Salı, Eylül 25, 2012

Köşe: Burak Kurtuluş ile Hakemlik konular...

Bugünkü yazımızda yine Hakem camiasına ait konular üzerinde duracağım. İstanbul İl Hakem Kurulu’nun yaptığı çalışmaları sizlere anlatıp, hem doğru bulduğumuz konuları aktaracağız hem de eleştirimizi yapacağız. Ayrıca Hakem Gözlemcileri için de birkaç kelimemiz olacak.


İstanbul İl Hakem Kurulu son dönemde oluşturduğu yapı ile çok önemli işlere imza atmaya devam ediyor. Göreve geldikleri ilk günlerde her ne kadar zayıf ve tecrübesiz bir Kurul gibi gözükse de, zamanında oğlunu çok kolladığı için eleştirdiğim Oğuz Uğurlu ve ekibi son zamanlarda yaptıkları başarılı çalışmalarla çok faydalı işler yapıyorlar.

Zaman, zaman İl Hakem Kurulunu eleştiriyoruz, hata yaptıklarında ve biz bunu tespit ettiğimizde yine eleştirmeye devam edeceğiz. Bugün de eleştireceğiz ancak güzel çalışmaları da anlatacağız. Ben bugünkü yazımda ilk olarak Kurulun yaptığı güzel şeylerden bahsedeceğim. Öncelikle Oğuz Uğurlu ve ekibinin çok eski yıllarda olduğu gibi Hakemlerin eğitimine önem vermesi son derece memnun edici bir hareket. Hakemlerin de bu eğitimlere sağladıkları çoğunluk hem onların bu işte ne kadar istekli olduklarının hem de mevcut Kurul Üyelerine olan saygı ve inançlarının bir göstergesi. Eğitimlerin bu şekilde devam etmesi Hakemlerin gelişmesinde önemli olduğu kadar, yönettikleri müsabakalarında daha iyi ve sorunsuz geçmesi açısından bir o kadar önemli.  İstanbul İl Hakem Kurulu eğitimlere böyle kararlı ve ara vermeden, disiplini elden bırakmadan devam ettiği sürece Türk Hakemliğin lokomotifi kabul edilen İstanbul’dan yeni Cüneyt Çakır’ların çıkması hiç sürpriz olmaz.

İl Hakem Kurulu bu sezon, eğitimlerin yanı sıra Kurul antrenmanlara verdiği önemle de bu sezon işi ne kadar sıkı tutacağını açıkça gösteriyor. Kurul üyelerinin hem Bakırköy Belediye Stadında, hem de Burhan Felek Spor Kompleksinde eşofmanlarını giyip Hakemlerle birlikte antrenman yapmaları da ayrıca güzel bir görüntü oluşturuyor. Özellikle Anadolu yakasında şu aralar adını pek duymasam da yaptığı başarılı çalışmalar ve Hakemler ile olan güzel diyalogları sayesinde Anadolu Hakemlerin ev sevdiği Kurul Üyesi olan Murat Oksay’ın haricinde, Aydın Kankaş ve Fuat Özkarabulut, Avrupa yakasında ise Alpaslan Arkun ve Muzaffer Urlu sürekli olarak antrenmanları takip ederek Hakemlerle iç içe oluyorlar.  Antrenmanlar haricinde de bütün Kurul Üyelerinin hafta sonları saha, saha dolaşıp Hakemleri yalnız bırakmamaları ve kontrol etmeleri hem Hakemlerin Kurul Üyelerini yanlarında hissedip kendilerine olan güvenlerini tazeliyor hem de müsabaka içerisinde daha enerjik ve ciddi olmalarını sağlıyor.

Hakemlerden mesajlar geliyor, kimisi telefon ile bilgi veriyor, kimisi de kendini gizlemek adına sahte elektronik postalar ile bazı konulardan haberdar ediyor. Hakemlerden gelen şikayetlere, camiada gelişmeleri iyi takip ettiğim için kimi zaman hak veriyorum bazen de ‘yıpratmak amaçlı’ olduğunu düşündüğüm için ya da belgesiz, kanıtsız olanları, işin ucu Mahkemeye çıkar diye sessiz kalmayı tercih ediyorum. Ancak tüm bilgileri bir kenara not ediyorum.

Genel şikayetler ve iddialar şunlar: İstanbul İl Hakem Kurulu, Hakem Derneği seçiminde kendilerinden yana olanlara iyi maç veriyor, diğer tarafta olanlara ya maç vermiyor ya da adı geçen Hakemin beğenmeyeceği maçları veriyor. Bazı Hakemlere Hakem Derneği seçiminde rengini belli etmedikleri için de maç verilmiyor.

Bazı Hakemler, hem Cumartesi hem de Pazar günleri üst üste zorlu maçlara gönderilirken, geçmişte çok iyi maçları başarıyla yönetmiş bazı Hakemler nedense Kurul tarafından değerlendirilmiyor. Hakemliğe bir süre ara verip, bu sezon yeniden görev alanlar, zorluk derecesi oldukça yüksek maçlara veriliyor. Yine bazı Hakemlere üst üste aynı takımın maçı veriliyor.

Bölgesel Yardımcı Hakemlere son haftalarda Süper Amatör Ligde Hakemlik verilirken, Bölgesel Hakemler maçı olmadıkları halde tercih edilmiyor. Bazı maçlara Bültende Hakemin adı yazılı olduğu halde, başka Hakemler de gönderiliyor. Sonra da bültende adı yazılı olan değil, sonradan gelen Hakem maçı yönetiyor. (Öz Trabzonlular-GOP Venüs maçı). İstanbul İl Hakem Kurulu’nun, Hakemlerden bana gelen bu şikayetleri değerlendireceğini iyi biliyorum…

Gözlemci Raporları, Hakemlere ulaşacak
İstanbul Hakemleri ve İl Hakem Kurulu için en önemli konulardan bir tanesi ise yeni oluşturulan İl Hakem Kurulu sitesi ve site içerisindeki mevcut yapı. İl Hakemlerinden Yücel Yılmaz’ın çalışmalarıyla oluşturulan sitede Hakemler için en önemli olan nokta muhakkak ki Gözlemci Raporlarının Hakemlere de otomatik olarak gitmesi. Geçtiğimiz dönemlerde Gözlemci raporlarının kendilerine ulaşmamasından sürekli şikayet eden Hakem kardeşlerim, Gözlemcilerin raporlarını siteden göndermeye başlaması ile artık düzenli olarak raporlarını elde edebilecekler. Tabi böylece soyunma odasında yüzüne gülen ve güzel konuşan Gözlemcinin kendisi için gerçekte neler düşündüğünü de tam olacak öğrenecekler. Bunun yanı sıra antrenman, maç bilgileri ve gözlemci notlarını da sistem içerisinden kolaylıkla takip edebilecekler.

Parmak okuyuculu sistem geliyor
Bunların yanı sıra bu sistem ile bazı lig müsabakalarında maç atamalarının otomatik yapılacağı söyleniyor. Gerçi bu sistemin ne kadar sağlıklı çalışacağını zaman gösterecek veya Hakemlerin bu durumdan ne kadar memnun kalacağını ama yapılabilir ve uygulanabilirse sanırım bir ilk olacak.  Aslında sistemin düzenli çalışması demek Hakemlere adil bir maç dağıtımı yapılması demektir. Bunu söylerken kurulun adaletsiz olduğunu söylemek istemiyorum, ancak bir takımın hem Pazar hem de Çarşamba maçına aynı vermek çok ciddi bir hatadır. Kurul bu hataları kesinlikle yapmamalı. Şuan ki atamalar ne şekilde tam bilmiyorum ama bende bu atama işinin sonucunu merakla bekleyenlerdenim. Bu sistemin çalışılabilirliği ilgili olarak daha sonraki yazılarımda tekrardan bahsedeceğim. Bir diğer konuda antrenman ve toplantılardaki düzenleme ile ilgili olacak aldığım duyumlara göre, Kurul, antrenmanlarda imza toplamak yerine 1-2 hafta içerisinde parmak okuyuculu sisteme geçecekmiş.  Böylelikler kimin antrenmana gelip gelmediği anlaşılabilecek. İyi niyetli de olsa kimse birbirinin yerine imza atamayacak.

İl Hakem Kurulu yaptığı ve yapacağı çalışmalarla hem hakemlere ne kadar önem verdiğini hem de ortaya iyi bir şeyler çıkartarak gelecekte başarılı Hakemler yetiştirmek istediklerini ortaya koyuyorlar.  

Ne olacak bu Gözlemcilerin hali?
Biraz da Hakem Gözlemcilerine değinelim. Daha sezonun başı olmasına rağmen Hakemler, bazı Gözlemcilerden oldukça muzdarip ve şikayetçi gibi gözüküyor. İl Hakem Kurulu’nun, Hakemlerin yanı sıra düzenli olarak Gözlemcilere de eğitim vermesine rağmen bazı Gözlemcilerinin bildiklerini daha doğrusu bilmediklerini okumaya devam ettikleri söyleniyor.

Hakemlerden gelen şikayetlere göre bazı Gözlemciler halen düzgün ve anlaşılır rapor doldurmaktan habersizler. Verdikleri veya vermedikleri notlarla da bazılarının pek adil oldukları söylenemez. Sanırım halen verdikleri notların veya seyrettikleri Hakeme yaptıkları uyarıların, Hakemin klasman şansını ne kadar etkilediklerinin farkında bile değiller.

Benim başıma gelen bir olay…
İstanbul’da maç öncesi Hakeme bir gözüküp, sonra en yakın çimenliğe uzanan ve 90 dakikayı maç dışında tamamlayanlar var. Ayrıca genç Hakemleri çizmek için canını dişine takan ve bunu bir marifetmiş gibi sağda, solda anlatan, Hakemliğinde bir yere gelememiş bazı Gözlemcilerin çoğu da kopyala yapıştır huyundan vazgeçememiş gibi…Bu Gözlemciler, bir de marifet sanıp utanmadan, kısa süre Hakemlik yapıp, bırakan oğlu vasıtasıyla internet sitelerine yorum yapmasını da iyi biliyorlar. Benim başıma geldi, anlatayım: Bir Gözlemci geçtiğimiz sezon bir U19/1 maçında beni İl Hakem Kurulu’na şikayet etmiş. Gerçi benim çok da umurumdaydı ancak olay ilginç. Bir genç takım maçıydı, Albayrak sahasında. Hakem kardeşim maça geç kalmış, 20 dakika sarkmış maç. Hakem maçı yönetirken kale arkasında beni gördü ve top oyun dışı olduğunu bir sırada 10 metre mesafeden “ağabey maç sonu gitme, konuşmamız lazım” dedi, tamam dedim, Hakemi bekledim. Devre arası yanımdan geçtiği halde konuşmadım, maç sonunu bekledim. Genç ve geleceği olan Hakem kardeşim maç bitiminde soyunma odasının kapısında (Hakem soyunma odasına girmedim) kendisi hakkında geçtiğimiz sezon bir Antrenörün bizim sitede yaptığı bir eleştiri yüzünden 8 maç ceza aldığını, halbuki o maç sonrası Gözlemcinin kendisine 8.5 verdiğini söyledi ve benden rica etti, “o yazı yakışmadı, Hocanın iddialarını birde benden dinle, beni eleştiren Antrenör neler yaptı bize, dinle, içine sinerse, ikna olursan yazıyı kaldırabilir misin?” diye sordu. Tamam dedim, Hakem kardeşimi dinledim, haklı olduğuna inandım ve hemen yazıyı kaldırdım. O esnada bizim meşhur Gözlemci kapıda bizi bekliyormuş, beklemek beyefendinin zoruna gitmiş, Hakemin kapıda benimle konuşmasını yadırgamış, öyle ya içeri girecek, Hakeme laf anlatacak! Ben Gözlemciyi çevremde turlarken gördüm, Hakeme, “seni bekliyor, çizmesin, içeri gir” dedim. Sonra bu Hakemliğinde gittiği her maçta takımların anasını ağlatan zat-ı muhterem Salı günü İstanbul İl Hakem Kurulu’na gitmiş ve benim devre arası soyunma odasına girdiğimi, iki Yardımcının da kapıda bizi beklediğini ve Hakemin ceza alması gerektiğini söylemiş, Hakem o zaman ceza aldı, benim de bundan haberim oldu ancak Hakem kardeşime zarar gelmesin diye o zaman sustum, ancak bilinsin istiyorum, bu ve bunun gibi Gözlemciler, Hakemlerin en büyük düşmanıdır.

Gözlemcilerin kendilerine çeki düzen vermeleri gerekiyor
Gözlemciler şunu bilecekler, yazdıkları maç raporu hem Hakemin yaptığı hataları görmesi ona göre de kendini geliştirmesi hem de o Hakemi Kurula anlatmak için en etkili araç. Gözlemcilerin bir an önce kendilerine çeki düzen vermeleri gerekiyor. Hatta sahaya giderken giydiği kot pantolonun farkında olmayıp Hakemin kıyafetini eleştiren, bu yüzden not kıran Gözlemciler bile varken Hakemler daha çok üzülecek gibi duruyorlar. Ayrıca Hakem zor bir maç yönetmiş, sarı kart bol, ihraç var. Gözlemci içeri girip, Hakeme 1 saat laf anlatmayacak. Çok istiyorsa, Hakem duşunu alsın, tesisi birlikte terk etsinler, gitsinler bir çay bahçesine uzun, uzun konuşsunlar. Hakem belki zor maç sonrası soyunma odasında sigara içecek, belki yalnız kalmak isteyecek, belki de moral bulmak adına çocuğuyla, eşiyle veya kız arkadaşı ile konuşacak… Ne diye ‘pat’ diye odaya dalıp, zaten yorgun olan 3 kişiye 1 saat vaaz verirsiniz? Hakemler zaten maçın gerginliği yüzünden perişan halde, adam sahadan nasıl çıkacağını düşünüyor, kafası dalgın, sen geliyorsun, durmadan anlat. Bırakın da Hakemler bir parça dinlensinler, sanırım buna hakları da var.

Gözlemcilerden gönüllü mentör olmalarını bekliyoruz!
Ayrıca Gözlemciler için yapılan eğitim toplantısında Oğuz Uğurlu gönüllü mentörlük konusundan bahsetmiş. Yeri geldiğinde mangalda kül bırakmayan, “yok o Hakemi ben yetiştirdim, yok bu Hakemi ben Klasman yaptım” diyen Gözlemcilerimiz gönüllü mentörlük konusunda bakalım ne yapıp ne karar verecekler. Kimler elini taşın altına koyarak gönüllü olarak maddi manevi bir karşılık beklemeden Hakemlere yardım edip onlarla bilgi birikimlerini tecrübelerini paylaşacak hep beraber göreceğiz. Aslında çokta güzel bir oluşum tabi bazı Gözlemciler egolarından sıyrılırda Hakemlere köstek değil destek olmak isterse. Kimin işini ciddiye aldığı kimin Hakemlere bir şeyler katmak istediği ortaya çıkar yakında. Gerçi daha düzgün rapor yazmayı bile bilmeyen Gözlemcilerden Hakemlere ne yarar gelir bilmiyorum ama bu tür Gözlemcilerin sayısı çokta fazla değil. İl Hakem Kurulu bu kararlılık ve disiplinle devam ettiği sürece bu kişileri de ayıklayacak gibi gözüküyor.

İl Hakem Kurulunun, Hakemlerde olduğu gibi gözlemcilerde de bu işi çok sıkı tutması gerekiyor. Yoksa sezon sonunda çok Hakem kardeşimizin canı yanacak gibi. Açıkça söylemek gerekirse Hakemler bu sezona çok iyi başladılar, çok ciddi şikayetler yok değil haliyle. Hakemlerin sezona iyi başlamasında İl Hakem Kurulunun katkısı ve etkisi çok büyük böyle giderse sanırım bu sezon Hakemlerden çok gözlemcileri yazmak zorunda kalacağız.


E-Posta: bkyerelfutbol@gmail.com

YAZI: BURAK KURTULUŞ

Hiç yorum yok:

İstanbul Süper Amatör 27 Kasım 2024 Çarşamba Programı

İstanbul Süper Amatör Lig'de bugün tehir maçları oynanacaktır. Günün programı ektedir...