Sevgili sporseverler, geçtiğimiz
hafta Silivri Stadında oynanan Çatalcaspor-Manavgatspor müsabakasını izlemek
için her zamanki gibi heyecanımızla stada gittik. Her şey müsabaka öncesi güzel
gözüküyordu fakat müsabakanın başlamasına az bir zaman kala oyuncuların ısınma
idmanı yaparken iki oyuncu gözüme inanın çok çarptı.
Biri Hurşit Taşçı, diğeri Sertaç
Gökaltın’dı. Bu iki oyuncunun maç öncesi ısınma idmanında morallerinin bozuk
olduğu kendi hallerine bir şeyler yaptığını gözlemledim. Fakat aklıma hiç böyle
sıkıntılı ve gerilimli bir ortam yaşanacağı gelmemişti. Benim aklıma gelen
şuydu, hafta içinde Çatalcaspor’un idmanına gittiğimde Hurşit Taşçı’nın
sakatlığının bulunduğunu ve takımın yatığı istasyon çalışmalarına tam manasıyla
girmediğinden sakatlığının nüksettiği için oyundan alındığını düşünmüştüm. Ama
bu düşüncem keşke böyle olsaydı. Asıl olan o değilmiş. Tedavisi için hastaneye
gitmesi gereken fakat araç olmadığından Sertaç’ın aracı ile hastaneye
gitmelerinden dolmayı Teknik Direktör Kadir Akbulut’tan azar işittikleri
bizlere bildirildi. Bunun aşılıp büyütülmemesi gerektiğini savundum ve bu olay
kapanır diye kendimi alıkoydum.
Teknik Direktör Kadir Akbulut’ta
oyunun 33. dakikasında bu iki oyuncuyu performanslarının iyi olmamasından
dolayı kenara alması özellikle Hurşit için bardağı taşıran son damla olarak
göründü. Aynı dakikada oyundan Sertaç’ta alındı fakat Sertaç gayet medeni bir
şekilde oyundan çıkarken yerini takım arkadaşına bıraktı. Hurşit öyle yapmadı
ve yaptığı yanlışla herkesin tepkisini çekti. Oyundan çıkarken önce kenar
yönetimini alkışla protesto etti, bunun akabinde de sahadan çıkmadan daha
formasını sırtından çıkarıp taç çizgisinin kenarına bırakmasının hiç yakışığı
yoktu. Antrenör Cahit Erçevik, bu oyuncuya formasını yerden alıp vermeye
çalışsa da bunda başarılı olamadı. Tabi tribünlerde Belediye Başkanı, Kulüp
Başkanı, Kulüp yöneticileri, Takım arkadaşları, sporseverler ve çok sayıda
taraftar da buna şahit oldu. Bana göre problem ne olursa olsun Hurşit’in
yaptığı asla doğru değildi ve tasvip etmekte spor ahlakına asla yakışmazdı.
Bunun neticesinde son pişmanlık nasıl fayda verir onu da hiç düşünemiyorum.
Bir camiayı temsil ettiğin formayı
yere bırakırsan gerekli cezayı alarak her şeye katlanmak zorunda kalırsın.
Hurşit’i ben daha önceden tanıyordum fakat bu tür davranışlarını duymadığım
için tabi bende şok oldum. Hurşit’in kalitesi tartışılmaz ama bu yaptığı
yanlıştan sonra özür bile dilese bunun affedilir tarafının olup olmayacağını da
camianın bileceğini düşünüyor. Hurşit’in yinede aslanlar gibi çıkıp Spor
Kulübünden, spor kamuoyundan ve maçı izleyen taraftarlardan özür dilemesini
bekliyordum. Bakalım bu olacak mı, Hurşit hatasından dolayı pişman olduğunu
söyleyecek mi hep birlikte göreceğiz.
YAZI:
İBRAHİM KESKİN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder