Pazar, Temmuz 19, 2015

'ALTYAPIDA HİÇ BİR PLANLAMA YOK' .

                     
Yerel futbol olarak İstanbul Balkanspor Futbol Direktörü Fikret Durak'la Türk Futbolunun altyapısı üzerine röportaj yaptık.
                                                                Fikret Durak kimdir?
22 Kasım 1972 de Almanya’da Doğan Fikret Durak Profesyenel Futbol yaşamına 1992 de o dönem 2.lig yer alan Zeytinburnuspor'da başladı. Yarım sezon İstanbul BB forması giyen Fikret Durak 2000 yılında  yine Zeytinburnuspor’a dönerek 1.Lig'de top koşturdu. Daha sonra sırasıyla Körfez Belediye, Tarsus İdman Yurdu, Kasımpaşaspor, Küçükçkemecespor'dan sonra amatöre döndü. Beylikdüzüspor'da forma giyerken bu ekiple 3. Lig terfi maçlarında final gördü.

Aktif futbol oynamayı bıraktıktan sonra Tepekcikspor'da altyapı hocalığına başladı. Daha sonra İstanbul Süper Amatör Lig takımlarından İstanbul Sinopspor'u 2 sezon çalıştıran başarılı genç çalıştırıcı Küçükçekmece ilçesinin yeni kurulan kulübü İstanbul Balkanspor'da futbol direktörü olarak göreve başladı.


                                                     Sizce Altyapı nasıl olmalı?
Söze nereden başlayacağımı inanın bilmiyorum, anatomik olarak tüm spor dallarına uygun bir ırk olmamıza rağmen dünya arenasında hala istenilen noktada değiliz, oysa o kadar kolay ki başarının gelmesi! Fakat maalesef olumsuz şartların öne çıkması alt yapılardaki çocuklarımızın gelişimini her branşta olduğu gibi futbolda da bir adım öteye götürmüyor.
                                                    Nedir bu olumsuz şartlar?
Alt yapılarda görev alan bir çok çalıştırıcının bana göre eksiklikleri var, bunu söylerken çok kaliteli idealist hocaları tenzih ediyorum.
Oyuncu değil savaşçı yetiştirme gayretinde birçoğu, devre aralarında o minicik beyinlere bunun bir oyun olduğunu aşılama dışında her şey söyleniyor, küfürlerin soyunma odasının dışından duyulan bir ortamda 12 yaşlarında çocuklar ne alabilir, ikinci yarı sahaya çıkarken futbolcu adayı olduğunu unutup maç bitiminde hocasından azar işitmesin diye yapılmaması gereken her şeyi yapıyor, soyunma odasında hocasından duyduğu ve öğrendiği küfürleri sahadaki rakip futbolcu arkadaşına şuursuzca söyleyebiliyor,
İdman periyotlarında  hiçbir planlama yok, çalıştırıcı o an sahaya çıkarken ne yaptıracağına karar veriyor, bireysel hiçbir antrenman yapılmıyor, çok yetenekli olup oynadığı mevkideki gerekliliklerini önceliklerini bilmeden sadece yeteneği ile üst liglere transfer olan oyuncular taktiksel becerilerde sıkıntı yaşıyor, buna bağlı olarak zamanla öz güven kaybı yaşıyor ve  beklide dünya çapında yıldız olabilecek oyuncuyu ülke olarak kaybediyoruz.
En önemli faktörlerden biriside gerek amatör alt yapılar gerekse de profesyonel alt yapılar yarışmacı ekip kurma yolunda uğraş veriyorlar,sonuca dayalı performanslarda gelişim olumsuz yönde ilerliyor,adı üzerinde alt yapı yani futbolcu yetiştirme yeri ,okulu.Bakıyorsunuz takımlar her kategoride şampiyon oluyor fakat A Takıma bir oyuncu zor kazandırılıyor,o zaman sormazlar mı  adama ,alt yapı ne için var diye?
Her antrenörün aynı zamanda pedagog sorumluluğunu da üstlenmesi ve bu konuda kendisini geliştirmesi gerektiği kanaatindeyim  ailesi,okulu,insan ilişkilerini gözlemlemesi ve bu noktada sıkıntı yaşayan oyuncularına her manada yardımcı olabilme kapasitesinde olabilmeli.
Bu tarz bir sürü daha olumsuzluk söyleyebilirim,çözüm ne derseniz öncelikle Türkiye futbol federasyonunun  bu konuda ciddi hamleler yapması gerektiğini düşünüyorum,bir sürü yabancı oyuncu ve hocanın getirildiği ülkemde,idol olmuş  dünyaca ünlü alt yapı uzmanları getirilip  Türk futbolunun alt yapısına format atmasına izin verilmeli,neden yerli değil derseniz,bizde ahbap çavuş ilişkisinin hüküm sürdüğü bir ortamda bu olmaz,görevlendirilecek bu kişi ekibini bir kere özgür kuramaz!!

Diğer bir seçenek ise, alt yapı hocalarının gelir düzeylerinin arttırılması, bir antrenörün ek işi olmamalı, antrenörlükten kazandığı para onu refah içinde yaşatmalı, durumu iyi olan velilerin bir takım yardımlarına ihtiyaç duymaksızın öz kadrolarını rahat sahaya sürebilmeli, yani kısacası alt yapı antrenörlüğü cazip hale getirilmeli, böylece yıllarca üst seviye futbol oynamış eski futbolcuların alt yapılarda çalışabilme isteklerinin arttığı gibi akademisyen mezunlarının da alt yapılarda boy göstermelerinin yolu açılmış olur.

Sonuç olarak alt yapılardan  üst seviye oyuncuların  çıkması demek,yurt dışından elimizde bulunmadığı için milli oyuncu arayışına  giren A milli takım sorumlumuz sayın fatih teriminde elinin kuvvetlenmesi anlamını taşıyor
Sezonluk başarıların sadece birkaç yıl hatırda kaldığı 70 milyonluk ülkemde umarım artık çokça Ardalar yetişir ve 40 milyon euro bonservislerle bizim kulüplerimiz oyuncular satar ülke ekonomimize de katkılar sağlar dedi.

HABER:Yılmaz AKTEPE

3 yorum:

Adsız dedi ki...

Ikı ay futbol oynayan 10 ay yatan bır sıstemden nasıl oyuncu yetısecek hocam bılgılı olsa neye yarar bır yılda toplam 14 maç grubundan ıkı takım çekılmısse maç sayısı 10 duser

Adsız dedi ki...

yarışmacı olmak zorunda değil takımlar,amaç çocukların fazla maç yapma sayısı ise yakın kulüpler arasında turnuvalar düzenlenebilir yeter ki amaç eğitim olsun

Adsız dedi ki...

eger kulüpler kendi arasında özel turnuvalar yapacaksa tff ne gerek var futbol il temsilciliklerine asfk ne işe yarıyorlar türkiye futbol direktörü fatih terime neden 820 milyar maas veriyoruz

İstanbul Süper Amatör 27 Kasım 2024 Çarşamba Programı

İstanbul Süper Amatör Lig'de bugün tehir maçları oynanacaktır. Günün programı ektedir...