Salı, Eylül 29, 2020

'Fenerbahçe, Trabzon'un yüz akıdır!'


Trabzon denince akla elbette hemen Trabzonspor gelmekte... Ancak kentin futbol tarihi, bordo-mavililerden çok öncesine dayanmakta...

Kırmızı-Beyazlı İdman Yurdu Futbol Takımı'nın 1913 yılında Rum gençlerinden oluşan bir takım ile yaptığı ve 2-0 galip geldiği maçla başlayan Trabzon futbol tarihini Trabzonspor'un 'çetrefilli' kuruluşuna kadar -arada sırada lise takımları sekteye uğratsa da- iki takım domine etti. 1921'de ilk kurulan futbol kulübü ünvanlı İdman Ocağı ve 1924 yılında kurulan İdman Gücü takımlarının arasındaki rekabet Trabzon'da futbol seviyesi ve kalitesini yükseltmesi yanında Trabzonspor'un Türkiye liglerinde geç temsil edilmesinin de sebebi oldu. 

1962'de il takımlarının katılımıyla Ulusal Ligler kurulması fikri üzerine 1966'da İdmangücü, Martıspor ve Karadenizgücü takımları birleşerek kırmızı-beyaz renklerle Trabzon Gençlik Spor Kulübü adında bir futbol kulübü kurdu. Takım kayıtlara Trabzonspor 1966 olarak geçti. Hatta 2.Lig'de 30 maç oynadı. İdman Ocağı, takımın sonunda bulunan '1966' ibaresini delil göstererek Danıştay'a açtığı davayla bu takımın feshedilmesine neden oldu. İki takımın arasında yaşanan kısır döngü zamanın Beden Terbiyesi Genel Müdürü Ulvi Yenal'ın canına tak ettirdi ve iki takımın Trabzonspor adı altında birleşmemesi halinde bu ilimizden liglere takım alınmayacağını bildirdi. 2 Ağustos 1967'de İdmangücü, Martıspor ve Karadenizgücü ittifakına İdman Ocağı'nın da katılmasıyla Trabzonspor efsanesi de doğmuş oldu.



Trabzon'da Trabzonspor yokken Fenerbahçe vardı

Ocaklılar ve Güçlüler olarak ikiye ayrılan Trabzon'da İdman Ocağı sarı-kırmızı renklerinden dolayı Galatasaray'ı, İdman Güçlüler ise yeşil-beyaz renkleri olmasına rağmen -ki Fenerbahçe'nin armasında bulunur- Fenerbahçe'yi destekliyorlardı. Her iki takım arasında yaşanan çekişmenin bir de bu boyutu vardı. Ayrıca Türkiye İdman Cemiyetleri İttifakı yani TFF'nin kurucu takımlarından 1923'lü Akçaabat Sebatsporluların da ikinci takımı Fenerbahçe'ydi. 

Trabzon'da 1957 yılında öyle bir kulüp kuruldu ki belki çoğunuz ilk defa duyacaksınız. İşte onun adı Fenerbahçe'ydi! Karadeniz insanı kendilerine daha yakın hissettikleri Kadıköy ekibinin adını almak için çok çaba sarfetti. Suat Eskici, Ahmet Erbiçer, Yaşar Aksu ile Süleyman ve Mehmet Çakmakçı, eski adı Ayasofya yeni ismiyle Fatih Mahallesi'nde Fenerbahçe Gençlik Kulübü adında bir kulüp kurdular. 

Zamanın Federasyon Başkanı Osman Şeref Apak, Fenerbahçe isminin kullanamayacağını belirtmesi üzerine kulüp adını Fenerbahçe'nin simgesi olan kanaryadan esinlenerek Kanaryaspor olarak değiştirdi. İçlerinde ukte kalan Fenerbahçe adını almak için iki yıl bekleyen kulüp sonunda amacına ulaştı. İstanbul'daki isimdaşı gibi sadece futbolda değil basketbol, voleybol, atletizm ve hentbol branşlarında da hep zirveye oynadı. Kulübün eski futbolcusu ve son Teknik Direktörü Mustafa Bal, tüm branşlarda sayısız şampiyonluklar kazanan kulübün futbol takımında, mahallelerinde bulunan Ayasofya Müzesi'nin restorasyonunda 1957 ile 1962 yılları arasında çalışan İngiliz Davit ve asistanı Michael'ın da oynadığının da altını çizdi.


"Amacımız Trabzonspor'a hizmetti"

Trabzon Fenerbahçe Spor Kulübü'nün son Başkanı Eczacı Ergin Değirmenci ''Kulübümüzün 54 yıllık geçmişinde güttüğü amaç Trabzon futboluna ve Trabzonspor'a hizmettir. Başta Turgut Görgün olmak üzere sayısız futbolcular da yetiştirdik. Biz kulübümüzü kendimizden bir parçaymış gibi kolladık ama geldiğimiz noktada bu işin altından bir kaç kişi ile kalkamayacağımız da aşikardı. Son iki sezon liglere katılamadık çünkü maddi imkansızlıklar nedeniyle çalışacak insan bulamadık. Bunun yanında mahallelinin ilgisizliği ve Trabzonspor ile 'orijinal' Fenerbahçe arasında yaşanan olumsuzluklar nedeni ve başkan adayının da çıkmaması üzerine 2011 yılının mayıs ayında yapılan kulüp genel kurulunda kapatma yönünde karar aldık" dedi.

Dört yıl yöneticilik ve son 6 yıl da başkanlık görevinde bulunan Değirmenci; ''Eğer ben haziran ayında kulübümüzü maddi imkansızlık ve ilgisizlikten dolayı kapatmasaydım ve 3 Temmuz süreci içinde bana kapat diye baskılar gelseydi, ben kulübümü kapatmazdım!'' diyerek devam etti.

Fatih Mahallesi'nde Fenerbahçe tutulurdu

Trabzonspor olgusundan önce Trabzon'da da üç büyükler taraftarlığı yaşandığını belirten ancak Trabzonspor'un kuruluşundan sonra İstanbul takımlarını tutmanın bıçak gibi kesildiğini belirten Değirmenci; ''Ayasofya (Fatih) Mahallesi'nde çoğunlıkla Fenerbahçe takımı tutulurdu. Bu kulübün doğması da böyle gerçekleşti. Babam ve amcam Trabzonspor'dan önce Galatasaray'ı tutardı. Ancak Trabzonspor'un profesyonel liglere katıması, peş peşe şampiyonlukların da gelmesi ile birlikte tüm Trabzon halkı takımını sahiplendi. Babam şu anda Trabzonspor Divan Kurulu Üyesi'dir. Ben de Trabzonspor Genel Kurul Üyesi'yim. İnşaallah bizlere de Divan Kurulu Üyeliği nasip olur'' diye konuştu.



Trabzon Fenerbahçe Spor Kulübü, Trabzon'un yüzakıdır!

Değirmenci sözlerine şöyle devam etti: 

''Trabzon Fenerbahçe Spor Kulübü, Tabzon'un yüzakıdır sözünü ilk Başkanımız Sayın Özkan Sümer söylemiştir. Maddi imkansızlıklar dolayından kulübü kapatacağımız Başkanımız Özkan Sümer'in kulağına gitmiş, Başkanımız bizi arayarak; 'Sakın bu kulübü kapatmayın. Kulübünüze sahip çıkın. Bu kulüp bu şehrin nazar boncuğuğudur, yüzakıdır' demiştir ki Özkan Başkanımız iki kulüp arasında yaşanan polemiklere karşı tavır koymak için istifa etmiştir.

Biz neden Trabzon'un yüzakıyız; 6 Mayıs 1996'da oynanan o meşhur maçtan sonra tribünde bulunan yaklaşık 5-6 bin Trabzonspor taraftarı, stadımıza çok yakın olan sarı-lacivert renklere boyanmış ve büyük harflerle Fenerbahçe Spor Kulübü yazısı bulunan kulübümüzün önünden geçerek evlerine gitmiştir. O ruh haliyle de olsa bir tek Allah'ın kulu kulübümüze karşı olumsuz bir eylemde bulunmamıştır. İşte bundan dolayı. Çünkü bizim taraftarımızın kulüpler ile alakalı bir meselesi yoktu. Problemler şahıslar arasındaydı. Kamuoyunda Trabzon halkına karşı olumsuz intiba yaratılmak istenmektedir. Kişiler üzerinden camiaları karalayamazsınız. Camialar kalıcıdır, kişiler gidicidir. Trabzon kendi küçük adı çok büyük bir şehirdir!''

Sarı- Lacivert formalarımızı çıkarıp, Bordo-Mavili formalarımızla maça giderdik

Trabzon 24 Şubatspor'da da futbol oynamış eski bir amatör futbolcu olan Başkan Değirmenci, Kadıköy'de oynanan maçlara Bordo-Mavi formasını giyerek gittiğini belirterek; ''Büyükler kategorisinde oynanan maçlarımızda kesinlikle bir sataşma olmuyordu çünkü tüm amatör camia biliyordu ki bu takım başkanından malzemecisine kadar Trabzonsporluydu. Biz maçlarımızdan çıkıp, bordo-mavi formamızı giyerek Avni Aker'e koşardık. Sadece küçükler kategorisinde çocukların 'Hadi şu Fenerbahçe'yi yenelim' sözleri hoş bir seda olarak belleklerimizde kaldı.''

Ali Şen bize malzeme yardımı etmişti, Aziz Yıldırım beni bir kez aradı

"İstanbullu adaşınız ile Trabzon Fenerbahçe Spor Kulübü'nün şimdiye kadar hiç dirsek teması oldu mu" sorumuz üzerine Başkan Değirmenci, Ali Şen'in takımlarına belli aralıklarla malzeme yardımı yaptığını belirtirken, ''Aziz Yıldırım 2007 yılında beni bir kez aradı. Daha sonra irtibatımız kesildi. Kendisinden herhangi bir talebimiz olmadı. İstanbul Fenerbahçe'nin o zamanlar Trabzon Süper Amatör Ligi'nde oynayan Sarı-Lacivertli Necmiatispor'a da yardım ettiğini biliyorum. Aziz Yıldırım'ın Trabzon'da profesyonel takımlar da dahil birçok kulübe yardım ettiği duyumlarını da aldık.'' dedi ve şu sözlerle bitirdi ''Fatih Mahallesi bize destek olsaydı biz bu kulübü kapatmazdık!''

Haber-Röportaj: Arif Doğan

Bu yazı ayrıca Spor Arena Plus dergisinde de yayımlanmıştır.

Hiç yorum yok:

Muratbey'in serisini Cankurtaran sonlandırdı

İstanbul Süper Amatör Lig 5. Grup'ta lider Cankurtaranspor deplasmanda Muratbeyspor'u 2-0 yendi.