‘Bakar mısın, sahalar toz, toprak ve yağışlı havalarda çamurdan kurtulunca kaleciler bile beyaz takım forma ile maçlara çıkıyor’ dedi. Haklı idi kendisi. Şimdi önümüzdeki fotoğraflara baktığımızda geçmişi görmekteyiz.
Salih Sezer imzalı ‘Türk futbolunun resmidir’ yazılı fotoğrafta fazla söze gerek yok: Şampiyonluğa oynayan Beşiktaş’ın kalecisidir suyun ve çamurun içindeki: Kaleci Zafer.
Feriköy Birinci Lig’deyken kaleciyi çalıştıran teknik adam büyük usta lefter. Kalecimiz Necdet. Antrenmandaki havaya bakar mısınız ne kadar samimi ve içten. Bahsettiğimiz şimdinin Süper Ligi!
Beyaz formalı takım Feriköy. 1956 yıllarının fotoğrafı. İmkânlar ve mücadele. Sonrası Birinci Lig müsabakalarında Feriköy kalecisi Necdet ve futbolumuzun güzellikleri. Halk ve sporcular iç içe. Malzemeler her ne olursa olsun çamurda yüzseler bile forma aşkı içlerinde. Banyo var mı yok mu belli değil. Antrenmanlar herkese açık. Şimdi beş, on dakika basına izin sonra kapılar kapalı. Lefter abimiz kaleci çalıştırıyor gençler seyrediyor. Nasıl yıldız futbolcu yetişmez? Hayalindeki futbolcular yanı başında gençlerin.
Bu Fenerbahçe için de, Beşiktaş için de, Galatasaray için de geçerli idi. Hatta Galatasaray’ın Metinli, Turgaylı, Suatlı kadrosu hemen Ali Sami Yen’in yanındaki kömür sahada antrenman yaparken bir başka idi benim futbolumun heyecanı. Antrenman seyretmeye gidenler bazen kale arkasına geçer kaleye atılan topları toplarlardı. Ve bazıları futbolcu oldular bazıları büyük takımlara malzemeci.
Bugünkü futbol yasakları nelere mal olmakta bilmiyoruz ama Oğuz Filik bir beyaz forma giydi bizi maziye götürdü. Bilmeden belki yeni bir çığır açtı kalecilerin giyiminde. Bir zamanlar hakemler siyah giyerdi şimdi ise renkler tercih ediliyor takımlar sahaya çıkarken formalarına göre giyinerek. Dünden bu güne öyle duygular değişti ki nasıl anlatalım?
YAZI: ORHAN BUDAK
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder