Çok istediğim halde uzun zamandır yazmıyorum daha doğrusu yazamıyorum desem yeridir. Tabi vermiş olduğum bu aradan sonra yazı yazmaktan kopmak gibi bir niyetim yok. Çevremden çoğunlukla ‘eleştiri yazısı yazmıyorsun’ deniliyor. Dünyanın en kolay işi eleştiri yazısı yazmaktır oysa.
2008 yılından bu yana Amatör futbol konusunda çok yol kat ettiğimi düşünüyorum. Bazen de bildiklerimden ve gördüklerimden şüphe duyar hale geliyorum. Ancak zaman, zaman; şairin dediği gibi “Bu hayatı fazla ciddiye almayın, nasıl olsa içinden sağ çıkamayacaksınız.” diyesim de gelmiyor değil!
Atatürk’ün dediği gibi: “Hayat bir mücadele ve müsademe sürecidir.” Öyle bir hale geldik ki, iş yapmak ve yaptığınız işi başkalarına beğendirmek zorlaştı. Geçtiğimiz günlerde “BAL’a teklif edilen Hakemler sınavda coştular!” başlığı altında bir haber yaptık. Bu haberde TFF Merkez Hakem Kurulu’na bağlı İstanbul İl Hakem Kurulu tarafından 2013-2014 futbol sezonunda Bölgesel Amatör Lig’de, Hakem ve Yardımcı Hakemlik için teklif edilen Hakemler, yapılan sınavda büyük bir başarı sağladıklarını yazdık. Sınav notlarını yazarken, Hakemlerin sınavdaki başarısının sezon boyunca verilen eğitimlerin sayesinde yükseldiğini savunanlar olduğunu söyledik.
Tabi, hazır kıt’a bekleyenler hemen bizi İstanbul İl Hakem Kurulu’nun destekçisi ve yandaşı ilan ettiler. Etsinler, umurumda değil. Ayrıca Kurul'un benim desteğime ihtiyacı hiç olmadı, hem ben kimim? Açıkça söylemem gerekir ki, ben şu ana kadar İstanbul İl Hakem Kurulu Başkanı Oğuz Uğurlu ile bir kez bile konuşmadım. Kurul’da tanımadığım insanlar olduğu gibi geçmişte (Hakemlik yaparken) sorunlar yaşadığım Kurul Üyeleri de var elbette. Fakat bunlar beni çok da ilgilendirmiyor. Ben İstanbul Hakemlerine bakarım. İstanbul Hakemliğin ne hale geldiğine bakarım. İstanbul İl Hakem Kurulu, Süper Amatör Lig Yükselme Grubu maçlarında çok ciddi bir risk alarak İl Hakemlerine ısrarla görev verdiyse ben bu Kurul’u sırf bu icraatından dolayı bile desteklerim. Süper Amatör Lig Yükselme Grubu maçlarında Hakemlerin hataları olmadı mı? Elbette oldu. Ancak Hakemlik dünyanın en zor işidir. Futbolcu iki metreden topu boş kaleye vuramaz ama maç sonunda Yönetici ve Antrenör suçu Hakeme atarlar. Bu hep böyle olmuştur. Muhittin Boşat'ın dediği gibi "Hakemler futbolun Erol Taş'ıdır" Ben bu oyunun her mevkisinde yer aldım. Futbol oynadım, Hakemlik yaptım, Yönetici oldum ve Antrenörlük yaptım. Ve Hakemliğin en zoru olanı olduğunu kabul ettim.
İstanbul İl Hakem Kurulu’nun hataları yok mu? Elbette var. Birçok Hakem, Kurul'a eleştiri yapıyor. Kimisi haksız yere maç verilmediğinden dertli, kimisi ise Kurul’un adaletli olmadığını ileri sürüyor. Ancak bu ortamda iş yapan insanların bilerek yada bilmeyerek hata yapma riski ile karşı karşıya kalmalarının ihtimal dâhilinde olduğunu da hepimiz biliyoruz. Bu hatalardan dolayı insanları eleştirmek, yerden yere vurmak, örselemek hakkımız olsa bile bunu yaparken önce dinlemeyi yeğleyip sonrada insaf ölçüleri içerisinde eleştirel hakkını kullanmak gerektiğine inanan biriyim. Ben Kurul’un halini anlıyorum. Bu nedenle Kamuyu bilgilendirme adına görev yaparken eleştirilerimde insafsız davranmıyorum. Ben herkesi eleştirdim, hem de bu sitede yazarak değil, doğrudan yüzüne karşı... Ancak eleştiri yaparken önce kendime de bakıyorum. İnsanları eleştiriyorum evet lakin arada sırada empati yapıyorum ve “Allah bu insanlara yardım etsin” dediğim çok zaman oluyor.
Bir liste yaptım. Bu listede Bölgesel Amatör Lig’e teklif edilen İstanbul Hakemleri hakkında değerlendirme yaptım, notlarımı kısa tuttum, yoksa her Hakem için bir sayfa yazabilecek çalışmalarım var elbette. Beğenip, beğenmemek size kalmış.
BAL’a teklif edilen Hakemler
Kadir Sevim: 2006 yılından beri Hakemlik yapan Kadir Sevim 6 yıldır Kurul tarafından hep güvenilen isim oldu. Gaziosmanpaşaspor, Feriköy, İstanbul Sinop, Albayrak, Cidespor ve Lülerburgazspor’da amatör olarak kalecilik yaptı. Özellikle 2012-2013 sezonunda görevlendirilmiş olduğu müsabakalarda başarıyla düdük çaldı. 12 Süper Amatör Lig Maçında ve 2 Süper Amatör Lig Yükselme Grubu müsabakasında görev yaptı. Olaylı Feriköy-Kazım Karabekir Mevlanaspor maçının Hakemi de Kadir Sevim’di ancak Temmuz’da bir oğlu dünyaya gelecek olan Mete Kalkavan antrenman niyetine bir maç isteyince Kadir’in maçı değişti. Kadir Sevim sürekli zorluk derecesi yüksek maçlara verildi ve bazı maçlarda çok büyük tepkiler alsa da genel de beğenilen bir Hakem oldu. Kendisini sezon içerisinde bir takımın maçına iki defa üst, üste çıktığı için eleştirmiştim, Fatih Mimar Sinan Stadında konuştuğumuzda, “Kurul bana hangi maçı verirse gidiyorum, maç seçme hakkım yok, U13 maçı da olsa, Süper Amatör Ligde en zorlu maçta olsa hepsine aynı şekilde çıkıyorum” demişti. O günden sonra da Kadir Sevim’e karşı bakış açım değişmiş ve kendisini daha dikkatle takip etmeye başlamıştım. Fizik yapısı ile ön plana çıkıyor. Uzun yıllar futbol oynamasının Hakemliğinde etkisi büyük. Çok sevilen bir kişilik. Bu sezon sürpriz olmaz ise Bölgesel Amatör Lig Hakemi olmasına kesin gözüyle bakılıyor, zaten klasmanında Türkiye birincisi olduğunu öne sürülüyor.
Yalçın Taşkınfurat: 2008 yılında Hakemliğe başlayan Yalçın Taşkınfurat’ın asıl mesleği öğretmenlik. Beden eğitimi öğretmeni olan Yalçın Taşkınfırat bu sezon İl Hakem Kurulunun gözdelerinden. 11 Süper Amatör Lig, 2 Süper Amatör Lig Yükselme Grubu maçında düdük çaldı. Bölgesel Amatör Lig Hakemi olması beklenen isimlerinin başında geliyor. Subaylık için sınava girdiğini anımsıyorum. Fiziği de eski Subay Hakemleri anımsatıyor (eskiden subay Hakemlerden ziyade Astsubay Hakemler daha ağırlıklıydı). Ben defalarca izlediğim Yalçın Taşkınfırat’ın Hakemliğini beğeniyorum ve terfi etmesinin gerektiğini düşünüyorum.
Sinan Ertinğü: Haliç Üniversitesi BESYO (Beden Eğitimi Spor Yüksek Okulu) öğrencisi olan Sinan Ertinğü Hakemliğe 2009 yılında başladı. Hakemlik kumaşı iyi olan Sinan Ertinğü bu sezon da iyi maçlar aldı ve kendisine güvenenleri yanıltmadı. 11 Süper Amatör Lig maçına 1 tane de Süper Amatör Lig Yükselme Grubu müsabakasına çıktı. Kendisi İl Hakem Kurulunun Avrupa yakasında güvendiği isimlerden. Hakemliğine lafım yok tek kelime ile mükemmel, oyuncularla kurmuş olduğu diyaloglar ve müsabakaya hakimiyeti son derece iyi. Ancak Sinan’ın tek dezavantajı boyunun kısa olması. Sinan Ertinğü de benim Bölgesel Amatör Lig Hakemi olmasını beklediğim isimlerden.
Emir Yapıcı: Esenyurt Belediyesinde çalışan Emir Yapıcı Hakemliğe 2008 yılında başladı. Emir Yapıcı eski bir futbolcu. Örnektepespor’da futbol oynadığını hatırlıyorum. Bir ara Hakemliğe ara verse de sonradan tekrar kendini gösterdi. Bu sezon 10 civarında Süper Amatör Lig maçına, 2 tane de Süper Amatör Lig Yükselme Grubu maçına çıktı. Uzun boyu ve düzgün fiziği en büyük avantajı. İl Hakem Kurulu bu sezon kendisine ısrarla güvendi ve maç verdi. Ancak koşu sitilini ben hiç beğenmiyorum. İzlediğim bazı maçlarda da sahada yer alma problemi yaşadığını gördüm ve kart gösterme prosedürünü geliştirmesi gerektiğini düşünüyorum. Buna rağmen cesareti ve kuralları uygulamadaki ısrarlı tutumu ile Kurul tarafından sevilmesi nedenleriyle Bölgesel Amatör Lig Hakemi olması bekleniyor. Kardeşi Tugay Yapıcı da çok iyi Hakem olacak.
Fatih Çalışkan: Yıllardır Klasmana aday olan Fatih Çalışkan bu sezonda gayet başarılı bir sezon geçirdi. 11 Süper Amatör Lig maçına 2 tane de Süper Amatör Lig Yükselme Grubu maçında düdük çaldı ve başarıyla bu müsabakaları idare etti. Kendisine güveni olan bir Hakem. Olumsuz bir durum olmazsa bu sezon sonunda Bölgesel Amatör Lig Hakemi olması bekleniyor.
Muzaffer Önder: Asıl mesleği avukatlık olan Muzaffer Önder 2009 yılında Hakemliğe başladı. Aynı zamanda TFFHGD İstanbul Şubesinin Avukatlığını da yapmaktadır. Bu sezon yaklaşık 10 Süper Amatör Lig maçında ve 1 Süper Amatör Lig Yükselme Grubu maçında görev aldı. Biraz eksikleri olsa da Hakemlik kumaşı olan biri. Aynı zamanda çok temiz yüzlü ve kaliteli bir insan. Muzaffer Önder’in düşüncem zamanla daha iyi Hakem olacağı şeklindedir. İl Hakem Kurulunun da güvendiği ve gelecek beklediği Hakemlerden birisi olan Muzaffer Önder’in Bölgesel Amatör Lig Hakemi olması bekleniyor.
Aytaç Geçgel: İstanbul’a Sakarya ilinden gelen Aytaç Geçgel kısa sürede kendisini sevdirdi. Bu sezonda Anadolu yakasında İl Hakem Kurulu’nun güvendiği isimlerin başında geliyor. 11 tane Süper Amatör Lig maçına 2 tane de Yükselme Grubu maçına çıktı. Anadolu yakasının en favori düdük Hakemlerinden. Bölgesel Amatör Lig Hakemi olması bekleniyor.
Mehmet Ali Özer: Hakemliğe 2009 yılında başlayan Mehmet Ali Özer düzgün fiziği ile ön plana çıkıyor. Aynı zamanda İngilizce öğretmeni olan Özer, sezon içerisinde olaylı maçlarla adını duyursa da, Anadolu yakasının en güvenilen isimlerinden birisi olduğunu düşünüyorum.
Mert Büyükgiray: 7 Süper Amatör Lig maçında düdük çaldı. 2 tane Yükselme Grubu maçında düdük çaldı.27 yaşında. İyi bir Hakem.
Cem Özcan: 30 yaşında, Satış Pazarlama üzerine çalışıyor. Eşi TFF bünyesinde çalışıyor. Bu sezon çok az maç aldı neredeyse hiçbir idman ve eğitime katılmadığını iddia edenler var. Sezon içerisinde yapılan deneme koşularından birine gelmediğini biliyorum ve sınavdan 72 gibi oldukça düşük bir not aldı. Tüm bunlara rağmen Cem Özcan’ın şansının yüksek olduğunu savunanlar var.
Göker Reisoğlu: 33 yaşında Özel Sektörde çalışıyor. Yurt dışına çıktığı için Hakemliğe uzun süre ara verdi. Bu sezon pek fazla maç almadı ama İHK kendisini ısrarla teklif etti. MHK’nin yaptığı sınavdan 90 üstü aldı. Göker Resioğlu benim tanıdığım bildiğim bir Hakem. Çok da iyi bir insan. Ancak Bölgesel Hakemlik için şansının çok da yüksek olduğunu açıkçası düşünmüyorum.
BAL’a teklif edilen Yardımcı Hakemler
Ali Tuna: Asıl mesleği Polislik olan Ali Tuna bu sezon yaklaşık 30 Süper Amatör Lig maçında, 3 tane de Süper Amatör Lig Yükselme Grubu maçında başarıyla Yardımcı Hakemlik yaptı. Bütün Hakem otoriteleri tarafından beğenilen Ali Tuna en zor maçlarda tercih edilen Yardımcı Hakemlerdendi. Ben de Ali Tuna’nın Yardımcı Hakemliğini çok beğeniyorum. Hiçbir zaman Hakemin önüne geçmemeye çalışması ve gerektiğinde Hakeme yardımları hep yerinde. Hakemlik adına iyi bir görüntü veriyor. Sezon başındaki fazla kilolarını da atmış görünüyor. Saha içinde iletişimi çok iyi olan Ali Tuna Bölgesel Amatör Lig Yardımcı olacak Hakemlerin bana göre en başında geliyor.
Selim Şenöz: İstanbul Üniversitesi Fizik Bölümünde öğrenci olan Selim Şenöz bu sezon başarılı performans gösteren Yardımcı Hakemlerden. Boyunun kısa olması dezavantajı ama çabukluğu ile bu açığını kapatıyor. Yaşı genç ve geleceği olan isimlerinden. Yaklaşık 30 kadar Süper Amatör Lig maçına çıkan Selim Şenöz 3 tane de Süper Amatör Lig Yükselme Grubu maçına çıktı. Bölgesel Amatör Lig yardımcı Hakemi olmasını beklediğim isimlerden.
Berkay Salman: İstanbul’a il dışından gelen Berkay Salman kısa sürede kendini kabul ettirdi. Yardımcılığı iyi olan Berkay Salman, bu sezon yaklaşık 30 kadar Süper Amatör Lig maçına ve 3 tane de Süper Amatör Lig Yükselme Grubu müsabakasına çıktı. Kendisine verilen şansı iyi kullandı. İzlediğim maçlarda ağzını sadece nefes almak için kullanması bana göre onun en büyük avantajı. Bölgesel Amatör Lig Yardımcı Hakemi olması beklenen isimlerden.
Hakan Demirdöken: İstanbul Üniversitesinde öğrenci olan Hakan Demirdöken yukarıda saydığımız isimler gibi bu sezon çok iyi maçlara gitti. Düzgün fiziği ile bu işi severek yaptığını gösteriyor. Yaşının genç olması en büyük dezavantajı.25 kadar Süper Amatör Lig maçına, 3 tane de Yükselme Grubu maçına çıktı. Bölgesel Amatör Lig yardımcı olması bekleniyor.
Okan Akbal: Muhasebeci.24 Süper Amatör Lig maçında, 3 tane de Süper Amatör Lig Yükselme Grubu maçında görev aldı. 27 yaşında. Kendisini bu sezon izleyemediğim için yorum yapamıyorum.
Halil Onur Gürel: Muhasebe üzerine çalışıyor. 24 adet Süper Amatör Lig maçına 3 tane de Yükselme Grubu maçına çıktı. 24 yaşında. İzlediğim maçlarda cesaretine hayran kaldığım bir Hakem ve işini çok seviyor. Ben şahsen Halil Onur Gürel Yardımcı Hakemliğini çok beğeniyorum.
Sinan Tozman: Marmara Üniversitesi BESYO’da öğrenci. İl Gözlemcisi Şeref Tozman’ın oğlu. 21 yaşında. 16 Süper Amatör Lig maçında 3 Yükselme Grubu maçında görev aldı. Yaşının çok genç olması ve Hakemlik için uygun fiziği ile Bölgesel Amatör Lig Yardımcı Hakemliği için avantajlı olduğunu düşünüyorum. Beylerbeyi Stadında düzenlenen Volkswagen Junior Masters Turnuvasının final maçında Beşiktaş’ın net bir ofsaytını kaçırıp, Galatasaray’ın gol yemesine sebep olsa da çok iyi bir Yardımcı Hakem olduğunu düşünüyorum.
Çağdaş Geçgel: Kütüphane Uzmanı. 28 yaşında. Avrupa’dan Anadolu yakasına geçen sezonun ortalarında geçti ve artık orada maç aldı. 19 Süper Amatör Lig maçına 4 tane de Yükselme Grubu maçına çıktı.
Efe Kurtuluş: 21 yaşında ve öğrenci. 14 Süper Amatör Lig maçında 4 tane de Yükselme Grubu maçına çıktı. Bu sezon çok iyi maçlarda görev aldı. Fiziği de son derece iyi. Geleceği olan bir Hakem olduğunu düşünüyorum.
Tüm Hakemlerimize başarılar diliyor ve Hakem camiasına uzun süre hizmet etmeleri temennnisiyle şanlarının hep yanlarında olmasını ve herşeyin gönüllerince olmasını diliyorum.
YAZI: ALİ KEMAL DEMİR
7 yorum:
Ali Kemal bey gerçekten güzel bir yazıyı kaleme almışsınız.Sizi bu yazınızdan ötürü kutlarım.Epeydir yazmıyordunuz sağ olun var olun.İstanbul hakemleri bu sezon gerçekten iyi bir performans sergilediler.İl hakem kurulunun kimler oluştuğunu pek bilmesem de zaman zaman hakem arkadaşlarla tanıştım.Gerçekten çoğu hakem arkadaş kişilikli ve beyefendi.Oyunculara ve yöneticilere yaklaşımı son derece saygılı.Ben hepsine bu yarışta hakem şansı diliyorum.Allah gönüllerine göre versin.Kadir SEVİM ve Fatih ÇALIŞKAN isimli hakem arkadaşları çok beğeniyorum.Yardımcı hakem arkadaşların isimlerini pek aklımda tutamasam da bazıları cidden çok çok iyiler.
Geçen hafta oynadığımız maçın hakeminin sert tavırlarına karşılık ,hocam biraz yüzünüz gülsün dememe karşılık vermiş olduğu cevap şuydu:2.amatör topçusuna yüz verilmez.Gülersen tepene çıkarlar.
Bir pozsiyonda da tartışan iki oyuncu ile bir arkadşaın,hocam hava sıcak,o an oksijen gitmedi beyinlerine idare edin lafına verdiği evapta şuydu,Madem öyle oynmayacaklar bu futbolu cevabıydı.
Ve iki gün önce takımımız adına kritik olarak nitelendireceğimiz maç öncesi,sıcak havadan ötürü ısınmaya istemeye istemeye giderken,güneşin altında tek başına,çok ciddi bir şekilde ısınan maçımızın hakemi vardı.Kendisiyle orada başlayan diyaloglarımız maç öncesi seramonidede devam ederken,iki takım oyucularına iyi niyetli yaklaşımı,temiz yüzüyle gerçekten güleryüzlü davranışlarıyla farklı bir hakem örneği gösterdiğini söyleyebilirim.
Maç içerisndeki yönetimiylede gerçekten neden klasman hakemi aday olduğunu gösteren hakemimizin pozsiyonlara yakınlığı,oyuncularla iletişimi ve kuralları uygulayışıyla çok iyi bir hakemlik örneği gösterdiğini söyleyebilirim.
Ama maalesef futbolla alakası olmayan teknik heyetten birisinin,her pozsiyona bağırp çağıması ,devamında hakeme saldırmayı yeltenmesi,ardından oyuncusunun hakeme saldırma girişimi gerçekten böyle iyi bir hakemin haketmediği bir davranıştı.
Maçın tatil edilmesi ile beraber bu değerli hakem arkadaşımıza belki o an hakettiği teşekkürü etmeye fırsat bulamadım ama (bu yazı sayesinde umarım bu satırlarıda okuyordur)tüm samimiyetimle tebrik ediyor,bu çizgisini bozmadan devam etmesini ve yolunun açık olmasını diliyorum.
Teşekkürler Muzaffer Önder Hocam.Yolun açık olsun.
Not=Bu hakem arkadaşımızı ilk defa maç günü tanıdım.Hiç bir şekilde tanışıklığım yoktur.
Bu sezon hakemlerden pek fazla takım şikayet etmedi.Bu da bir başarıdır.Hele hele halen devam eden 2. amatör lige klasman hakemleri veya bu klasmana aday olan hakemler geliyorsa maçlara bu İl hakem kurulunun başarısıdır.Önceki dönemlerde kurul üyesinin telefonlarını açmayan hakemler şimdi yaz aylarının sıcağında çatır çatır maça çıkıyor. Bu karşılıklı iş etiğini ortaya koyar bence... Helal olsun Oğuz Uğurluya Alpaslan Arkuna Aydın Kankaşa, Muzaffer Urluya, Cengiz Özkula... Bu hakemlerin başarısı sizlerin eseridir... Hak eden arkadaşların kokartlarındaki rengin değişmesini diliyorum... Hakemlerin bu sene ÇOK GÜÇLÜ olduklarına inanıyorum :)
göker reisoğlu ve cem özcan yardımcı hakem olarak klasmana teklif edildi
Ali Kemal Bey yazinizi cok begendim ama eksik yanlari yokmu sizce torpilli hakem kavrami yok sizce saymis oldugunuz butun isimlere vefa borcu odenmemektedir. Hakem camiasinda AlpArslan Arkun denilen sahisi hic bir hakemin sevmedigini sizlerde bizlerde cok iyi bilmekteyiz. Lutfen gercekleride yazalim
İsah Demircan gibi adam gibi adam birisin hale amatör kümede maç yönetmesine anlma veremiyor. Yetkili kişiler neye göre atama yapıyolar anlamış deyilim bir cok maçını izledigim ve maçlarımıza cıkan bu degerli kardeşimize hakem camıyasının sahip çıkmasını bekliyoruz. AMATÖR FUTBOL AŞIKLARI..
Tarafsız rumuzuyla yazan arkadaşa katılıyorum. Yazdıklarınız çok güzel ve uzun bir araştırmanın ürünü olduğu her satırından belli oluyor. Emek vermeden bir şeyler kazanılmıyor. Bu camiada sizi GERÇEKTEN tanıyan herkes sever. Kolay hakem yetişmiyor. Ama hakem yiyiciler tarlada hakem yetiştiğini sanıyor. Hakemlerin yetişmesinde İstanbul İHK'nun ve Amatör camiasının büyük bir katkısı var. Çünkü yapılan hatalara rağmen çoğu zaman desteklerini esirgemiyorlar.
ELİNE SAĞLIK ALİ KEMAL HOCAM.
Yorum Gönder