Türkiye Futbol Federasyonu her sene amatör ligler başlamadan önce bir kitapçık yayınlar. Bu kitapçıkta oynanacak futbol sezonu boyunca uyulması gereken kurallar vardır.
Kurallar önemlidir. Kurallar olmazsa işler karışır. Düzen olmaz. Kurallar toplumun faydası için vardır. TFF’nin yayınladığı bu kitapçıktaki kurallar da futbola fayda için olmalıdır ama öyle mi! Bir bakalım.
TFF’nin "2023-2024 SEZONU AMATÖR FUTBOL LİGLERİNDE UYGULANACAK ESASLAR" adı altında yayınladığı kitapçıkta bir kural var ki kime ne faydası var anlaşılır gibi değil. Hukuka ve insan haklarına da aykırı.
Kural şöyle: "Maç öncesi verilecek olan 21 kişilik müsabaka isim listesinde 2001 ve daha küçük doğumlu 6 oyuncu yer alır. Eğer yaşı küçük 5 oyuncu yazılırsa liste 20 oyuncu, yaşı küçük 4 oyuncu yazılırsa liste 19 kişi, yaşı küçük 3 oyuncu yazılırsa liste 18 kişi, yaşı küçük 2 oyuncu yazılırsa liste 17 kişi, yaşı küçük 1 oyuncu yazılırsa müsabaka isim listesi 16 kişiden oluşur. Eğer hiç genç oyuncu yazılmaz ise müsabaka isim listesi 15 kişiden oluşur. Yok bu kurala uymazsan müsabakada 3-0 hükmen mağlup olursun" der.
Yani kulüp, "Kafam karışmasın, her hafta genç oyuncu sayısını mı hesaplayacağım, boş ver gençleri" diyerek esame listesine 1 tane bile genç oyuncu yazmazsa gençlerin tamamı da tribüne çıkar. Bu durumda TFF’nin bu kuralının gençlere ve ülke futboluna hizmet etmediği açıkça ortadayken bu kuralın futbolumuza ne faydası var?
KURALIN GENÇLERE FAYDASI YOK
Gençlere faydası olmadığı kesin çünkü en fazla 6 genç oyuncunun müsabaka isim listesine yazılma zorunluluğu var ama oynama zorunluluğu yok. Eğer TFF koyduğu kuralda, genç oyunculara maçta oynama şartını getirse, o zaman “Bu kuralın futbolumuza faydası var, helal olsun TFF'ye genç oyuncuları destekliyor" derim. Ama bu kural sadece genç oyuncuların tribün yerine yedek kulübesinden maçı seyretmesini sağlamaktan başka hiçbir fayda sağlamayan boş bir kural olmaktan öteye gitmiyor. Üstelik bırak kulübeden maç seyretmeyi istersen hiç genç oyuncu yazma, yolla gençleri tribüne, maç öncesi esame listesinde ceza yememek adına hesap yapma, sen maça 15 kişi olarak çık diye tavsiyede bile bulunuyor. Yani kısacası gençlere faydası yok çünkü maçta oynama zorunlulukları yok.
Maçı kazandığı halde bir kişinin dikkatsizliği sonucu müsabaka isim listesine genç oyuncu eksik yazıldığı için hükmen mağlup olan takıma da faydası olmadığı kesin. O zaman kime faydası var derseniz; "Sadece, sahada oynadığı futbolla maçı kazanamayıp, saçma sapan bir kurala tutunup, rakibinin esame listesinde yaptığı bir anlık dalgınlığı değerlendirerek saha dışında maçı hükmen kazanma yoluna giden takıma faydası var" derim.
SAHADA OYNAMA ŞARTI GETİRİLMELİ
TFF'nin bu kuralı ne ülke futboluna ne de gençlere hizmet ediyor. Üstelik can da yakıyor. Müsabaka öncesi bilinçsizce yapılan bu dalgınlığın takıma bir avantaj sağlamadığı açıkça ortadayken, kazandığı bir maçta amatör takım 3-0 hükmen mağlup ilan ediliyor. Sonuçta; onca emek, çaba ve kısıtlı imkanlarla kurulan amatör takımın tüm paydaşlarının da canı acıyor.
Amatör Futbol Federasyonu gerçekten gençlere yardımcı olmak istiyorsa, böyle boş kurallar koymak yerine, 18 bin 650 takımdaki, 379 bin 239 lisanslı oyuncunun sağlıklı bir şekilde çağdaş koşullarda antrenman yaparak müsabakalarda oynayabilmesini sağlamalı. Bunun için de önce sayıları yetersiz olan sahaları çoğaltarak mevcut statları iyileştirip, tuvaletlerinde bakterilerle virüslerin maç yaptığı soyunma odalarında sağlıklı koşullar yaratmalı ve sonrasında da genç oyuncuların esame listesinde göstermelik olarak yer almasını değil, sahada oynaması şartını da getirmeli. İcraat böyle olur saçma sapan kurallarla gövde gösterisi yaparak değil.
Yazı: Atilla Özalp
Bu yazı Aydınlık Gazetesi'nde yayımlanmıştır.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder