Biri birinci ligde ve
milli forma altında başarılı olmuş seyredenleri büyülediği gibi formasının
hakkını vermiş, futboldan hiç kopmamış İsmet Yurtsü, bir diğeri ise amatör
futbolun içersinde futbolcu olarak yıllarca amatör küme takımlarında kalecilik
yapmış; tozlu, çamurlu zımpara gibi sahalarda kalesini korumuş, sakatlanmış ama
yılmamış kalecilikle birlikte Türk medyasına, Türk sporuna gazeteci olarak
hizmet etmiş amatör futbolun yanında profesyonel futbolun ve Eyüpspor’un Metin Türkmenoğlu
olarak abisi olmuş. Futboldan kopmaları imkansız olan bu değerli sporcu, sporsever
ağabeylerimiz tekrar bir araya gelerek hasret giderdiler.
İki ay önce TEK Rumeli
televizyonda Mehmet Çelik’in programında bir araya gelen milli futbolcumuz İsmet
Yurtsü ile gazeteciliğin medarı iftiharı Metin Türkmenoğlu, Metin abimizin Eyüp
Halitpaşa Caddesi’ndeki iş yerinde buluştular. Bu buluşma bir nevi ziyareti
iade gibi olmuştu. Metin Türkmenoğlu’nun iş yeri sanki futbolun geçmişinin bu
güne yansıtan arşivi gibi. Altmış yıllık fotoğraflar canlı birer tarih. Kendisi
ise canlı ve bilgisayar hafızası gibi dimdik ayakta duruyor. Aralarında
konuşuyorlar, Rusların dev kalecisinden söz açılıyor. Burada Metin Abi “Yaşin Dolmabahçe’de
bir degaj yapmıştı Fenerbahçe kalecisi Selahattin topu ancak tokatlayarak
kornere attı.” Kendisi gençliğinde 15 yıl kaleci olarak futbol oynamış.
Gazeteciliği ise altmış yıla yakın. “Gazetecilik benim hayatım” diyor, “Hele
fotoğraf çekmek bir başka dünyam.” Gazetecilikten söz açılmışken Eyüp ilçesinde
kendisinin gazeteciliği sevdirdiği gazetecilerden bazılarının isimleri: Nazmi Alkış,
Cemalettin Şen, Şener Türkmenoğlu, Gökhan Güçkaya, Eser Erenler, Zürap Akdüz, Kemal
Tonguç, Murat Erenler.
Futbol yaşantısında kimler
ile futbol oynamadı ki, bunlardan Beşiktaşlı Nazmi Bilge ve Üsküdarlı Alaattin
unutamadıklarıdır. İsmet Abi ile konuşmalarında söz 1956 yılındaki milli takıma
geldiğinde hemen kadroyu saymaya başlıyor: Turgay, Ali, B.Ahmet, Beton Mustafa,
Naci, Nusret, İsfendiyar, Coşkun, Metin, Kadri, Lefter
Kendisi anlatıyor: “Bir
gün Suat Mamat bir yakınının cenazesi için Eyüp Sultan’a gelmiş bizim buraya
geldi çay içiyor dinleniyor. Ben kendisine selam verdim ve “Suat abi beni
tanıdın mı“ diye sorduğumda bana baktı “Tanıyamadım “diyerek cevap verdi. Ben
kendimi tanıttıktan sonra Fenerbahçe’yi 2-0 yendikleri kadroyu saymaya başladım:
Turgay, Saim, İsmail, Coşkun, Ergün, B.Ahmet, İsfendiyar, Suat, Metin, Kadri, Güngör.
Ve devam eder Metin Türkmenoğlu: “Hatta Güngör’ün çocuğu olmuştu. Golleri atan futbolcuların
isimleri verilmişti. Güngör ve Suat atmıştı golleri Günsu adı verilmişti
bebeğe. Metin Abi yıllar öncesinin kendilerine futbolu sevdiren, öğreten
abileri olan futbol hakemliği de yapmış bulunan Celal Uçar’ı unutamıyor. Futbolun
geçmişi sanki önce kalbine sevgisi sonra beynine kadroları unutulmayacak gibi
girmişti.
1956 yılından tutun 80lere kadar hangi maçı ve kadroyu isterse
sizlere sayabilir. Beyoğluspor, Feriköy, Fenerbahçe kendisi için fark etmiyor. Kendisi
Eyüp semtinin sevilen, sayılan simasıdır. 2006 yılında Eyüp Stadı’nda yapılan
bir sünnet düğününe Başbakan teşrif ederler. Stat tıklım tıklım doludur.
Başbakan kürsüye çıkar sayısız gazeteci arasında bulunan Metin abimiz görev
başındadır. Başbakan konuşmasına başlarken, “Eyüp ilçemizin Foto Metin abisi
var. Kendisi bizlere çok fotoğraf hediye etmiştir. Kendisini çok severim. Nerededir?“
diye sorduğunda gazeteci arkadaşları arasından Metin Türkmenoğlu, “Buradayım
başbakanım görev başındayım” der. Halk kendisiyle gururlanır. O bir gazetecidir
ve herkesin dostu, sevdiği insandır.
Kendisinin unutamadığı mı
desem çok hoşuna giden bir anısı mı desem sizler ile paylaşmak isterim. Taraftar
sevgisi ve yakınmasıdır bu anısı: Hasta bir Beşiktaş taraftarı… zamanın popüler
futbolcusu Apdullah Çevrim Beşiktaş’a transfer olurken Fenerbahçe’ye gitmesi üzer
bu taraftarı. O yıl Avrupa kupası maçı için Viyana’ya giden Beşiktaş, Avusturya’da
Rapid takımına 0-4 mağlup olur. Beşiktaş’ın hafta sonu Fenerbahçe ile maçı
vardır ve o maçta Fenerbahçe’ye son dakikada Apdullah Çevrim’in attığı golle
0-1 yenilince taraftar kahrolur. Hasta Beşiktaşlı o kadar efkarlanır ki o an
bir şiir yazar. Beşiktaş başkanı o zaman Hakkı Yeten’dir. İşte o şiir:
Yeten idi sahalarda
İdarede yeter oldu
Dört gol yedik Viyana’da
İstanbul’da beter oldu.
Nerede kaldı zehir forvet
Güven, Rahmi, K.Ahmet
Son dakikada mağlubiyet
Beklenen keder oldu.
Nerede kaldı kaptan Nazmi
Kolay değil bunun hazmi
Kartalıma neler oldu.
O zaman taraftarlar demek
ki böyle gösteriyordu tepkilerini, şimdi ise bambaşka. Metin abi ile ismet abi muhabbetlerine
devam ederlerken içeriye bir bayan girdi, yaşlı idi. Elinde bazı evraklar bulunuyordu.
“Benim babam 1912 yılında burada hastanede görev yapmış ben bir araştırmacıyım.
O hastanenin fotoğrafı olsun bulamadım sizi salık verdiler” dedi. Metin abi bayana
“Bakın orada bulunan kitaplarda bulabilirsiniz. Oğlum benim araştırmacı
gazetecidir. İstediğiniz oradadır” dedi. Bayan aradığını bulmuştu. Demek ki Eyüp
ilçesi için bir arşivci Türkmenoğulları. Bilgi kaynağı. Yaş 72. Dimdik hizmete
devam ediyor. Yıllar sonra bile arkadaşlarını kucakladığında anılar ile sohbet
etmekteler.
60 yıl öncesinin takım
kadrolarını hatırlamak,binlerce fotoğraf arasından istediğini çekip çıkarmak
kolay değildir. İsmet Yurtsü, Metin Türkmenoğlu spora verdikleri hizmetlerinin
muhabbetlerine doyum olamazdı ve olamıyordu zaten. Eğer yolunuz Eyüp ilçesine
düşerse futbolun geçmişini merak ediyorsanız Metin Türkmenoğlu’na uğrayıverin. Gerçek
onun arşivinde duruyordur. Sizlere sunacağı gerçekler harika duyguları
beraberinde getirmektedir. Biz oradan ayrılırken sevgi dükkanı açıktı her kes
için.
YAZI-FOTOĞRAF: ORHAN BUDAK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder