Geçen yıl yazdığım yazılarda “Bu takım gruplara kalacak” ve “3 büyüklerden biri Silivri’ye gelecek” “Çare Drogba” demiştim ve hatırlarsınız ki Sivas’ta direkten dönmüştük…
Bu yıl Cizre’ye bakın. Tuzla’ya bakın. Şu Balçova takımı Arena’da Galatasaray’a karşı 35 dakika 1-0 önde oynadı.
Hafta sonu oynanan maç gösterdi ki biz bunlardan daha iyiyiz. Daha iyi şeyler yapabilirmişiz…
Kupa müthiş bir gelir kapısı özellikle alt ligler için. Her zaman ele geçmez bir tanıtım ve pazarlama fırsatıydı.
Kulübün ekonomik profili ve Balçova takımıyla bizim takım kıyaslandığında ne büyük bir fırsat kaçırmışız öyle değil mi?
Bizim takımda her türlü potansiyel var ama biz sevk ve idarede, oyuncuları yönlendirmede, motive etme de sıkıntılar yaşıyoruz.
Treni el arabasıyla yakalamaya çalışıyoruz. Bu takımın hedefsiz kalmasının başka nedeni olabilir mi?
Taraftar da biliyor ki istikrarsız sonuçların sorumlusu sadece oyuncular değil. Kaleci Rasim Mutlu hiç mi hiç değil…
Herkes oyuncular kadar gayretli, dirençli olsa, işini doğru dürüst yapsa bu takımın önünde kimse duramaz…
Belki tekrar olacak ama problem takımda değil!!!
Problem zihniyette aslında…
Hafta sonu sevgililer günüydü ve Özgecan boğazlanarak, elleri kesilerek ve yakılarak öldürüldü.
Son zamanlarda ağaçlarımız, fidanlarımız, kadınlarımız, kızlarımız hızla katlediliyor.
Kendi sahamızda Voleybolcularımız ve aileleri kafayı çeken rakip taraftarlarca darp ediliyor.
Haziranda yola çıkacak yeni kalkınma kervanında yer kapmak için tam 500 bürokrat istifa etmiş!
Bu memlekette bir günde yüzlerce insan öldü, bir kişi istifa etmedi!
Bu zihniyeti “Yeni Türkiye” diye lanse edenler, alkol yerine bizimle kafayı biliyor.
İşte bu modellerde böyle ne diyim size ben…
YAZI: ENGİN AKIN
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder