıllar önce Rami Spor Kulübü’nde Başkanlık yapmış ve şampiyonluk yaşamış birisi olarak yeniden Başkan olmaktaki amacının tamamen büyük Rami camiasına sahip çıkmak olduğunu vurgulayan Erol Kutval, konuşmasına şöyle devam etti:
Rami için buradayım
Rami’de son zamanlarda, birçok kulüpte olduğu gibi Başkan bulmanın ve yönetim oluşturmanın sıkıntısı yaşanmaktaydı. Biz de bir Rami’li olarak ve de bir sporsever olarak Rami’nin Başkansız kalmasına göz yumamazdık bu duruma razı olmazdık. Öncelikle bu sebeple ben ve arkadaşlarım Yönetim Kuruluna aday olmayı ve tekrardan ateşten gömleği giymeyi seve, seve kabul ettik. Bundan dolayı da oldukça mutluyuz. Spor kulüplerindeki en büyük sorun olan bugün birçok kulübün sabit gelir getirici tesisleşmenin olmamasıydı. Tabi ki bundan önce tabi ki ben Başkanlık yaptım, lig şampiyonluğu da dâhil olmak üzere birçok şampiyonluklar yaşadım. Rami’nin mazisine baktığınız zaman birçok dönemde onlarca lig şampiyonluğu vardır. Hep mazisi şampiyonluklarla dolu bir Rami söz konusudur.
Burada en büyük eksiklik Rami’de ve birçok kulüpte olduğu gibi sabit gelir getirici bir tesisinin olmayışıdır. Bugün artık Rami’de sokaktan geçen bir vatandaşa veya bir sporsevere bile sorduğun zaman, şampiyonluğun çok fazla bir şey ifade etmediğini, alt yapıya önem vermenin, alt yapıdan çıkan gençlere sahip çıkmanın, sabit gelir getirici tesislerin yapılmasının Rami’ye daha yaralı olacağı konusunda herkes hemfikirdir.
Hem camia hem de camiamıza mensup daha önce yıllarca hem sporcu hem de Yönetim Kurulu Üyesi olarak görev yapmış arkadaşlarımızın da, bu noktada bizlere destek olduklarını gördüm. Bundan önce Başkanlık yapmış, yöneticilik yapmış olan, görüşmüş olduğum birçok arkadaşım da, hedefimizin doğru olduğu noktasında bize destek verdikten sonra adaylığımızı açıklamış olduk.
Hedeflerimiz alt yapıya önem vererek alttan yetişecek gençlerimizi yukarılara taşımak, başarılı bireyler yetişmesine yardımcı olmak, futbol dışında da diğer spor faaliyetlerinin devam etmesini sağlamak ve en önemlisi sabit gelir getirici tesisler yapmaktır.
Sayın Ahmet Karaman ile kafamız çok uyuşuyor
Federasyonda zaman, zaman bazı çıkışlarımız oldu, orada en çok da Ahmet Karaman ile kafamız uyuşuyor. İstanbul amatör futbolu için yeni bir dönem başladı. Sayın Ali Düşmez, İstanbul’un Amatör Futboldaki lideri oldu. Amatör Kulüpler için hayırlısı ne ise o olsun. Umarım çalışmalarını geçmişten dersler çıkartarak, ileriye taşırlar. Ayrıca, Sayın Mehmet Baykan’ın da Amatörlerin içinden gelerek, GSGM’nin başına geçmiş olması fevkalade önemlidir.
Katılım parası nedir? Federasyonu’nun çok mu ihtiyacı var?
Lakin, Amatör Federasyonu yönetenler bana göre bu işi layıkıyla yapamıyorlar. Kulüpler henüz lige başlamadan birçok sorunlarla uğraşıyorlar. Mesela lisans paraları oldukça belimizi büküyor. Katılım bedelleri de ayrı bir sorun zaten. Duyuyoruz, liglerin başlama zamanı geldi, birçok takım henüz katılım bedelini yatıramamış. Federasyonun bu katılım bedellerine ihtiyacı mı var? Bu katılım parası nedir? Anlayamıyorum. Amatör Kulüp Başkanlarının işleri çok zor. Evine götüreceği parayı kulüplere veren çok kutsal insanlar var. Dolayısıyla bu Federasyonu yönetenler, kulüplere kaynak bulamıyorlarsa bu işi bıraksınlar. İşletme yönünden bakarsanız, Kulüplere kaynak yaratmak durumundalar, eğer kulüplere kaynak bulamıyorlarsa bunlar kabiliyetsiz insanlardır. Bu şekilde bir adım ilerleyemeyiz. Herkes çok konuşuyor. Biz zaten semtimizde, mahallemizde uğraşıyoruz. Bir de Federasyon’a gittiğimizde bizi bitirmesinler. En önemlisi sağlık ile ilgili durumlar. Geçtiğimiz sene bir hastane ile anlaştılar. Kaldı ki Bölgesel Amatör Lig’de bile suistimaller oldu. Sigorta yapıyoruz dediler, beceremediler rezil ettiler. Geçen sene hiçbir sağlık masrafımı ödemediler. Sigorta ile ilgili mutlaka bir çözüm bulunmalıdır, bir kaynak yaratılmalıdır.
Bu sigorta konusu çok önemli, ben bu konuda çok hassasım, federasyon bize bu konuda mutlaka destek vermeli, imkânlar sunmalı. Kulüpler de elini taşın altına sokmalı. Hadi ben bir şekilde kaynak buluyorum ancak hiç gücü olmayan kulüpler ne yapacak? O eski toprak sahalarda, bir futbolcunun sakatlandığında idarecinin oraya bakmamaya çalıştığını çok gördük. O çocuğun halini, durumunu düşünebiliyor musunuz?
Yerel yönetimler devreye girmelidir
Ben Eyüp Belediyesi'nde Meclis Üyesi olmam hasebiyle bazı önergeler verdim. Daha önce de Plan ve Bütçe Komisyonu’nda aynı önergeleri sunmuştum. Dedim ki; bu kadar genç var, bu gençlerin 18 yaş altı futbolcuların sağlık masrafları bir şekilde aileleri üzerinden karşılanıyor ancak 18 üzeri futbolcular için yerel yönetimler acilen devreye girmelidir. Yerel yönetimler de bütçe ayırsınlar. Mesela önerge verdik, muhtarlara pay ayrıldı. Muhtarlara pay ayrılıyorsa, kulüplere de pay ayrılmak zorundadır. Misal veriyorum, Eyüp İlçesi sınırları içerisinde yaklaşık 18 amatör kulüp var, bu amatör kulüplerin belini büken ve maalesef federasyonun da ayıbı olan katılım ve lisans bedelleri için yaklaşık, her amatör kulüp için 10 Bin TL nakdi yardım yapılması, bunun da bütçeden ödenek ayırmak sureti sağlanması konusunda önergem vardı. Çünkü bu çocuklarımız hem okullarına gidiyor, hem spor yapıyorlar hem de spor okullarına geliyorlar. Okuyan öğrenciye Eyüp Belediye Başkanlığı bütçe ayırabiliyorsa, spor yapan öğrenciye de bütçe ayırabilir diye düşünmekteyim.
Osman Zeki Gür’ün istifası iyi olmadı
Eyüp Kulüpler Birliğinde Sayın Osman Zeki Gür’ün yönetiminde ben de vardım. Osman Zeki Bey, çok güvendiğim, inandığım bir Yöneticidir. Oldukça bilgili, kendini yetiştirmiş, her fikre son derece saygılı, söyledikleriyle yaptıkları tutarlı, her zaman duruma hâkim bir yöneticiydi. Osman Bey ile çalışanlar, aynı gemide olduklarını anlıyorlardı. Ancak Osman Bey en lazım olduğu zamanda görevinden istifa etti. Böyle yöneticiler kolay yetişmiyor. Bir an önce istifa kararından vazgeçmeli ve yeniden görevinin başına dönmeli.
Tek Rumeli Televizyonu muhabirine bir gün şunu söylemiştim; İstanbul’da amatörler için güneş, kursal mekân Eyüp’ten doğacak. Sebebi şuydu, yerel yönetimle proje ve kaynaklar yaratılır düşüncesi hâkimdi. Bu duygularım halen devam etmektedir.
Son olarak tüm Amatör Kulüplerimizin, idareci ve spor adamlarımızın, Antrenörlerimizin ve sporcularımızın yaklaşan Ramazan Bayramı’nı tebrik eder, sağlıklı ve huzurlu günler dilerim.
HABER-FOTOĞRAF: BURAK KURTULUŞ VE ÖNER YIĞRIK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder