Yaz aylarında Rusya’nın çeşitli şehirlerinde Dünya Kupası heyecanı yaşanacak. Hemen öncesinde ise sessiz sedasız bir başka Dünya Kupası da sahne alıyor. FIFA’nın resmen uluslararası futbola Kabul etmediklerinin, dışladıklarının kupası. Ötekilerin futbolunun zirvesi, futbolun endüstrileşmeyen yüzünü sevenlerin beğenisine sunulacak:
CONIFA Dünya Kupası
CONIFA tarafından düzenlenen ve üçüncüsü yapılacak olan “Dünya Kupası”, futbolun beşiği olarak adlandırılan İngiltere’de yapılacak. Rusya’da yapılacak adaşının üzerindeki insan hakları, cinsiyet ayrımcılığı, doping ve çeşitli yolsuzluk iddialarına tezat olarak kültürel çeşitliliğin kutlandığı bir şenlik olacak.
Coğrafyanın sınırlamadığı kupa
Turnuvanın evsahipliğini Somali’nin güneyindeki bir sahil bölgesi olan Barawa yapıyor. Vatanından uzak, diaspora Barawa’lıların oluşturduğu Barawa Futbol Federasyonu maçlar için Londra’yı seçmiş. Bu şampiyona ana hatları ile kültürler arası olduğu için coğrafya ile sınırlamıyor kendini. Sonucunda da Doğu Afrika’nın bir bölgesi kupaya İngiltere’nin göbeğinde evsahipliği yapabiliyor.
Bu yıl ilk kez beş kıta birden temsil ediliyor. Çekilen kurada ise doğrusu çok renkli gruplar oluşmuş durumda. Onaltı takım dört grupta mücadele edecek. Bize en yakın takım olan Kuzey Kıbrıs üçüncü grupta Abhazya, Felvidek ve Tibet ile birlikte yer alacak. 31 Mayıs’ta başlayacak olan kupa 9 Haziran’daki final ile sona erecek.
Nedir ki CONIFA ?
CONIFA’nın açık hali Bağımsız Futbol Federasyonları Konfederasyonu. FIFA’nın dışarıda bıraktığı her türlü futbol federasyonunu içeriyorlar. Kar amacı gütmeyen kurum FIFA’ya girmemiş ülkelerin, resmen tanınmamış ülkelerin, bölgelerin, azınlıkların, etnik grupların takımlarına futbol oynama şansı sağlıyor.
2013 yılında İsveç’te kurulan CONIFA vizyonunu “futbol oynamanın keyfini ulusal ve spor alanında sınırlandırılmış bölgeler ve gruplar ile paylaşmak, ve bu yol ile uluslararası ilişkilere katkıda bulunmak” olarak tanımlıyor. CONIFA’ya göre futbol herkes için. FIFA üyesi olsun olmasın. Bir anlamda kültürler arasında köprü kurma görevini üstleniyor.
Bir başka nokta da bütün bunların bütçesi ile FIFA fonları arasındaki uçurum. CONIFA 2018 bütçesini 20 bin Euro olarak açıkladı. Geri kalan her şey gönüllüler ile yapılıyor. FIFA bütçesi ise 5.5 milyar Dolar. Bu açıdan bakınca küçük bir mucize yaratılıyor bu kupada.
CONIFA’ya üye 47 federasyon var. Avrupa’daki resme bir bakalım.
FIFA üyesi olabilmek: Grönland
Aslında ilk olarak FIFA’nın üyelik için aradığı şartlara bir bakmak gerek. Her ne kadar FIFA üyeliğin öyle kolay olmadığını vurgulamak için Kaf Dağı’nın ardından getirilecek pek çok şey istese de, CONIFA üyesi bölgeler için kapıyı da tamamen kapatmış durumda değil. Bölgenin uluslararası bağımısızlığı aranmıyor. Ancak bölgenin ait olduğu ülkenin FIFA üyesi olması ve bu duruma izin vermesi gerekiyor.
FIFA’ya üye ve tam bağımsız devlet olarak tanımlanmayan pek çok bölge de var aslında: Porto Riko, Virgin Adaları, Bermuda, Cayman Adaları, Antigua, Yeni Kaledonya, Hong Kong, Macau, Guam, Faroe Adaları… Liste saymakla bitmiyor.
CONIFA içinde ise Avrupa’da FIFA’ya belki de en yakın bölgenin Grönland olduğunu söylemek lazım. Ülke statüleri Faroe Adaları ile benzer. Danimarka’nın konu hakkında bir çekincesi yok, hatta destekliyor. Futbol federasyonu uzun süredir mevcut. Hatta Sepp Piontek dahi bir süre burada bulunmuş, çalışmış. Yıllardır FIFA’nın listesini tamamlamaya çalışıyorlar. Bittiğinde FIFA’lı olması sabırsızlık ile bekliyorlar.
Monako’nun da üyelik hakkı bulunmasına karşın CONIFA’da yer aldığını not düşelim.
Tanınmayanların milli takımları
Kendisi bağımsızlığını ilan etmiş olmasına karşın diğer ülkelerce tanınmayan örnekler de var Avrupa’da. Kuzey Kıbrıs ve Abhazya bunların bizlere en yakın olanları. Politik gündemleri de oldukça ağır doğal olarak.
Abhazya 2016 yılında Dünya Kupası’na evsahipliği dahi yaptı. Azerbaycan ve Gürcistan’ın protestoları altında gerçekleştirdiği turnuva ile futbolda önemli bir atılım yapan Abhazya, milli bilincin daha güçlendirilmesi için futbolu etkin olarak kullanıyor. Turnuvayı kazanmasının ardından bir gün tatil ilan edilmesi ve onbinlerin sokaklara akarak kutlaması ile futbol bu ülkedeki havayı değiştiriyor.
Kadroda 1997 doğumlu Kartal Belediyespor kökenli Sivasspor oyuncusu Baturay Arslanhan’ın da olduğunu, ve iki oyuncularının Kuzey Kıbrıs Ligi’nde oynadığının da altını çizelim.
Aynı bölgede Güney Osetya’nın da CONIFA üyesi olduğunu söylemek gerek.
Kuzey Kıbrıs ise CONIFA öncesi safhalarda bağımsız futbol federasyonları arasında en aktif üyelerdendi. Hatta adalılar 2006 yılında o zamanın kupasını da kazandılar. Ancak Kuzey Kıbrıs son dönemde eski etkinliğinde gözükmüyor. Yine de Londra’da olacaklar.
Bir de Ukrayna’da kurulan Donetsk, Luhansk ve Transnistria var ki onların durumu hayli karışık.
Kültürün korunması
CONIFA üyesi daha büyükçe grup ise hakim kültürün yanında yerel kültürlerin korunmasına dair amaç gütmekte.
Bu Federasyonlar arasında Sápmi takıma vurgu yapmak gerek. Takım Norveç, İsveç, Finlandiya ve Rusya’nın kutup bölgelerinde yaşayan Sámi halkının temsilcisi. Aynı zamanda CONIFA’nın kurucularından Per-Anders Blind da Sámi. Yine aynı coğrafyada, İsveç ve Danimarka arasında yer alan Skåneland Federasyonu da ayrıca temsil ediliyor.
Daha aşağılarda, İtalya, İsviçre, Fransa üçgeninde bazı halklar kendi kültürünü yaşatmak için futbolu kullanıyor. Fransa’nın Nice kenti kültürünü yaşatmayı hedefleyen Nice Futbol Federasyonu, Italya’da İspanya’ya kadar uzanan Ositenya, kuzey İtalya’nın endüstrileşmiş ve zengin bölgesini temsil eden Padania, yine İtalya’dan Almanya’ya kadar ulaşan bir alanda Roma İmparatorluğu’nun bir idari bölgesi olan Raetia buralarda.
Daha Kuzeyde, Almanya’da Franconia var. İngiliz bölgesine geçtiğimizde ise kraliçeye bağlı bir adacık olan Man Adası CONIFA’nın aktif bir üyesi.
İngiliz Federasyonu’nun kafası karışık
Yüzyıllar önce “Güllerin Savaşı”nı kaybederek İngiliz tacının elinden kaymasına, Lancaster hanedanına gitmesine engel olamayan Yorkshire bölgesinin 2017’de kendi federasyonunu kurarak CONIFA’ya katılması ise İngiliz Federasyonu’nun dengesini bozmuş görünüyor. İngilizler geçmişte kendi alt liglerinde oynayan oyuncular ile katılan Pencap için ses çıkarmamışlardı. Konu Yorkshire olunca oyuncuları korkutarak bu bölge takımında oynamalarına engel olma anlamına çekilebilecek bir iletişim içindeler. Yine de Yorkshire kararlı. Hatta içinde bulunduğumuz hafta sonunda beyaz güller ilk CONIFA maçlarına Man Adası karşısında çıkacaklar.
Romanların takımı
Bir başka kayda değer girişim de Avrupa’daki Roman kültürü için bir araya gelen Roman milli takımı. Takım Milano’nun üçüncü profesyonel kulübü olarak altıncı ligde mücadele eden Brera’nın ve başkanı Alessandro Aleotti’nin koyduğu vizyon ile Romanlara karşı her türlü ayrımıcılığa karşı durmak amacı ile sahada.
Macar kimliğini korumak
Macaristan çevresindeki ülkelerin sınırları içinde kalan, ancak aynı etnik kökene sahip grupların kimliklerini korumak amacı ile futbolu bilinçli olarak kullanıyor.
Örneğin Sırbistan’daki Voyvodina Macarları Délvidék, Slovakya’daki Macarlar Felvidék, Ukrayna Macarları Kárpátalja ve Romanya Macarları Székely Land adı altında mücadele ediyorlar yeşil sahada.
Kimlik korumak açısından Anadolu’dan göçen diaspora Ermeni’lerinin de kendi takımları ile Dünya Kupası’nda olduğunu belirtmek gerek.
Avrupa’nın ötesi
Avrupa dışında da çok fazla CONIFA üyesi var. Bunlar arasında bizim buralardan olan Suriye Süryanileri ve Irak Kürtlerini saymak mümkün. Uygurlar da var, Rohingiya’daki Arakanlılar da. Bir yanda Tibet var, öte yanda FIFA üyeliğine ağırlık verdiği için çok aktif olmasa da Kanada’da Quebec. Batı Sahra’sından Kiribati’sine çok renkli bir dünya burası.
Ya bizim kültürümüz?
Özellikle Macarların yaklaşımının, belki biraz da Süryani ve Kürtlerin tecrübelerinin ışığında bizim için de farklı bir futbol alanı olabilir CONIFA.
Neden Yunanistan’daki müslüman azınlık mı, yoksa Türk azınlığı mı tartışmasının içinden bir Batı Trakya Türkleri milli takımı çıkmasın ki? Şahinspor ile İskeçespor aralarında oyuncu toplasalar yeter.
Ya Rumeli Göçmenleri milli takımı bu kültürün yaşaması ve duyurulmasında az mı etkili olur? Milyonlarca insanın göçtüğü bir coğrafyadan söz ediyoruz.
Bulgaristan Türkleri milli takımı? Zorlasak Bursa’dan bile çıkar.
Mübadele milli takımı nasıl? Ya da Irak Türkmenleri? Gagavuz’lar?
Futbol gerçekten yalnızca futbol değil.
Yazı: Erdem Göktürk