Göreve geldiğinden buyana 'yapılamaz' denilenleri yapan TÜFAD İstanbul Şubesinin geleneksel iftar yemeği Antrenörler, aileleri ve yakınları ile eski Hakemlerin katılımı ile 1453 Topkapı Sosyal tesislerinde gerçekleştirildi.
Sevgili Antrenörlerimiz bir yılda birde olsa bu mübarek ayda bir araya gelip fikir alış verişi ve hasret giderme olanağını buldular. Ancak camilerde imamların dediği gibi, 'cumadan cumaya, bayramdan bayrama sizi görmek yetmez, sizi her daim bekleriz.'
Sizler de kendi derneğinize sahip çıkıp bu faaliyetler harici dernek yolunu tutup bilgi alış verişi, varsa proje ya da çay içip, neler yapılıp yapılmadığını görmek için derneğe sık, sık uğramalısınız...
"Kusura bakma arkadaş"
Yeni bir sezon kapıda, Antrenörlerin sorunları da sürekli aynı şekilde durağan... iş, süreklilik, emeğinin karşılığı,.... daha bir çok. Ama en önemlisi her şeye sahip olan Antrenörümün yerine sahaya yönetici lisansı ile eski sporcunun hocalık görevini yerine getirmesi. Bunun nasıl olması, kimin orada çalışabileceği yönetmeliklerde yazıyor. Ama bunları uygulatan merci bunlara göz umuyor, biz Antrenörler gerekli yerlere sürekli bıkmadan şikayetlerimizi dile getirmemiz gerekir ki merciler şikayetleri önemsesinler. 'Bana ne ya ben kötü olmayayım' dersen kusura bakma arkadaş! Zaten meslek odasında mesleki olarak tanımı yapılmayan Antrenörlüğü daha gömmüş olursun. İşsiz kaldığında da sesini çıkarmaya hakkın yok. Sen bunları yap ki senden sonra bu iş meslek olsun, senden sonrakiler seni iyi bir hizmet yapmış desinler… Hayır duaları ile ansınlar...
"Kendimizi de kandırmayalım, milleti de…"
Türk futbolunda devrim yapmak isteyen büyüklerim, nasıl ki okulda öğretmenin ilgisi, bilgisi, yeteneği ve formasyonu ne kadar iyi olursa, yetişen nesilde o denli kaliteli olur, futbolda aynı. Kaliteyi yükseltmek için Antrenörlere sahip çıkıp, seviyelerini yükseltmekten geçer. Antrenörün eğitim seviyesi ne kadar yüksekse o kadar bilgiyi yoğurup yeni sentezlerle ortaya çıkaracağı ürün o kadar kaliteli olur. Antrenör olma şartlarından ''lise ve dengi okul mezunu olma'' şartını kaldırırsan anti kalite futbol için yol açmış olursun. Millet gider Mersin'e, biz gideriz tersine. Dünyanın 6.büyük ekonomi olan sporun geliştirilip, pazarlana bilmesi için kalitenin ön planda olduğu bir gezegende biz hala ''eski tas eski hamamla devam ediyorsak vay halimize. Kendimizi de kandırmayalım, milleti de… Kural koyulmuş, Antrenörsüz hiç bir kulüp liglere giremez. Sezon başlar, iki üç hafta sonra Antrenöre usulünce yol verilir. Takımın antrenörü ya eski futbolcu, ya da başkan olur; kağıt üzerinde takımın antrenörü eski Antrenördür. Maçlarda akreditasyon kartları, saha giriş kartları yardımcı hakem tarafından kontrol edilip verilir de, adam Ali’dir Veli sahaya çıkar. Orda Temsilci, Gözlemci, Saha Komiseri ve Hakemler Ali ile Veli’yi ayırt edemezler. Bu böyle olunca diğer takımlarda derki Antrenöre ne gerek var, ben zaten biliyorum der..., Antrenör alır da-almaz, Ali-Veli meselesi...
"…Uygulanırsa kaymaklı kadayıf olur"
Şuan itibari ile bazı profesyonel takımların altyapılarındaki Antrenörlerin lisanslarına bakılsa korkutucu bir sonuç ortaya çıkar: Antrenörlük lisansı olmayan eski sporcular Antrenör ... Amatör kümeye hiç bakmaya gerek yok... "Biz dünya kupasında niye yokuz'u" sormaya hakkımız yok. Böyle bir altyapıda neyin ortaya çıkmasını bekliyoruz ki? Bana kızan sporcu kardeşlerim olabilir, ama ehliyetin yoksa araba sürmen yasaksa ; lisanssız Antrenörlük yapman da yasak.... Sizler insan yetiştiriyorsunuz araba kullanmıyorsunuz, onun için gerekli lisansını al, Antrenörlüğünü yap. Federasyon gerekli kursları açıp, Antrenörlerin eğitimini, gelişimini Federasyonun bütçe kalemleri içinde olan ''Antrenör Eğitimi ve Gelişimi'' ile ilgili kalemden yapıp, Antrenörler için sağlıklı iş sahaları oluşturursa kaliteli futbol üretimi için ortamlar sağlandıktan sonra geleceğimiz için yatırımı fazlası ile yapılmış oluruz. Bir de ''adama göre iş'' ten ''işe göre adam ''kriteri uygulanırsa kaymaklı kadayıf olur.
Federasyonum geleceğine, Antrenörüm işine sahip çık. Hep birlikte güzel, kaliteli futbollu günlere... Hepinizin Kadir Gecenizi, gelen Ramazan Bayramınızı kutlar, büyüklerin ellerinde, küçüklerin gözlerinden öperim...
YAZI: KEMALETTİN DİRİK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder
Kurum ve kişilere hakaret eden yorumlar yayımlanmaz. Gözden kaçmış yorumlar olabilir, lütfen bizimle iletişime geçiniz.