İstanbul Süper Amatör Lig'de iki gün önce kadro dışı bırakılan deneyimli futbolcu Ahmet Alkaya yazılı bir açıklama yaparak yaşanan süreci anlatırken isim vermeden bazı isimlere tepki gösterdi.
Alkaya'nın sosyal medya hesabından yaptığı açıklama şöyle:
"2016-17 sezonunda çok güzel bir sezon geçirirken play off turunda Bölgesel Amatör Lig hayali kurduğum gerçekten kısa sürede çok sevip sahiplendiğim kendimi ait hissedip o forma altında mutlu olduğum Beykozspor'dan aşil tendonumun kopması ile mecburi bir ayrılık yaşamıştım.
O dönem hastane masraflarımın bir kısmını ödemeyip hastane ile mahkemelik duruma gelen dönemin yönetimi ameliyat süreci sonrası da beni yalnız bırakıp maddi manevi destek vermeyip beni ve ailemi mağdur edip yanımda olmamıştır.
Bu olaylar olmasına rağmen taraflarına hiç bir saygısızlık yapmadan süreci bir şekilde atlatıp sineye çekip sustum. O günden sonra çoğu maçına gittiğim her fırsatta sahiplenip sevdiğimi dile getirdiğim Beykoz spor kulübü benim için apayrı bir yer sahibi olmuştur olacaktır.
Hedefim Beykoz'da antrenörlüktü
Her ne kadar yaşım çok genç olmasa da yaşantım ve spor sevdamdan dolayı ameliyat sonrası bir genç gibi hayaller kurup, o heyecanla bir gün yine Beykozspor'da oynayıp güzel bir sezon geçirip o güzel taraftarın önüne çıkarım ümidiyle hep çalıştım ve spora devam ettim. hayalim bir gün yine Beykozspor'da top oynayıp sakatlanıp ambulansla değil de, kendi isteğimle ve BAL'a çıktıktan sonra bırakmak ve hocalığa adım atmaktı. Nitekim de bu sezon öyle bir teklif geldi ve çok heyecanlandım
Beykozspor ile görüşmemde başkanın bana "Seni yardımcı hoca olarak düşünüyoruz" demesine karşılık ben kendimi iyi hissettiğimi fizik ve mental olarak iyi durumda olduğumu ve bu takımda futbolcu olarak oynamak istediğimi dile getirdim. Başkan ise "Sezon başı hoca kararını verir oynarsan biz de çok seviniriz ama yetersiz olur oynamazsan bile sorun yok bu sezon ne görev olursa olsun birlikteyiz" dedi .
Pazarlık yapmadan cüzi rakama anlaştım
Para olarak çok daha fazla paralar verildiğini bilmeme rağmen, benden kat kat fazla alacak olan futbolcuları duymama rağmen, neredeyse yol ve yemek parasına karşılık cüzi bir paraya pazarlık bile yapmadan anlaştım. Çünkü Bu sezon tek isteğim o forma altında oynamak o heyecanı yaşamak, elimden geldiğince de gençlere örnek olmaktı. Önceliğim para değil kendime futbol yaşantıma güzel bir anı ve son yazmaktı.
Hiç antrenman kaçırmadım
Bu yolda önce kendime ve sonra bana inananlara mahcup olmamak için de hiç bir antrenman kaçırmadan ve kaytarmadan hatta extra idmanlar yaparak hazırlandım iyi bir performans ile de oynadım.
Hedefim Beykoz'da antrenörlüktü
Her ne kadar yaşım çok genç olmasa da yaşantım ve spor sevdamdan dolayı ameliyat sonrası bir genç gibi hayaller kurup, o heyecanla bir gün yine Beykozspor'da oynayıp güzel bir sezon geçirip o güzel taraftarın önüne çıkarım ümidiyle hep çalıştım ve spora devam ettim. hayalim bir gün yine Beykozspor'da top oynayıp sakatlanıp ambulansla değil de, kendi isteğimle ve BAL'a çıktıktan sonra bırakmak ve hocalığa adım atmaktı. Nitekim de bu sezon öyle bir teklif geldi ve çok heyecanlandım
Beykozspor ile görüşmemde başkanın bana "Seni yardımcı hoca olarak düşünüyoruz" demesine karşılık ben kendimi iyi hissettiğimi fizik ve mental olarak iyi durumda olduğumu ve bu takımda futbolcu olarak oynamak istediğimi dile getirdim. Başkan ise "Sezon başı hoca kararını verir oynarsan biz de çok seviniriz ama yetersiz olur oynamazsan bile sorun yok bu sezon ne görev olursa olsun birlikteyiz" dedi .
Pazarlık yapmadan cüzi rakama anlaştım
Para olarak çok daha fazla paralar verildiğini bilmeme rağmen, benden kat kat fazla alacak olan futbolcuları duymama rağmen, neredeyse yol ve yemek parasına karşılık cüzi bir paraya pazarlık bile yapmadan anlaştım. Çünkü Bu sezon tek isteğim o forma altında oynamak o heyecanı yaşamak, elimden geldiğince de gençlere örnek olmaktı. Önceliğim para değil kendime futbol yaşantıma güzel bir anı ve son yazmaktı.
Hiç antrenman kaçırmadım
Bu yolda önce kendime ve sonra bana inananlara mahcup olmamak için de hiç bir antrenman kaçırmadan ve kaytarmadan hatta extra idmanlar yaparak hazırlandım iyi bir performans ile de oynadım.
Tüm futbol hayatım boyunca altyapı dahil, neredeyse oynadığım her kulüpte takım kaptanlığı yapmak nasip oldu. Bu kaptanlığın verdiği sorumluluk ile de bazı şeyleri görmemek, bazı sorunları çözümlemek gençlere örnek olmak ve tüm takımı sahiplenmek benim için bir hayat felsefesi ve bir karakter oldu
Bu sezonda yine hocaya, oyuncu arkadaşlara tüm personele yardımcı olmaya çalışıp elimden geldiğince sorunları çözümleyici birisi oldum. Yönetim ile takım arasında köprü olup bütünlük sağlamak ve bir aile havası olması için elimden geleni yaptım. Her toplulukta olduğu gibi yine ufak sorunlar oldu fakat bunlar aşıldı
Bu sezonda yine hocaya, oyuncu arkadaşlara tüm personele yardımcı olmaya çalışıp elimden geldiğince sorunları çözümleyici birisi oldum. Yönetim ile takım arasında köprü olup bütünlük sağlamak ve bir aile havası olması için elimden geleni yaptım. Her toplulukta olduğu gibi yine ufak sorunlar oldu fakat bunlar aşıldı
Haksızlık karşısında susmadım
Ne zaman ki bazı sorunlar gençlere ulaştı, ne zaman ki papazlık vs ve rahatsız edici saygısız şeyler oldu, bunlara müdahale ettim ve karşı durdum. Bulunduğum hiç bir ortamda haksızlık karşısında susmadım. Kapalı kapılar arkasında değil olayları tüm takımın önünde saygılı bir şekilde konuşarak çözülmesi gerektiğine inandığım için yine öyle yaptım. Ancak basit bazı insanların basit hareketleri ve egoları bardağı taşıran son damla oldu.
İki gün önce telefon ile aranıp kulüp ile ilişkimin kesildiği ve teknik heyet raporu doğrultusunda ve yönetim kararı ile performansımın yetersizliği gerekçe gösterilerek kadro dışı bırakıldığım tebliğ edildi! (Gösterilecek en komik en amatörce bahane de bu). Ertesi gün antrenmana gittim, tüm takım önünde bir konuşma yaptım, her ne kadar konuşmam kesilse istenilmese de ben bildiklerimi ve savunduğum şeyleri hak eden herkesin suratına söyledim.
Dört kişi hariç herkesle helalleştim
Başkan ve yönetim ile de görüşmemi yapıp her şeyi anlattım ve 4 kişi hariç herkes ile helalleştim o kişilerin de zaten suratına hakkımı helal etmediğimi söyledim. Gizli ve arkadan demedim yani.
Her yaptığımı bilerek, inandığım ve doğru olduğu için yaptım ve doğru olduğuna inandığım her şeyin arkasında durdum. Sonu ne olursa olsun kimseye ne yalakalık ne de şirin gözükmek için sustum. Tüm idmanlarda çalıştım, maçlarda mücadele ettim başka birşey düşünmedim ,
bu yüzden de her zaman takdir edildim ve bu camiada sevilen, her ayrıldığı kulübe tekrar gidebilen şükürler olsun tüm kapıların açık olduğu birisiyim.
Peki ne değişti?
Şimdi sesli düşünüp soruyorum ! Denildiği üzere bir oyuncunun performansı düşük ise her yedek bırakılır ki bunu herkes yaşadı, sezon başından beri maçları izleyenler takımdaki en fit oyuncunun ben olduğumu, performans olarak takımdaki en iyi durumdaki ikinci veya üçüncü kişiden biri olduğumu söylemelerine rağmen, ayrıca hocanın 4-5 gün önce tüm takım önünde "Bu takımın tek takım kaptanı vardır o da Ahmet Alkaya'dır, ben daha başka kaptan belirlemedim, ona söylenen veya yapılan haksızlık bana yapılmıştır" demesine rağmen. "Tüm sezon oyna veya oynama oyuncu ol veya ağabeylik yap bu sene birlikteyiz" diyen başkana rağmen!.Ne oldu da 2 günde böyle bir karar alındı ve herşey değişti?
Ne zaman ki bazı sorunlar gençlere ulaştı, ne zaman ki papazlık vs ve rahatsız edici saygısız şeyler oldu, bunlara müdahale ettim ve karşı durdum. Bulunduğum hiç bir ortamda haksızlık karşısında susmadım. Kapalı kapılar arkasında değil olayları tüm takımın önünde saygılı bir şekilde konuşarak çözülmesi gerektiğine inandığım için yine öyle yaptım. Ancak basit bazı insanların basit hareketleri ve egoları bardağı taşıran son damla oldu.
İki gün önce telefon ile aranıp kulüp ile ilişkimin kesildiği ve teknik heyet raporu doğrultusunda ve yönetim kararı ile performansımın yetersizliği gerekçe gösterilerek kadro dışı bırakıldığım tebliğ edildi! (Gösterilecek en komik en amatörce bahane de bu). Ertesi gün antrenmana gittim, tüm takım önünde bir konuşma yaptım, her ne kadar konuşmam kesilse istenilmese de ben bildiklerimi ve savunduğum şeyleri hak eden herkesin suratına söyledim.
Dört kişi hariç herkesle helalleştim
Başkan ve yönetim ile de görüşmemi yapıp her şeyi anlattım ve 4 kişi hariç herkes ile helalleştim o kişilerin de zaten suratına hakkımı helal etmediğimi söyledim. Gizli ve arkadan demedim yani.
Her yaptığımı bilerek, inandığım ve doğru olduğu için yaptım ve doğru olduğuna inandığım her şeyin arkasında durdum. Sonu ne olursa olsun kimseye ne yalakalık ne de şirin gözükmek için sustum. Tüm idmanlarda çalıştım, maçlarda mücadele ettim başka birşey düşünmedim ,
bu yüzden de her zaman takdir edildim ve bu camiada sevilen, her ayrıldığı kulübe tekrar gidebilen şükürler olsun tüm kapıların açık olduğu birisiyim.
Peki ne değişti?
Şimdi sesli düşünüp soruyorum ! Denildiği üzere bir oyuncunun performansı düşük ise her yedek bırakılır ki bunu herkes yaşadı, sezon başından beri maçları izleyenler takımdaki en fit oyuncunun ben olduğumu, performans olarak takımdaki en iyi durumdaki ikinci veya üçüncü kişiden biri olduğumu söylemelerine rağmen, ayrıca hocanın 4-5 gün önce tüm takım önünde "Bu takımın tek takım kaptanı vardır o da Ahmet Alkaya'dır, ben daha başka kaptan belirlemedim, ona söylenen veya yapılan haksızlık bana yapılmıştır" demesine rağmen. "Tüm sezon oyna veya oynama oyuncu ol veya ağabeylik yap bu sene birlikteyiz" diyen başkana rağmen!.Ne oldu da 2 günde böyle bir karar alındı ve herşey değişti?
Şimdi bu anlattığım olaylarda bir yalanım veya yanlışım var ise kendimi, yok ise de olan kişileri Allah’a havale ediyor, sonra da sizlerin takdirine sunuyorum .
Yine tribünde olacağım çünkü başım dik
Ben yine bundan sonra Beykoz tribününde olup maçları izleyeceğim çünkü benim alnım ak başım dik.
Ben yine bundan sonra Beykoz tribününde olup maçları izleyeceğim çünkü benim alnım ak başım dik.
Bu zamana kadar beni destekleyen yanımda duran herkese, abilerime kardeşlerime, oynadığım her maç desteklerini hiç esirgemeyen ve bana olan saygılarını sevgilerini her daim gösteren Beykozspor taraftarına çok teşekkür ederim. Oynadığım hiç bir saniye mücadele etmekten kaçmadan o formaya layık olmak için ve nasıl galip gelirizden başka hiç birşey düşünmeden oynadım. Keşke şampiyonluk kupası alıp daha güzel bir yazı yazıp sizlere teşekkürlerimi sunsaydım ama nasip böyleymiş. Haklarınızı helal edin ve varsa hakkım hepinize helaldir
Bu arada Bu yazıyı eğer 2 gün önce yazsaydım daha derin duygular ve sinir ile kendime yakışmayan kelimeler ile yazabilirdim. Edilen küfürler veya isimler yazıp bana yakışmayan şeyler yapabilirdim ama her zaman söyleyip vücuduma da dövme yaptırdığım bir yazı var "İyiler her zaman kazanır"
Ben bu olayda kazanan oldum çünkü doğru olan bir yola yanlış kişiler ile çıkılmaz onu anladım ben kazandım!
Para versem öğretilmeyecek şeyler öğrendim ben kazandım !
Bu sezon bazı abiler kardeşler kazandım tecrübeler kazandım.
Yani galiptir bu yolda mağlup."
1 yorum:
Ahmet kaptan üzülme, bir laf vardır,galiptir bu yolda mağlup,hakkını o 4 kişi ile helal etmemekle doğru yapmışsın,bu meslekte,hepimizin hellaleşmeden ayrıldığı o kadar fazla kişi sayarım ki,tecrübeli bir meslektaşım olarak yakın çevrene,özellikle de ailene daha fazla zaman ayırmanın tavsiye ederim,bazen olayların dışında kalmak ,daha hayırlıdır,Başkent e gelirsen çayımı içmeye beklerim,hayırlı günler.
Yorum Gönder