Bu liglere amatör demek için bin şahit gerek... Adı amatör ama uygulanan sistem profesyonel... Nasıl mı? Anlatalım bakalım... 15 sene profesyonel olarak futbol oynadıktan sonra emekliye ayrılalı iki yıl olmuştu. Hiç hayır demeyi bilmediğim için, bir arkadaşımın ricasını kıramayarak profesyonel lige çıkma hedefi olan Vefa’ da, amatör liglerde para karşılığı oynanacağı hiç aklımın ucundan geçmediği için para, pul, senet, çek, beyaz eşya, bitcoin konuşmadan birkaç maç oynamak üzere amatörlüğe dönmüştüm... Ve dönüş o dönüş aradan birkaç yıl geçti ki bir de baktım adı amatör olanlar para almadan asla topa ayak sürmemekte. Şaşırdım. Öyle yaa, amatörlüğün açılımı sadece sevdigi için, hiçbir karşılık beklemeden spor yapmakken bir de ne göreyim amatör liglerde dönen paralar çoğu profesyonel takımda yok. Yani anlayacağınız adı amatör kendi profesyonel.
***
Geçen hafta Tüfad’ın (Türkiye Futbol Antrenörleri Derneği) düzenlediği seminerde 3’üncü ligde bir takım çalıştıran eskiden beraber oynadığım bir arkadaşıma rastladım.Takımın maddi koşullarını sorduğumda, hiç peşinat vermeden, maç başı paralara transfer yaptıklarını söylediğinde İstanbul’da amatör liglerde dönen paraları duyduğunda gözleri şaşkınlıktan büyümüş vaziyette afallayıp nerdeyse küçük dilini yutacaktı. “Hadi canım sen de” dedi. Gerçek dedim ve isimler vererek örnekledim... İnanamadı. Haklıydı, amatör liglerde öyle bir para dönüyor ki inanılır gibi değil.
***
Takımın idman yapacak sahası, telefonunu koyacağı adam gibi bir odası bile yok ama 500 bin ile 1 milyon lira bütçe ayırıp Bölgesel Amatör Lig'e yükselmek adına futbolculara dağıtacağı parası var. Oysa idman yapacak sahası bile yokken sadece egolarını tatmin etmek için harcadığı bu paralarla gençleri yetiştirmek adına yatırım yapsalar belki ülke futbolunun geleceğini kurmak için bir adım atmış olurlar, ama nerdee...
Amatörler sözcük anlamının dışına çıkıp profesyonelliğe özenirken kaybeden ülke futbolu ve gençler oluyor. Amatör liglerde 19 yaşında iki oyuncunun kulübede bulunma zorunluluğundan bir genç kulübede yer alırken diğeri ise hükmen mağlup olmamak için son dakika oyuna girmekteyken, profesyonellikten amatörlüğe dönen futbolcularsa sahada doksan dakika oynayıp gençlerin önünü tıkıyor. Hal böyle olunca da profesyonel liglere futbolcu yetiştirmenin ilk adımı olan amatör ligler de ne yazık ki hedefinden gün geçtikçe uzaklaşıyor.
***
Amatör ligler; Bölgesel, Süper, 1’inci ve 2’inci amatör lig olnak üzere guruplara ayrılmakta... Ülke futbolunu kalkındırmak adına yapılacak ilk iş; Bölgesel ve Süper Amatör’e 21 yaş sınırlanması getirip profesyonel ligler için futbolcu yetiştirmeye aday gruplar olmasını sağlamaktan geçer. Diğer guruplarda ise yaş sınırı olmadan oynayacak olan tüm futbol sevdalıları da kurtlarını amatörce dökerler... İşte o zaman amatörlük kavramı tekrar gerçek kimliğine kavuşur ve ülke futbolu da kazanır.
Yazı: Atilla Özalp - Aydınlık Gazetesi
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder