Neler oluyor neler. Geçmişte yaşanan gerçek olaylardan derlenmiş bir yazıdır. Ligin son dört haftası takım deplasmanda. Başkan halk toplantısı düzenliyor lokalde toplanan kalabalığa anlatıyor.
“Arkadaşlar bu maçı alırsak bu takım şampiyon olur, ama kalıcı olmaz bizim tesisimiz yok altyapımız eksik bunları bir an önce tamamlamamız lazım siz bu olaya katkıda bulunacaksanız takımı çıkartalım bu kampanyaya katılır mısınız” diye soruyor.
Kalabalıktan biri kalkıp söz istiyor ve soruyor, “Başkan yarın maça otobüs kaldırıyor musunuz?”
Şampiyonluk tesis altyapı yerine bedava otobüs isteyen anlayışın hakim olduğu kulüp iki sezon son maçta kurtardı ama üçüncü de oy birliği ile düşmesine karar verildi.
Sonra bir gün yine bir toplantı yapılıyor, bu kez yönetim başkana anlatıyor.
“Finaldeyiz bir golcü alırsak rahat çıkarız golcüyü de bulduk ama para lazım. Golcü sonra Milli Takım hocası oldu ama istenen para büyük para”. Başkan “Yok” dedi ve ekledi, “Paranız varsa takımı çıkartın” diyordu ki Voleybol Şubesi ihtiyaçlarını dile getirdi. Başkan hemen , “Ne kadar lazım” dedi, golcünün parasına yakındı ve “Yarın gelin alın” dedi.
Başka bir toplantıda bakın neler oluyor. Üç yılda 2. Lig parolasıyla gelen yönetim toplanıyor. Üç yılda 2. Ligi vaat eden abimiz ilk defa toplantıya katılıyor. Yöneticilerle tanışıyor yapılacak işler konuşuluyor.
Stat için il müdürü aranacak, “il müdürünü bağlayın” diyor ama telefon kesik. Bana bu toplantının kararlarını yöneticilerin telefonlarını bir liste halinde çıkartın diyor ama daktilo yok.
Tabii ki katıldığı son toplantı oluyor. Bu takım 19 sene sonra profesyonel lige nihayet çıkıyor.
Tarih tekerrürden ibarettir deyip geçebilirsiniz ama ders alınsaydı eğer tarih tekerrür eder miydi hiç?
Takımı boşaltmak, şube kapatmak ve vazgeçmek için çok erken değil mi be Arif abi?
Dava açıp kulübü borçlandıranlarla maliyeden tebligat alanların bir kısmının aynı isimler olması gerçekten trajikomik değil mi Arif abi?
YAZI: ENGİN AKIN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder